Bir arkadaşım var Çeviri İspanyolca
3,258 parallel translation
Benim bir arkadaşım var.
Buengo, tengo esta amiga...
Baltimore'de sizi kabul etmeye gönüllü bir arkadaşım var. Burada bırakmak zorunda kaldığınız meslekleri size, orada ayarlayacak.
Tengo un amigo en Baltimore deseoso de recibirles, y que les proveerá las profesiones que se vieron obligados a abandonar.
Ama aynı şeyleri yaşamış bir arkadaşım var, ve söylediğine göre bu sırrı saklamak, işleri sadece daha kötü hale getirir.
Pero tengo una amiga que pasó por lo mismo, y me contó lo terrible que fue, mantener el secreto sólo lo hace peor.
Gerçek bir arkadaşım var.
Y tengo un amigo de verdad.
Ne oldu... Peki Tampa da bir arkadaşım var istersen onu sana ayarlayabilirim diyen kıza ne oldu?
¿ Qué pasó... que pasó a la chica que es, como, aquí es mi amiga en Tampa, y quiero que tengas...?
Pudding fotoğraf arşivlerine erişimi olan bir arkadaşım var.
¿ Sabes qué? Tengo un amigo con acceso A los archivos de las fotos pudín.
Dinle, çekicilik yapan bir arkadaşım var ve seni işe alabilir.
Bien. Bueno, escucha, un amigo mio es el dueño de una compañía de remolques y él podría contratarte.
Çok zeki bir arkadaşım var.
Tengo una amiga muy inteligente.
Bu şekilde eşek yüküyle para kazanan bir arkadaşım var.
Tengo un amigo que hizo un montón de dinero así.
Bir arkadaşım var.
Tengo un amigo.
Cildiye uzmanı bir arkadaşım var, onu görsen iyi olur.
Tengo un amigo dermatólogo debería consultarlo.
Açıklamayı düşünen bir arkadaşım var.
Tengo un amigo que está pensando en salir.
Savunma Bölümünde çalışan bir arkadaşım var.
Tengo a una amiga que trabaja en el Departamento de Defensa.
Mesela, Squirrel ( sincap ) adında kamyon şoförü bir arkadaşım var.
Como, tengo a un amigo nombrado La ardilla que es una conductora de camión.
Bir arkadaşım var. Büyük bir yerel haber yapımcısı. Kim olduğunu söyleyemem ama öğrensen aklını yitirirsin.
Bueno, tengo un amigo que es un gran productor en el noticiero local, y no puedo decirte su nombre porque te volaría la cabeza.
Bunu yapabilir misiniz? Onun için silah alacağı bir erkek arkadaşı var mıydı?
¿ Puede hacerlo? ¿ Hay un chico, alguien por quien ella comprara una pistola?
Sen evlisin, benim de gerçekten bir kız arkadaşım var, - tüm bu pis herif bilgilerimiz boşuna gidecek.
Tú estás casado, yo actualmente tengo una novia, todo nuestro conocimiento basura va a desperdiciarse.
Eğer bir kadın tecavüz şikayetinde bulunuyorsa "Orada ne yapıyordu?" "Ne giyiyordu?" "Erkek arkadaşı var mıydı? ..." ... diye soran kişiler olur mutlaka.
Si una mujer hace una denuncia por violación, siempre le preguntan qué estaba haciendo ahí, qué ropa tenía puesta si tiene novio.
İnsanlara bir kız arkadaşım var dediğimde bunu anlıyorlar.
La llamo "mi novia" porque la gente entiende eso.
Oda arkadaşını ne tür bir uyuşturucunun hasta ettiğine dair fikrin var mı?
¿ Alguna idea de qué tipo de drogas podrían estar haciendo que tu compañero se enferme?
Buttons diye bir arkadaşın mı var senin? Hem de insan?
¿ Tienes una amiga llamada Buttons, un ser humano?
Ve bizim senin gibi bir arkadaşımız var.
Y tenemos un amigo como tú.
Harika, tamam, ama bir oda arkadaşım var.
Genial, bien, excepto... Bueno, tengo una compañera de habitación.
Annem ve onun yeni erkek arkadaşı gitmek istemişti. Alkol almayacak bir sürücüye ihtiyaçları vardı. Earl, bir erkeğin görüşüne ihtiyacım var.
Mi madre y su nuevo novio querían ir, y necesitaban a un conductor.
- Dur bakalım, benim bir kız arkadaşım var.
Tengo novia. ¿ Qué?
Endişelenmem gereken herhangi bir eski erkek arkadaşın var mı?
¿ Hay, em, algún viejo novio sobre el que tenga que preocuparme?
Bir arkadaşımın arabasında sorun var.
Oye, Rusty. Sí, tengo una amiga que tiene un problema con su coche.
Eski bir arkadaşı ve ailesini görmeye gittiğimi söyledim. Takım elbisemin nesi var?
Dije que estaba viendo a una vieja amiga y a su familia... ¿ qué le pasa a mi traje?
Ve erkek arkadaşımı seviyorum fakat aramızda büyük bir anlaşmazlık var.
Y quiero a mi novio, pero estamos teniendo un gran desacuerdo.
İki hafta içinde dünya çapında bir maçım var. Kız arkadaşım Elsa da... Kopenhag'dan geliyor.
