Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Y ] / Yukarı çık

Yukarı çık перевод на португальский

3,092 параллельный перевод
Ben yukarı çıkıp babamı bulmaya çalışacağım.
Eu vou lá a cima saber do meu pai.
Yukarı çıkıp babalarına bir bakacağım.
Vou ver como está o pai deles lá em cima.
Yukarı çık ve üstünü giyin.
Volta lá para cima e veste-te.
Yukarı çıktık, iki saniye sonra da boom, kadın bana yapıştı.
Certo? Estou lá, tipo, 2 segundos, e ela está em cima da mim.
Cevap vermiyor, ben de yukarı çıkıyorum.
Ela não respondeu, por isso subi.
Hadi yukarı çıkıp yatalım.
Vamos subir e pôr-te na cama.
Yukarı çıkıp, ortalığı temizleyelim.
Vamos lá a cima limpar tudo.
Jonah yukarı çıkınca Rebecca'yı küvette ölü hâlde bulmuş.
O Jonah subiu as escadas e encontrou a Rebecca morta numa banheira.
Yukarı çıkıyor, patron!
Chefe! Ele está lá em cima!
İki kat yukarı çıkın hemen.
Para cima! Dois andares!
Neden yukarı çıkıp oynamıyorsun?
Por que não vais lá para cima brincar?
Yukarı çık, masanı topla, ve çabuk ol.
Vai lá acima, limpa a tua mesa e rápido.
Asansör yukarı çıkıyor!
- Certo. O elevador está a subir!
Tamam, ben yukarı çıkıp çavuşu tokatlayacağım. Bekle, dur bakalım orada!
Está bem, vou lá para cima masturbar-me.
yukarı çıkıyoruz.
Vamos subir.
Yukarı çıkın, sığınak Odasına ve sana gösterdiğim gibi kilitle.
Vai para sala de pânico e fecha-a como te mostrei.
- Hayır. - Spencer, yukarı çık.
- Spencer, vai lá para cima.
Devriye onun şu patikadan yaklaşık 90 metre yukarı çıktığını söylüyor.
A patrulha diz que está a 30m, é só subir este caminho.
Bu kısmı yukarı çıkar ona iyi bir başlık ayarlarım.
Coloca esta parte no inicio. Dará mais impacto.
Hayatım. Yukarı çıkıp Adam'a bir bakayım ben.
Vou até lá acima ver do Adam.
Yukarı çıkıp üstünü değiştirmelisin.
Tem de ir lá a cima mudar-se.
Yukarı çıkıp Lord Hazretleriyle ilgilenmem gerek.
Eu tenho que ir servir Vossa Senhoria.
Ayrıca yukarı çıkıp düzeltmem gereken bir sürü ilişki durumum var.
E tenho os meus relacionamentos para consertar, lá em cima...
Tatlım, yukarı çık ve bak bakalım "akıllı pantolon" hala orada mı.
Querida, vai lá acima e vê se consegues encontrar as calças de "Sabichona".
Sen yukarı çık.
Volta para cima.
Yukarı çıkıyorum, tamam mı?
Vou subir. Pronto?
Eğer yukarı çıkıp almama izin verirsen çok minnettar kalırım.
Gostaria muito que me o deixasse ir buscar.
Ah keşke. Yemek yemek için yukarı çık.
Vem para cima para jantar.
Öğrenmesi gerekiyor. Yukarı çıkıp temizlen hadi.
Vai-te lavar.
Tamam o zaman, yukarı çıkıp oyuncak ayını alalım ve kafasını koparalım.
Então vamos lá acima, pegamos no teu cavalo de madeira, cortamos a cabeça.
Yukarı çık, birazdan gelirim.
Vai subindo. Eu vou já.
Sağ taraftan yukarı çıkınca varmış olacağız.
À direita, só tem de ir a direito e chegaremos.
Ayrıca Paul yukarı çıkıp ev sahibini bulmaya karar verirken tüm evi kapsayan standart aramayı uyguluyorduk.
E conduzíamos uma busca padrão no lado esquerdo de uma casa cercada, quando o Paul decidiu subir - e procurar o dono da casa.
Yukarı çıkıyorum.
Vou subir.
Niçin yukarı çıkıp biraz dinlenmiyorsun?
Porque não descansa um pouco lá em cima?
- Ben yukarı çıkıyorum. - Ben de seninle geleceğim. Çok yoruldum.
Posso estar enganado, mas julguei ver um oficial junto às escadas das criadas, agora mesmo.
Yukarı çık hadi, tamam mı?
Vai até lá acima, está bem?
Elleriniz yukarı dışarı çıkın hemen!
Saiam com as mãos no ar!
"Azıcık yukarı kayabilir miyim?"
"Devo metê-lo ali dentro?"
Neticede, o derslerin seviyesinden daha yukarıda olduğumdan sıkıldığım ortaya çıkmıştı.
Parece que andava aborrecido, porque era demasiado inteligente naquelas matérias.
Çıkın yukarı.
Vão lá para cima.
Yukarı, kızımın odasına çıkarken zorlandığım zamanlar oldu.
Às vezes, até me custa subir as escadas para o quarto da minha filha.
Yukarıda bir çıkış var sanki.
Parece haver uma saída ali em cima.
Pekala eğer ölürsem lütfen beni tabuta kıçım yukarıda kalacak şekilde koyun.
Certo, então se eu morrer, por favor coloque-me de cu para cima no caixão.
Tamam, ben yukarı çıkıyorum.
Tenho de ir lá acima.
- Ben yukarıya çıkıyorum.
Vou subir.
Çünkü tırtıl, ekosistemde kendi yolunu yapar, gerçekten yıkıcıdır, bir günde ağırlığının 300 katı yer o kadar şişer ki, kendisini yukarı asar ve uyur ve vücudu kozaya döner.
Porque a lagarta, se alimenta de tudo o que encontra pela frente, é muito destrutiva, come cerca de 300 vezes o seu peso por dia. E depois de tudo isso, se fecha toda e dorme, dentro de um casulo endurecido.
Soldan yukarıya çıkın.
- No fundo à esquerda.
Yukarı kadar çıkıyor.
Vai até ao topo.
- Yukarı mı çıkıyorsun?
- Vão para cima?
Tamam, yaklaşık 17 kilometren kalmış ve tam da iş çıkış saati, yani aşağı yukarı üç saat eder.
Está certo, devem ser uns 16Km de distância... E é hora de ponta, portanto talvez... umas 3 horas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]