Geri gelecektir Çeviri İngilizce
250 parallel translation
Geri gelecektir.
He'll come back.
Geri gelecektir.
He'll be back.
Kaçan arkadaşlarını alıp geri gelecektir.
The one who got away will be back with his friends.
Onun istediği de budur... ve onun için de geri gelecektir.
That's what he's out for... and that's why he'll be back.
Eminim geri gelecektir.
I'm sure she'll be back soon.
- Geri gelecektir çünkü bavulu burada.
She'll be back. She left her bag.
Panik yapma, geri gelecektir.
Don't panic. It'll come.
Geri gelecektir hem de yardımla.
He'll be back... with help.
Nerede olduğunu bilmiyorum. Mutlaka geri gelecektir.
- I don't know.
Bekleyip görün, kesinlikle geri gelecektir. "
Just wait and see, he'll be back sure. "
Eğer para isterse, hiç verme. Eminim almaya geri gelecektir.
If he wants any money, give him any amount he wants, but I'm sure we'll get it all back from him.
- Geri gelecektir!
- He'll return!
- Geri gelecektir.
- He'll come back.
Öyleyse, geri gelecektir.
She'll come back.
Geri gelecektir.
He will come back.
Bunları yedikten sonra... Sağ duyusu kısa bir süre için geri gelecektir
After he's eaten them, he'll come to his senses for a short period.
Tanrı'nın izni ve onun yardımlarıyla.... manastırımıza yeniden huzur ve sükunet geri gelecektir.
With his help, God willing we will restore calm and serenity in the convent.
Burada o kadar uzun zaman kalıyor ki, kendiliğinden geri gelecektir.
It's here so much of the time, it'll come back by itself.
Geri gelecektir ama güvende olacağına dair sana şeref sözü veriyorum.
I give you my solemn word of honour that you'll be safe.
Ama geri gelecektir.
But he'll be back.
Geri gelecektir, ama biraz geç kalmış olacak, öyle değil mi?
He'll come back, but he'll be a little late, won't he?
Şerefsizler geri gelecektir.
The bastard will come back.
Benim Westley'im daima benim için geri gelecektir.
My Westley will always come for me.
Seni ölü isteyen her kimse geri gelecektir.
Whoever wants you dead will be back.
Geri gelecektir.
He'll come back
- Kestirmeyi, güvenlik battaniyeni,... bana sarılmayı ve oyuncak ayını seviyorsun. Ama geri gelecektir.
- I know you like your naps... and your blankie and-and doing spoons with me and Hug Bear, but it'll come back, hon.
Başka bir sahte kimlikle geri gelecektir.
He'll just come back with another fake i.d.
Geri gelecektir.
It will be packed.
Yine geri gelecektir.
He'll come back.
ama Fishy için endişelenmeyin, geri gelecektir, değil mi?
Aye, but dont worry, Fishy, we'll get'em back, won't we?
Her şey zamanla geri gelecektir, sadece ona karşı sabırlı olun.
It will come back to him in time, just be patient with him.
Sen daha farkina bile varmadan geri gelecektir.
He'll be back before you know it.
Geri gelecektir.
He'll soon turn around.
Hey, olaylar durulduğunda geri gelecektir.
Hey, when things cool off, she'll be back.
Eğer bu parayı almazsanız ve ağzınızı kapamazsanız, onlar geri gelecektir.
If you don't take this money And shut up about what happened They're gonna come after you And you'll disappear
Önce öp, böylece sana geri gelecektir.
Kiss it first, so it come back to you.
Daha çok almak için geri gelecektir.
Good, and he'll be back for more.
Annen için Tanrıya dua edersen ve birgün annen geri gelecektir.
You pray to the baby Jesus for your mommy, and one day she will come back to you.
Kendi dünyanıza döndüğünüzde, hafızalarınız çok daha çabuk geri gelecektir.
And your memories will come back more quickly once you get home.
Geri gelecektir. Biliyorum.
He's gonna come back, Michael.
Kaoru'yu gördüğünde hafızan hemen geri gelecektir.
when you see Kaoru... I'm sure your memory will come back at once.
Onlardan biri... bir cevapla geri gelecektir.
One of them... will come back with the answer.
- İçecek alıp geri gelecek kesin. - Gerçekten gelecektir.
What if she comes back with drinks in hand?
Hitler ve Mussolini'den yardım alan generallerin ayaklanışı, büyük mülk sahiplerine imtiyazlarını geri vermek zorundaydı ama İspanya'nın işçi ve köylüleri Franco ve işbirlikçilerine üstün gelecektir.
The military rebellion backed by Hitler and Mussolini seeks to bring back the privileges of the rich. But the workers and peasants of Spain will defeat Franco and his cronies.
Silahlarını kuşanıp, onları geri almak için buraya gelecektir!
They grab their guns and come up here to get them back!
Geri gelecektir.
Well, he'll come back.
- Eminim geri gelecektir...
[coughing] he'll turn up.
Eğer geri dönerse, diğerleri de gelecektir.
If he returns, others will come.
Geri gelebilirse, gelecektir.
If he can, he'll come back.
Geri gelecektir.
She'll come back.
- Geri gelecektir.
- He'll show up. - Are you sure?
gelecektir 52
geri zekalı 308
geri zekâlı 75
geri dön 997
geri istiyorum 22
geri gel 638
geri ver 111
geri getir 23
geri çekil 905
geri döndü 106
geri zekalı 308
geri zekâlı 75
geri dön 997
geri istiyorum 22
geri gel 638
geri ver 111
geri getir 23
geri çekil 905
geri döndü 106
geri döneceğim 286
geri dur 89
geri gelecek misin 32
geri git 182
geri gelecek 78
geri çekilin 1056
geri gelmeyecek 30
geri döndün 87
geri dönmeyeceğim 51
geri dönme 24
geri dur 89
geri gelecek misin 32
geri git 182
geri gelecek 78
geri çekilin 1056
geri gelmeyecek 30
geri döndün 87
geri dönmeyeceğim 51
geri dönme 24
geri döndüm 161
geri geliyor 54
geri dönüyorum 52
geri gelin 133
geri dönecek 75
geri döneceksin 37
geri döndüğümde 39
geri geldi 70
geri geleceğim 165
geri dönelim 114
geri geliyor 54
geri dönüyorum 52
geri gelin 133
geri dönecek 75
geri döneceksin 37
geri döndüğümde 39
geri geldi 70
geri geleceğim 165
geri dönelim 114