Hala burada Çeviri İngilizce
3,805 parallel translation
Hala burada çalışmam lazım.
I still need to work here.
Oh, şükür, hala burada.
Oh, thank God, it's still here.
O hala burada anne.
It's still here, mama.
Nasıl hala burada çalışıyorsun?
How are you still working here?
- Elbiselerim hala burada.
- My clothes are still in my closet.
Ben de hala burada olduğuna inanamıyorum.
- Yeah, well, I can't believe you're still here.
Ve o hala burada.
And she's still here.
Ama banka hala burada.
But the bank is still here
Işığı görüp bizim hala burada olduğumuzu sanacaklardır.
If they see the light, they'll think that we're in here.
Her neyse, gemi hala burada. - Ve hicbir sey calinmamis.
- And nothing was stolen.
O hala burada.
She's still here.
Mağaradan kurtuldun ama Buda hala burada.
You only got out of the cave. Buddha's still here.
Hala burada olduğuma inanamıyorum.
I just didn't think I'd still be here.
Ama o hala burada.
But him still there.
Hala burada kalan bir sensin.
You're the only one that's still here.
Connor hala burada senin hakkında söylediği bütün o kötü sözler ve yaptığımız o berbat şeyler için özür dilemek istiyor.
Connor is still here because he wants to apologize for all the evil, nasty things he's ever said about you.
Hala burada ne arıyorsun?
What the fuck are you still doing here?
S.ktir, mermi hala burada.
Shit, the bullet's still in there.
O da hala burada.
So is she.
Yine de hala burada mı yaşıyor?
And yet she lives here still?
Yaşlı anne hala burada, öyle değil mi?
Old Mum still be here, b'aint she?
Hala burada olacağından emin misin?
Are you sure you'll still be here?
Salim abi, hala burada. Azarı basacağım.
Salim, he's right here.
Bak ne diyeceğim. Sabah hala burada olursan, seni bırakırım.
Well I'll tell you what, if you're still here in the morning, I'll let you go.
Angie, hala burada mısın?
Angie, are you still here?
O şeyler hala burada.
These things are still here.
- - O baba hala burada.
- She's still here, Daddy.
Biz kendimizi çevreleyen Eğer bu küçük dahilerin sağ grup ile, biz hala burada bir çekim var.
If we can surround ourselves with the right group of these little geniuses, we still got a shot here.
Ben öldükten ve Lorenzo gardını indirdikten sonra hain hala burada olacak.
After I am dead and Lorenzo lowers his guard, the traitor will still be here.
Hala burada olduğumu zannetmeleri gerek.
They need to think I'm still here.
Eğer bilseydik hala burada olurduk.
If we'd known, then we'd be here.
Pasta hala burada!
The cake is still here! I know.
Hala burada ne işimiz var baba?
- What are we still doing here, Father?
Burada hala mahsur kalmış siviller var.
We've got civilians still trapped up here.
O, eğer buraya bakarsan hala salyalarının burada olduğunu görebilirsin.
He was If you still look here, his drool is right here.
Burada hala yenebilir sıcak yiyecekler var.
There's still hot food down there to eat.
Sen ve Stigman hala hayattayken onu burada saklayacağımı mı sandın?
You think I'd keep it here with you and Stigman still alive?
Kodamanlar gibi yanında harika bir çocukla burada oturup, sanki hala uygunmuş gibi tüttürüyorsun.
You sit here like like some big shot with boy wonder here, blowing smoke up your ass like it's still relevant.
Hey, burada hala yıldız yok biliyor musun?
Hey, guess what... they still don't have stars here.
Neden burada olduğunu çözemiyorum hala.
I can't figure out why you're still here neither.
Gin hala, bu gece burada kalsaniza.
- Drive carefully. - Auntie Gin, stay the night here.
Bir süredir ölüler burada, ve sanırım hala kötüler.
The wraiths have been here a while now, and they're still bad, I guess.
Afrikalılarla hala sorunlarımız var, ama burada toplandık çünkü.
Yes, we still have a fight with the people of Africa, still we had an event to be held here.
Burada çalışan bir garson kız vardı, hala daha çalışıyor mu bilmiyorum.
There was a waitress that used to work here, and I was wondering if she still did.
Tamam, burada hala Cadılar Bayramı kutlanıyor mu?
Okay. Are we still having Halloween here?
Arkadaşlar, koca gün burada olduğunuzu biliyorum ama aradığımız şeyi hala bulamadık.
Gentlemen, I know you've been at this all day, but we still haven't found what we need.
Burada hala kalan birisi mi var?
Why there is still someone here?
Fahat burada hala aynı huzur ve dinginlik var mı, madam?
But is there still the same peace and serenity now, madame?
Burada iki bacağım da kırık duruyorum ve sen hala benden o çekirdekleri almamı mı istiyorsun?
I'm sitting here with both of my legs broken, and you're still asking me about getting those seeds? ! Ooh!
Dışarısı hala güvenli değil. Burada birkaç gün daha kalmak zorundayım.
Its still unsafe outside I will have to stay here for a few more days
Ve Floransa'yı yönetmek git gide zorlaştığında, sen ve ben, tam burada hala ufak bir özgürlük yakalayabilir olacağız.
And when ruling Florence gets to be too much, you and I can still snatch a little freedom here and there.
hala burada mısın 70
hâlâ burada mısın 33
hâlâ burada 19
hala buradayım 54
hâlâ buradayım 18
hala burada mı 18
hala buradasın 21
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
hâlâ burada mısın 33
hâlâ burada 19
hala buradayım 54
hâlâ buradayım 18
hala burada mı 18
hala buradasın 21
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada neler oluyor 706
burada ne yapıyorsun 1049
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada neler oluyor 706
burada ne yapıyorsun 1049
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne var 74
burada ne işim var 33
buradaydı 142
buradan git 21
buradasınız 63
buradan defol 18
burada dur 141
buradan gidiyorum 95
buradalar 298
buradayız 338
burada ne işim var 33
buradaydı 142
buradan git 21
buradasınız 63
buradan defol 18
burada dur 141
buradan gidiyorum 95
buradalar 298
buradayız 338