Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ D ] / Does he know

Does he know перевод на турецкий

3,682 параллельный перевод
Does he know?
Biliyor mu?
How much does he know about us?
Bizimle ilgili ne kadar şey biliyor olabilir ki?
How does he know all this?
Bütün bunları nasıl biliyor?
Does he know?
Biliyormu?
- And does he know?
- Biliyor mu?
So how does he know about Warlow, then?
- Warlow'u nereden biliyor o zaman?
What does he know?
Ne biliyor?
- Does he know?
- Biliyor mu? - Hayır.
Does he know you're?
- Senin şey olduğunu biliyo...
- How does he know?
- Nereden biliyor? Bilmiyor.
Does he know anything?
- Bir şey biliyor mu?
- Does he know yet?
- Olayı öğrendi mi?
Does he know?
Tom biliyor mu?
- Does he know?
- Biliyor mu?
How does he know they're demons?
- Şeytan olduklarını nereden biliyor?
How much does he know?
Ne kadarından haberi var?
Well, does he know about...
Peki o olaydan haberi var mı?
Does he know that I'm here?
burda olduğumu biliyor mu?
Does he know where you are?
Nerede olduğunu biliyor mu?
Does he know that?
Lev'in bundan haberi var mı?
Does anybody actually know he's here for killing his girlfriend?
Aranızda kimse, bunun kız arkadaşını öldürdüğü için burada olduğunu biliyor mu?
The days of being in the dungeon, training with your hoodie on, you know, "grunt and cuss" bodybuilder, that eats, sleeps and trains... that's all he does... are over.
Tek işi, yemek yemek, antreman yapmak ve uyumak olan, ağzı bozuk vücutçunun, üzerindeki kapüşonlusuyla antreman yaptığı zindan günleri biter.
You know the cast, the costumes, the choreography, sometimes he does it around the apartment when he thinks no one's looking.
- Oyuncuları kostümleri, koreografiyi. Bazen kimsenin bakmadığını sandığında evde yapıyor.
- He does. - I know I would.
- Bunu takdir ediyor.
I don't know how he does that.
Bunu nasıl yaptığını bilmiyorum.
I know he was the most affordable, and maybe he does good work, but when you're at work and McKenzie's at school, I'm the one who's home alone with him.
Biliyorum, en makul fiyatı veren oydu, ve işini de iyi yapıyor olabilir ama, sen işteyken ve McKenzie de okuldayken evde onunla yalnız kalan benim.
And you know what he does?
Ne yaptı biliyor musun?
I know you better than he does.
Ondan daha iyilerine layıksın.
Well, then, he never has to know, does he?
O zaman, bilmesine gerek yok, değil mi?
The one thing we do know about this guy is that he has does have a gun, and he likes to use it.
Bu herif hakkında bildiğimiz tek şey var, o da, silahı tabancası olduğu ve onu kullanmayı sevdiği.
He doesn't know how to party. He does not know how to party.
Parti yapmasını bilmiyor, bu yüzden bizim sırrımız olacak.
And it's all just going great until this other dude shows up in this monster truck so we're pretty much screwed, because he can just push the entire dump truck off the tracks, which, you know, is what he does.
Her şey yolunda gidiyor... ta ki bir adam canavar kamyonla gelene kadar... yani çok kötü durumdayız çünkü kamyonu... raydan dışarı itebilir, malum yaptığı iş bu.
He does not know what's going on.
Neler olduğunu bilmiyor.
I know he means a great deal to you, as he does to me.
Onun senin için çok şey ifade ettiğini biliyorum benim için de öyle.
"I guess you know what he does to me."
"Babamın bana ne yaptığını biliyor olsan gerek."
We don't know the first thing about money, but he does.
Önce para düşünmüyoruz, ama o düşünüyor.
You know he does it on purpose just to be the center of attention.
Sırf ilgi odağı olmak için böyle yapıyor.
You know, sometimes, I swear he does this to be the center of attention.
Yemin ediyorum, sırf ilgi odağı olmak için böyle yapıyor.
He does not want people to know it until everything is done. But... Elli on Holtsmüli asked me to tame his foal, Fluga.
Her şey tamamlanana kadar hiç kimsenin bilmesini istemiyor, fakat Holtsmüli'deki Elli tayını evcilleştirmemi istedi Fluga.
- Does he know Rami?
- Rami'yi tanıyor muymuş?
Does this bloke know what he's doing?
- Bu herif ne yaptığını biliyor mu?
He may summer in Ibiza, but he does not have parents who know the first thing about priorities.
Yazlarını İbiza'da geçiriyor olabilir, ama önceliklerinin bilincinde olan bir anne-babaya sahip değil.
How much does he know?
- Ne kadarını biliyor?
If he does, he'll let us know.
gelirse söyleyecek.
Precisely for this reason, you know? I want him to be with me, so he does not lack a father figure.
Ama onun baba figürü üzerine fokuslanmasını istiyorum.
Orson's crazy, but he does know what Schiller's name means.
Orson delinin teki ama Schiller adının ne anlama geldiğini biliyor.
He does not know anything, what is this "magic crow"?
Büyülü karga hakkında hiçbir şey bilmiyor muymuş?
I don't know how he does it.
Bunu nasıl yapıyor, bilmiyorum.
Well, does he not know where we live?
Nerede yaşadığımızı biliyor mu?
He may think that, but he does not know that.
Düşünebilir, ama bilmiyor.
And Bill doesn't know you took the furniture, does he?
Ve Bill mobilya olayını da bilmiyor, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]