Onu görebiliyorum Çeviri İngilizce
426 parallel translation
Onu görebiliyorum.
I can see him.
Onu görebiliyorum.
I can see her now.
Onu görebiliyorum, Baba.
Pa! I can see him, Pa.
Onu görebiliyorum.
I can see it.
Onu görebiliyorum, namluyu görüyorum.
I can see it, see the barrel.
Onu görebiliyorum.
I can just see him.
- Şimdi onu görebiliyorum.
I can see her now.
- Ben anlarım. Onu görebiliyorum.
I can see her right there.
Onu görebiliyorum.
I can see her.
Onu görebiliyorum O da beni görebiliyor
I can see him He can see me
Şey, sen çok becerikli bir memursun. Onu görebiliyorum.
Well, you're a very efficient officer.
Onu görebiliyorum ve dokunabiliyorum.
I can see it and touch it...
Onu görebiliyorum.
I can see that.
Onu görebiliyorum, Ned, görebiliyorum.
I can see it, Ned, I can see it.
Onu görebiliyorum.
I see you are.
İşte orada! Onu görebiliyorum.
It's there, I can see him.
Evet, onu görebiliyorum.
Yes, I can see that.
Onu görebiliyorum.
I can see it there.
Evet, onu görebiliyorum.
Yes, I can see her. - Only Anjali?
Onu görebiliyorum, beni bekliyor, ama ona kendi kendime ulaşamam.
Now, I can see it there, it's waiting for me, but I can't get it on my own.
Annemi, onu görebiliyorum!
My mother, I can see her!
Annemi, onu görebiliyorum.
My mother, I can see her.
Onu görebiliyorum!
I can see it!
Ben, gezegene tehlikeli derecede yakınsın. Onu görebiliyorum!
You act as if there's a connection between the time distortion and the signal.
Onu görebiliyorum.
I see it.
Sanırım onu görebiliyorum.
I think I can see him.
Onu görebiliyorum.
I see that.
Onu ancak günde bir kere görebiliyorum.
I only see him now once a day.
Onu hala görebiliyorum.
I can still see her.
Onu her akşam görebiliyorum.
I can see her every evening
Onu hala burada görebiliyorum... tezgahın arkasında... sesini hala duyabiliyorum.
I can still see him there, behind that counter... still hear his voice
Bunu görebiliyorum. Onu, bir tetiği çekerek harcama.
Don't waste it by pulling a trigger.
Görebiliyorum, çünkü onu seviyorum.
I can see because I love him.
Onu neredeyse görebiliyorum.
I can almost see her. Can't you?
Zavallı Philippe! Onu gün doğumunda soğukta beklerken ve titrerken görebiliyorum.
I can see him standing there in the cold light of dawn, shivering.
Gece vardiyasında olduğu zaman onu çok az görebiliyorum.
When he's on the night shift,
Onu elinde bir balyoz ile görebiliyorum.
I can see him with a hammer in his hand.
Gözlerimi kapatırsam onu hala gerçekmiş gibi görebiliyorum.
Even now, I will think of Mother when I close my eyes.
Onu ben de zihnimde görebiliyorum.
I can see him in my mind too.
Hayır, ama onu düşündüğünü görebiliyorum.
No, but I could hear you thinking it.
Onu şimdi görebiliyorum.
I can see her now.
Şu anda onu elinde çubuğuyla harita üzerinde Akdeniz'in yumuşak karnını ikna edici bir şekilde gösterdiğini görebiliyorum.
( Clark ) I can see him now at his map and his persuasive way with his pointer, pointing out the "soff belly" of the Mediterranean.
Onu da görebiliyorum.
I can't land over there!
Zaten onu anlattıklarınızda görebiliyorum kardeşim. Sizin onu seviyor olmanız, nasıl biri olduğunu anlamam için yeterli.
I see many things in what you tell me, dear brother and it is sufficient for me to know you love her for me to understand what she is.
Ve eğer gerçekten bilmek istiyorsan, onu bir atın üstünde görebiliyorum, bunu net bir şekilde hayal edebiliyorum.
And if you really wanna know, I can see him on a horse, I can imagine that very well.
- Onu çıplak görebiliyorum!
- I can see him nude!
Onu hâlâ melon şapkası ve şemsiyesiyle önümde giderken görebiliyorum.
I can still see him in front of me, with his bowler and his umbrella.
Orada Morris ile dururken görebiliyorum onu.
I can just see her standing there with Morris.
Onu şu anda görebiliyorum.
I can see it now.
Onu şimdi bile görebiliyorum.
Oh, I could see him now.
Arabasına verilen zararın onu rahatsız etmiş olabileceğini görebiliyorum.
I can see that the damage to his carriage might have unsettled him.
görebiliyorum 215
onu görmek ister misin 19
onu geri ver 55
onu geri getir 39
onu geri koy 21
onu geri istiyorum 52
onu görmem lazım 21
onu görmek istiyorum 148
onu geri getireceğim 20
onu görmedim 104
onu görmek ister misin 19
onu geri ver 55
onu geri getir 39
onu geri koy 21
onu geri istiyorum 52
onu görmem lazım 21
onu görmek istiyorum 148
onu geri getireceğim 20
onu görmedim 104
onu görmek istemiyorum 35
onu geri getirin 19
onu görmek isterim 16
onu görmeliydin 32
onu getireceğim 27
onu görüyor musun 80
onu görebilir miyim 81
onu gördüm 460
onu göremiyorum 81
onu gördün mü 341
onu geri getirin 19
onu görmek isterim 16
onu görmeliydin 32
onu getireceğim 27
onu görüyor musun 80
onu görebilir miyim 81
onu gördüm 460
onu göremiyorum 81
onu gördün mü 341