Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ B ] / Bununla yaşayabilirim

Bununla yaşayabilirim перевод на французский

146 параллельный перевод
Soğukkanlı cinayet, ama bununla yaşayabilirim.
J'ai tué de sang-froid. Je n'ai pas de scrupules!
Bununla yaşayabilirim.
Ca ne me dérange pas.
Bununla yaşayabilirim.
Si on me l'impose pas.
Bununla yaşayabilirim.
Ça marche.
Bununla yaşayabilirim. Bununla yaşayabilirim.
Ça pourrait m'aller.
Bununla yaşayabilirim.
Je peux m'y faire.
Sadece... Şey bununla yaşayabilirim.
Juste... oué, bien... je peux vivre avec ca.
Bununla yaşayabilirim.
je peux vivre avec ca.
Bununla yaşayabilirim.
Ça me va.
Oh, bununla yaşayabilirim, Bay Steele.
Oh, je sais tout ça, Mr Steele.
Sanırım bununla yaşayabilirim.
Ça me va.
- Bununla yaşayabilirim.
- Ça ne me dérange pas.
Eğer bunu iki ayda bir yaparsam.... Çok önemli değil. Bununla yaşayabilirim.
Si je ne le refais pas pendant deux mois, ce n'est pas si insupportable.
Bununla yaşayabilirim.
Je peux vivre avec.
Ve Griffith'in bunu yapma yolunda olduğunu biliyordum. Bununla yaşayabilirim zannettim.
Je savais aussi que c'était ce que Griffith allait essayer de faire.
- Üç yıl, bununla yaşayabilirim.
- Trois ans. Ça va, je peux accepter ça.
Bununla yaşayabilirim.
J'en suis capable.
Bununla yaşayabilirim sanırım.
Je voulais seulement qu'il m'accompagne à la fête.
- Bununla yaşayabilirim.
- Je m'y ferai.
Bununla yaşayabilirim.
Je ferai avec.
Ben bununla yaşayabilirim.
Je pourrais vivre avec ce risque.
- Ben bununla yaşayabilirim.
- Cela me va.
Bununla yaşayabilirim sanırım.
Ça me gêne pas.
Bununla yaşayabilirim.
Je peux m'en contenter.
Bununla yaşayabilirim.
Je peux vivre avec ça.
Olur, bununla yaşayabilirim, Toplantıda görüşürüz..
Ca me va. On se verra à la réunion.
Eğer beni sadece birkaç haftalığına istersen, bununla yaşayabilirim.
Je me contente de deux semaines.
Kabul. Bununla yaşayabilirim.
Ça va, je me ferai une raison.
Sanırım bununla yaşayabilirim.
Je peux me faire à cette idée.
Bununla yaşayabilirim.
Je m'en contenterais.
Bununla yaşayabilirim. Ya da sizi dava edebilirim.
Je peux m'y faire ou vous intenter un procès.
- Bununla yaşayabilirim.
- Je peux vivre avec ça.
Bununla yaşayabilirim.
Je survivrai.
Bununla yaşayabilirim.
Ils le diront à Berger. Peu importe.
Yani tehlike var Will Robinson. - Bununla yaşayabilirim.
Ce qui veut dire qu'il pourrait être là une partie de la journée de demain,
- Bununla yaşayabilirim. - Adam, sanırım bunu görmelisin.
On ne peut rien faire avec tous ces foutus journalistes présents.
İşte bununla yaşayabilirim.
Ca, ça me va.
Bununla yaşayabilirim.
Je peux vivre avec ça,
Peki.Tek başınaysam bununla yaşayabilirim. İngiliz halkını kandırmakla suçlu siz olabilirsiniz.
Que je sois seul à crier dans le désert, soit, mais vous, vous aurez induit en erreur le peuple britannique.
Ve, hayır, onlar benim kanımdan değil, ama bununla yaşayabilirim.
Ils n'ont pas mon sang mais ce n'est pas grave.
Bununla yaşayabilirim.
J'en survivrais.
Bununla da yaşayabilirim.
Ça ne me dérange pas non plus.
Ve bununla birlikte yaşayabilirim.
Et je m'en arrangerai.
- Bununla yaşayabilirim.
Dans ce cas, commençons.
- Bununla yaşayabilirim.
- Mmh, je peux vivre avec ça.
Bununla yaşayabilirim.
Et alors?
- Bununla yaşayabilir misin? - Evet, yaşayabilirim.
- Pourras-tu le supporter?
- Bununla yaşayabilirim.
J'ai survécu.
- Bununla yasayabilirim sandim. - insanlari canavara dönüstürerek yasayamam.
Je pensais pouvoir vivre avec mais je ne peux vivre avec l'idée de transformer des gens en monstre.
Bununla yaşayabilirim.
Ça me va comme ça.
O zaman ben üstte olmalıyım. - Bununla yaşayabilirim.
Je préfère être au-dessus.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]