Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ B ] / Bunun için zaman yok

Bunun için zaman yok перевод на французский

548 параллельный перевод
- Bunun için zaman yok.
- On n'a pas le temps.
- Bunun için zaman yok.
- Je n'ai pas le temps.
- Şimdi bunun için zaman yok.
- Plus tard, les remerciements.
Bunun için zaman yok.
On n'a pas le temps.
Bunun için zaman yok!
On n'a pas le temps!
Bunun için zaman yok.
Ce n'est pas le moment de se quereller.
Bunun için zaman yok!
Nous n'avons pas le temps!
Bunun için zaman yok. Gerçeklere bak sen.
Ce n'est pas le moment!
Bunun için zaman yok! O gemi, 30 saniye içinde burada olacak!
Ils seront là dans 30 secondes.
Bunun için zaman yok!
On a pas le temps pour ca.
Bunun için de zamanımız yok...
Et maintenant nous n'avons pas le temps.
Bu geceki partiyi düşünecek olursan bunun için zamanın yok.
- C'est pas le moment! Avec leur fête, ce soir! Allez, allez...
Bunun için başka zamanım yok.
Je n'ai que ce soir pour y travailler.
Bunun için zaman yok.
Inutile...
Biz baledekilerin bunun için zamanı yok, hevesimiz bile yok.
Non, au ballet, nous n'avons ni le temps ni l'envie.
Çok kibarsın hayatım, ama bunun için zamanımız yok.
On a réservé pour 19 h.
- Bunun için vakit yok, imkansız, başka zaman.
- On peut en discuter...
Şimdi bunun için zamanım yok.
Je n'ai pas de temps pour ça maintenant.
- Bunun için zamanımız yok.
- L'heure n'est pas à ça.
Teresa, bunun için zamanım yok.
J'ai pas le temps de discuter.
Hadi, hadi, şimdi bunun için zamanımız yok.
Allez, reprends-toi. Où tu as caché Williams?
Bunun için zamanımız yok
Tu rêves?
Bunun için zamanımız yok, seni geri zekalı!
On a pas le temps pour ces conneries! Quel abruti!
Bunun için zamanımız yok.
- Nous n'avons pas de temps pour ça.
Hiçbirimizin bunun için zamanı yok.
On n'en a pas le temps.
Sam, bunun için gerçekten zamanım yok.
Sam, j'ai pas vraiment le temps pour ca.
- Bunun için zamanımız yok.
- Nous n'avons pas le temps.
- Bunun için zamanımız yok.
- On n'a pas le temps. En avant.
O zaman burayı ben işletebilirim ve bunun için Bill'e ihtiyacım yok.
Je pourrai tenir la pizzeria et... J'ai pas besoin de Bill pour ça.
Bunun için zamanım yok. Güç mü istiyorsunuz?
Nous n'avons pas de temps à perdre.
- Bunun için zamanım yok!
- J'ai d'autres choses à faire!
Bunun için zamanım yok.
Je n'ai pas le temps.
Roy, çok güzel ama bunun için zamanım yok!
Bien, Roy, mais excuse-moi, Bobo me cherche.
Ama bunun için yeterli zamanımız yok.
Et on n'a plus beaucoup de temps.
Bunun için zamanın yok.
Vous n'avez pas le temps pour ça.
Bunun için zamanım yok.
Je n'ai pas de temps pour ça.
Çok güzel, ama bunun için şu an zamanım yok.
Très joli, mais je n'ai pas le temps pour ça.
Üniteyi rafa kaldırıp yenisine başlamanız gerekir ve şu anda bunun için hiç zaman yok.
Il faut effacer les données et tout recommencer. On a d'autres choses à faire pour l'instant.
Anne, bunun için zamanım yok.
Maman, j'ai pas le temps!
Doğrusunu söylemek gerekirse, bunun için zamanım bile yok.
Je n'ai pas le temps d'y penser.
Hayır. Sana soracak birkaç sorum vardı ama bunun için zamanım yok.
et j'ai des questions à te poser.
Lütfen. Bunun için zamanım yok.
Je vous en prie, je n'ai pas de temps à perdre.
- Bunun için zamanım yok.
- Laissez-moi tranquille.
Bunun için zamanımız yok.
Nous n'avons pas le temps.
Data, Bunun için zamanım yok.
Data, je n'ai pas eu le temps.
Bunun için zamanım yok, Komutan.
Je n'ai pas de temps à perdre.
Quark, bunun için zamanım yok.
Quark, je n'ai pas de temps à perdre.
Quark, bunun için zamanım yok.
Ca suffit.
- Bunun için zamanımız yok.
- Nous avons mieux à faire.
Bunun için çok fazla zamanımız yok.
On manque de temps.
Üzgünüm ama bunun için gerçekten zamanım yok.
Je suis désolé, mais je n'ai pas le temps de m'amuser.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]