Adamın biri перевод на португальский
1,732 параллельный перевод
Evet anlıyorum, anlıyorum! Bak şimdi, adamın biri etrafta 50 bin dolarlık çinçilla kürkle dolaşıyor ve bana bir kahve bile ısmarlamıyorsa ortada bir yanlışlık var demektir.
Eu entendo, um homem que anda com 15 mil... para se mostra com um casaco e não me convida para um café.
Arabamdaydım. Adamın biri yolumu kesti.
Estava pegando meu carro e um cara começou a me provocar
Adamın biri beni rahatsız etti ve diğeri...
Apanhem-no! Um tipo agarrou-me e o outro...
Adamın biri kızın cesedini bir çukura atar.
Um homem despeja o corpo de uma rapariga num fosso.
Adamın biri çöpünü atacaktır, aptal komşusu da çitin arkasından der ki...
Um tipo leva o lixo à rua e o idiota do vizinho pergunta da vedação,
Adamın biri gezerken köpeği bulmuş.
Foi um tipo que passeava o cão que o encontrou.
Geçen gün duydum, adamın biri... ailesiyle birlikte tatildeyken iki çocuğunu 14. kat balkonundan aşağı atmış.
No outro dia ouvi que um tipo atirou as suas duas crianças da varanda do 14º andar quando estava de férias com a família.
Adamın biri 15 dakika boyunca Yıldız Savaşları kuklalarıyla mı oynuyor?
15 minutos de tipos a brincar com bonecos da Guerra das Estrelas?
Bir tane daha, adamın biri kendisini odasında asmış.
Houve outra morte. Um gajo enforcou-se no seu quarto.
Adamın biri atı boyayarak yarışta hile yapmaya çalışmış.
Alguém tentou manipular uma corrida ao pintar um cavalo.
Adamın biri bağırdı,
Um homem gritou :
Adamın biri karısını terk etmiş.
Um tipo qualquer que abandonou a mulher.
Adamın biri muhasebecimin çatısından atladı.
Ah, e um tipo saltou do telhado do meu contabilista.
Adamın biri, kızının yaş günü partisi için atını tek boynuzlu gibi giydirmiş. Ve işler çığırından çıkmış.
Um tipo disfarçou o cavalo para a festa de anos da filha e as coisas deram para o torto.
Adamın biri jet havalanırken bir adım kadar gerisindeymiş.
Um tipo estava atrás de um motor a jacto mesmo quando ele disparou.
Adamın biri Rerun'ı kullanarak izinsiz konser kaydı elde etmişti.
Como no "What's Happening!", quando o homem usou o "Rerun" para reproduzir o concerto dos Doobie Brothers!
Sadece adamın biri işte.
É só um fulano.
Adamın biri rahatsız ediyormuş.
Que um homem está a incomodar.
Adamın biri, karısı için bir demet çiçekle eve gelir.
Um tipo chega a casa com um ramo de flores para a mulher.
- Altı yıl önce, adamın biri -
Há seis anos atrás havia um tipo...
Bugün adamın biri evinize uğramış.
Um homem foi a tua casa hoje.
Adamın biri atını veterinere götürmüş. Veteriner de "Neden suratınızı salladınız böyle?" demiş.
Um homem levou o cavalo dele ao veterinário e o veterinário diz-lhe, "porque é que têm uma uma face comprida?"
Adamın biri beni Nashville'li ünlü bir yapımcıyla tanıştırmak istiyor.
Um tipo quer pôr-me em contacto com um produtor de Nashville.
İlk önce polisler tarafından alıkonuldum sonra da adamın biri benim ufaklıktan kan aldı.
Primeiro, sou levado dentro pela Polícia, depois deixo que um gajo me drene o meu coiso.
Adamın biri öldürülüyor ve benden veya arkadaşlarımdan mı şüpheleniyorsun?
Um tipo é morto e tu imediatamente suspeitas de mim ou de um dos meus amigos?
Bir gün biri bu adamın ölüsünün arkasından bakarsa....... işimizi yaptığımızı görsün diye topu devlete atıyorum. Haklısın.
Apresentamos o processo ao estado para que um dia, se alguém quiser confirmar, verá que fizemos o nosso trabalho.
Öyle bir adamın rüyalarında ki kız, benim gibi biri olamaz.
Um tipo daqueles não sonha com uma rapariga como eu.
Bu adamlardan bazısını sırf sorgulamış olmak için sorguluyorduk ve bu çok saçmaydı yani bu adamlardan biri içeri giriyor ve siz de şöyle oluyorsunuz "Bu yanlış adam, olması gereken kişi bu adam değil."
A alguns daqueles tipos, interrogávamos pelo, simples facto de interrogá-los, e era ridículo, tu ficavas, com algum daqueles tipos e dizias para ti mesmo : "Meu Deus, não é ele que devia estar preso".
Afganistan'daki biri eğer "Bu adam oldukça değerli bir hedef" derse her ne olursa olsun, o adamdan nefret eden ve oradan götürülmesini isteyen, ki bu sayede o kişinin afyon tarlasını ele geçirebilecek olan bir başka Afganlının söyledikleri dikkate alınır ve ardından paketlenip Guantanamo'ya gönderilmek için hazırlanırdı ve bunun sonucunda kişi asla kendini savunamazdı.