Bueno, tengo un encuentro internacional dentro de dos semanas, y mi chica, Elsa, va a venir desde Copenhague, y no puedo dejarle que me vea... así.
Bir kaç yeni arkadaşım var ve her şeyi benim içim hallediyorlar.
Um, hice un poco de nuevos amigos, y ellos hacen todo por mí aquí.
- Senle ortak bir arkadaşımız var.
Tú y yo tenemos un amigo en común.
Bir arkadaşın gelse, kalacak yere ihtiyacım var dese sen de aynısını yapardın.
Si tuvieras un amigo, harías lo mismo, si necesitara adonde ir.
Arkadaşımın bize kimlik yapacak bir arkadaşı var.
Mi amigo cnoce a un tío que puede conseguirnos DNIs.
Yerini biliyor olabilecek bir arkadaşı falan var mı?
¿ Él tiene algún amigo que pudiera saber dónde está?
Eski erkek arkadaşım Steve Tabernackle'da beni açığa çıkarmakla tehdit ettiği başka bir adamla görüntülendiğim bazı uygunsuz fotoğraflarım var.
Mi ex novio, Steve Tabernackle, tiene unas fotos comprometidas mías con otro hombre que amenaza con sacar a la luz.
Dinle, Riley, Bir kız arkadaş tavsiyesine ihtiyacım var.
Escucha, Riley, necesito el consejo de una amiga.
Bakın, bana burayı öneren arkadaşımın bir resmi var telefonumda.
Mira, casualmente tengo una foto aquí de la amiga que me ha hablado de este sitio.
Konuştuğum hatun, bir kulüpte arkadaşıyla buluşacakmış. Eküriye ihtiyacım var.
Una mujer se reunirá con su amiga en un club, así que necesito un compañero.
Başka bir arkadaşım daha var ve çok garip davranıyor.
Y luego está lo de ese otro chico, tío, él... Ha estado actuando de forma rara.
En iyi arkadaşım. Bir ricam var.
Mejor amigo un pequeño favor
İnsanlar üzerinde iyi bir etkin var değil mi? Ya beni severler ya da çabuk kaçıp giderler. Hepimiz seni seviyoruz tatlım ve kararın ne olursa olsun umarım arkadaş olarak kalırız.
Tienes un efecto divertido en la gente, ¿ no? Bueno, yo te quiero, cariño, y no importa lo que decidas, espero que sigamos siendo amigas porque te echaría de menos.
Mr. Draper, uğradığınız için çok teşekkürler ama olduğu haliyle çok sevdiğim bir erkek arkadaşım var.
Sr.Draper, gracias por pasarte por aquí, pero tengo un novio al que quiero exactamente de la manera que es.
Mihmandarımın yeni bir arkadaşı var.
Mi anfitrión tiene un nuevo amigo.
Öyle değil. Bİr arkadaşım var ve
No, tengo un "amigo"
Dolabımın içindeki bir ayakkabı kutusunda DVD'ler var. Bir arkadaş için saklıyordum.
Hay algunos DVDs en una caja de zapatos en mi armario que estaba guardando para... un colega.
Seksi, yeni Koreli bir kız arkadaşın mı var?
¿ Tienes una nueva novia maciza coreana?
Madison Bölgesindeki arkadaşın ile konuşabilir misin,... bu polisin kayıtlarını alıp herhangi bir disiplin suçu var mı bak.
¿ Puedes hablar con tu amigo en el condado Madison obtener el registro del policía y ver si hay alguna acción disciplinaria?
Bir arkadaşınızı veya sevdiğiniz birini nefis ufak çöreklerden, çikolata kaplı keklerden karamel tereyağlı krakerlerden, leziz kurabiyelerden oluşan üzerinde selafondan yapılmış fiyonk olan ve ağzına kadar dolup taşan bir teselli sepetinden daha iyi hatırlatacak bir şey var mıdır?
" ¿ Qué mejor manera de recordar a un amigo o persona amada que con esta cesta de sentido pésame rebosante de riquísimos mini muffins, decadentes brownies de chocolate, galletas de caramelo y de canela, envueltas en celofán y atadas con un lazo negro de buen gusto?
Arkadaşımı bulmak için zamanım azalıyor ve elimde tek bir ipucu var. O yüzden ben o ipucunu araştırırken sen de kendini öldürtmemek için çalışacaksın.
Me estoy quedando sin tiempo de encontrar a mi amigo, y sólo me queda una pista, así que vas a intentar que no te maten mientras yo miro dentro.
Nashville de benim bir kız arkadaşım var.
Verás, voy a tener a mi novia en Nashville para cuando regrese.
bir arkadaşım vardı 16
bir arkadaşım 117
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
bir arkadaşım 117
vardı 193
varoş 16
vargas 68
vardır 53
varmış 24
var mı 248
var mısın 123
var ya 32
varsın 16
varım 207
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
varım 207
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
bir ay sonra 33
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir ay 77
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
bir ay sonra 33
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir ay 77
bir an 49
bir at 67
bir adam 202
bir aptal 17
bir ay önce 34
bir araba 43
bir an önce 40
bir ay içinde 20
bir anlamda 46
bir ailem var 30
bir at 67
bir adam 202
bir aptal 17
bir ay önce 34
bir araba 43
bir an önce 40
bir ay içinde 20
bir anlamda 46
bir ailem var 30