Quando alguém no Afegasnistão, dizia que, certa pessoa era, um objectivo importante, por qualquer razão, ou baseando-se no, testemunho de algum outro afegão, que odiava essa pessoa, e quisesse livrar-se dela, para se apropriar da sua plantação de ópio, era enviada para Guantânamo, e essa pessoa já não, tinha maneira de alegar nada, e ficava sem nada conseguir.
Bu adamı tanımıyorum ya da ne yaptığını bilmiyorum. Bunlara değecek biri değil.
Olhem, não sei quem é este tipo ou o que fez, mas definitivamente não vale este trabalho todo.
Ben sadece, evleneceğim adamın hep... daha farklı biri olacağını hayal etmiştim.
Eu é que sempre imaginei que casaria com alguém um pouco diferente.
Barry ve bu adamın kavga ettiğini gören biri var.
Temos uma testemunha que viu Sr. Rosen e este sujeito a discutirem.
- Keşke bu adam başkalarının söylediklerine kulak veren biri olsaydı, ama değil.
- Quem me dera que este tipo estivesse interessado no que outras pessoas têm a dizer, mas não está.
Adamın biri onu aldı.
Um homem levou-o.
Sizler, bu adamın iyi biri olduğunu düşündüğünüz için buradasınız.
Estão aqui todos porque pensam que era um bom homem.
Sonra biri gelip adamın kafa derisini yüzmüş.
E depois alguém aparece e escalpa o tipo.
Biri, bir adamın gözlerinin içine bakmak,... diğeri de ne zaman vuracağını bilmek.
Uma delas é olhar para os olhos de um homem e saber quando ele está derrotado.
Hayır, misafir listesinde biri Adam'ın yanına domuz yazmış.
Não, não, é a lista dos convidados. Um tipo chamado Adam é o "Porco".
Diyelim ki aynı anda iki ihbar aldınız. Biri adam kaçırma olayı diğeri ise 20 yaşında bira içen bir genç.
Se receber duas chamadas ao mesmo tempo, uma era sobre um rapto a decorrer, mas a outra era de alguém com 20 anos a beber uma cerveja.
Kendi kafatasının içine sıkışmışsın, harap bir yere yanında olduğun adam hayatını para kazanmak için talihsiz insanlara adamış sürüden ayrı ve ölüme bırakılmış bir şekilde yaşayan biri.
Estás aprisionado na tua própria caveira, dentro de um crânio, ao lado de um homem que passa a sua vida a pedinchar por dinheiro, vitímando os desafortunados e fracos, separado do seu grupo e abandonado a morrer.
# Adam yatıyor sokakta Serserinin biri başını koparmış da #
Um homem deitado na rua Alguém lhe cortou a cabeça
Herifin biri o notu senin ve kavga ettiğin adamın cebine koymam karşılığında bana fare eti verdi
Um tipo deu-me carne de rato, em troca de colocar um bilhete no teu bolso, e outro no bolso do gajo com quem lutaste.
Din adamı olmadığın ve laik biri olduğun doğru ama bu konuda hiçbir din adamına güvenemem.
É verdade que és um leigo e não um homem da Igreja, mas nessa questão não posso confiar na posição de suborno de nenhum homem da Igreja.
Sen temsil ettiğin adamın kötü biri olduğunu bulduğum için kızgınsın.
Estás zangada por representares o mau.
Sarışın kızı kucaklayan adamın adı Pietro Alex'in en iyi arkadaşlarından biri.
- Homens : Homens abraçou Esta linda menina é Peter um dos melhores amigos de Alex.
- Adamın biri.
- Um tipo qualquer.
yani gerçekten, gerçekten yeni adamın işini iyi bilen biri olduğunu ummalısınız..
Por isso temos mesmo que esperar que o tipo novo saiba o que está a fazer.
Bu adamın arkadaşı yok, yalnız biri.
Este tipo não tem amigos, está por sua conta.
Bu adamın zeki biri olduğunu biliyorum.
Só sei que esse tipo é esperto.
Yıllarca birilerini dava etmek beni yüksek sesle konuşan biri yaptı. Ölü bir adamın avukatını, müşterisinin ölümünün araştırılması için bu kadar gönüllü olmaya iten nedir?
A primeira foi uma visita surpresa de um certo cavalheiro gentil.
Dwight Dixon'ın nasıl biri olduğu hakkında hiçbir fikrin yok. O kötü biri, sosyopat, dostunu sırtından bıçaklayan ya da uzun menzilli güçlü silahlarla sırtından vuran bir adam.
Não faz ideia do tipo de homem que é Dwight Dixon, é um mau homem, um sociópata, um homem que cortaria o pescoço a um amigo o que lhe dava um tiro nas costas com uma arma de alto alcance.
biri 247
birisi 209
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
biri bana 23
birisi 209
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
biri bana 23
birincisi 390
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
biri burada 17
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
biri vardı 17
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
biri burada 17
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
biri vardı 17
birinci kural 18
birinci bölüm 38
biri gitti 31
biri mi öldü 17
birim 01 25
birini seç 19
birini öldürdüm 16
birinci manga 18
birinci subay 32
birinci sınıf 101
birinci bölüm 38
biri gitti 31
biri mi öldü 17
birim 01 25
birini seç 19
birini öldürdüm 16
birinci manga 18
birinci subay 32
birinci sınıf 101