English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Bir dakika içinde

Bir dakika içinde Çeviri İspanyolca

2,326 parallel translation
Bir dakika içinde gitmemiz lazım çocuklar, tamam mı?
Nos iremos pronto.
Bir dakika içinde gelirim.
Sólo será un minuto.
Bir dakika içinde senin beynini patlatacağım işte o zaman üzücü bir hata olacak.
Y dentro de un minuto cuando te dispare será sólo un malentendido.
- Evet, bir dakika içinde burda olur.
Bajará en un momento.
Bir dakika içinde bu evden olabildiğince hızlı bir şekilde kaçacağız.
Tendremos que alejarnos corriendo de esta casa tan rápido como podamos.
Bir dakika içinde aramayı yapacağız.
Haremos la llamada en un minuto.
Biraz yoğun bir gece geçirdim. Bir dakika içinde sana anlatırım.
Cálmate, fue una noche loca como para contar en 1 minuto.
Sizinle bir dakika içinde minibüste buluşuruz.
Los vere en el camion en un minuto.
Bir dakika içinde geliriz.
Regreso en un minuto.
Günaydın, bir dakika içinde geliyorum.
Buen día. Enseguida lo atenderé.
Bir dakika içinde oradayım. Evet!
- Llegaré en un momento.
Bir dakika içinde orada olur!
¡ Estará ahí en un minuto!
Ama bir dakika içinde kasa kapısı kapanacak ve burada tıkalı kalacağız. Alex'de ölecek.
Pero en un minuto la puerta se cerrará, y nos quedaremos encerrados aquí y Alex morirá.
Bir dakika içinde oradayım.
Estaré allí en un minuto.
Ve bir bebeği kendi çocuğumuz olmasa bile bir dakika içinde sevmeyi öğrenebiliriz.
Y podríamos querer a un bebé en un minuto, aunque no sea nuestro.
Bir dakika içinde, kalemimi hafifçe vuracağım.
Bien. Dentro de un momento, daré unos golpecitos con el lápiz.
Bir yere ayrılma, tamam mı? Bir dakika içinde sana dikiş atarım.
No te vayas, ¿ de acuerdo?
Curtis, hemşire bir dakika içinde gelip seni alacak.
Curtis, una enfermera vendrá a buscarte en un minuto.
Tamam, bir dakika içinde orada olacağım.
Voy en un momento.
Bir dakika içinde kendine geleceksin.
Lo digo en serio. Y va a ser divertido.
Bir dakika içinde etkisi gösterecek bir yatıştırıcı verdim, yani...
Le suministré un sedante que hará efecto en un minuto...
Sayın savcı, dua edin de tanığınız kalan bir dakika içinde varmış olsun.
Señor fiscal, ruegue que aparezca su testigo... en el minuto que le queda.
Bir dakika içinde bulacağız.
- Lo averiguaremos en un minuto.
Bir dakika içinde olacak.
Dentro de un rato, todo habrá acabado.
Bir dakika içinde bir kasılma yaşayacaksın.
Vas a tener otra contracción en un minuto.
Bir dakika içinde hedefteyim.
Sobre objetivo en un minuto.
Ya kafamın içinde bir adamla günde yirmi dakika konuşuyorsam?
¿ Y si hablo con un hombre durante 20 minutos en la cabeza?
HErşey bir iki dakika içinde oldu sonra yine içmeye başladı
Todo lo bueno para uno o dos minutos y entonces él empieza a beber de nuevo.
Evet, bir dakika içinde.
No quiero interrumpirlos pero ya es tarde y... pueden regresar mañana.
TV'de 20 dakika sonunda tüm dünya bu tatlı genç bayanın asla ama asla böyle kötü bir şeyin içinde... yer alamayacağını anlayacak.
20 minutos en prime time y todo el mundo sabrá que esta chica dulce e inocente jamás participaría en algo tan repugnante, ¿ a que no?
Çavuş James sorunun ne olduğuna bakacak ve sonra da umarım bir kaç dakika içinde gideceğiz.
El Sargento James, se encargará de ver qué es lo que ocurre y, con suerte, volveremos en un par de minutos.
Bu, bir kaç dakika içinde tesir ettiğinde, bedenin dehşeti tadacak.
Tu cuerpo sentirá el horror cuando esto actúe en unos minutos.
Bir dakika boyunca bütün haberlerde kahramandı şimdi ise çıkışı olmayan bir şişenin içinde.
Un minuto es un héroe mencionado en todas las noticias al siguiente está encerrado en una botella sin salida.
Beş dakika içinde bir sonraki yeri söylemek için ararım.
Recibirás un llamada en 5 minutos dicieédote que hacer.
Eğer bu masadan sipariş almadan ayrılırsam 20 dakika içinde bir daha gelmem.
Si me voy de esta mesa sin una orden no volveré en 20 minutos.
Ofis içinde bir kaç dakika kazanmak istiyorsanız, bir bilgisayarın, her telefonu aynı anda aramasını sağlamak, hem ucuz hem de kolaydır.
Si necesitas ganar un poco de tiempo en el entorno de una oficina programar una computadora para que llame a todos los teléfonos simultáneamente es algo sencillo y barato.
40 dakika içinde Zürih'e kalkan bir uçak var.
Hay un vuelo a Zurich en 40 minutos.
Pekâlâ, kizlar, bir oda seçip giyinin ve 30 dakika içinde hazir olun.
Escojan una habitación y vístanse. Estén listos en 30 minutos.
Bir kaç dakika içinde, hiçbir şeyin kalmayacak.
En un momento no sentirás nada.
Güzel Tanrım. Bu adada bir dakika huzur içinde oturmak için ne yapmak gerekiyor ki?
Maldición, ¿ qué tiene que hacer un hombre para tener un momento de paz en esta isla?
15 dakika içinde şehrin bir yerinden seni herhangi bir telefonla arayacağım.
Dentro de 15 minutos, llamaré a un celular en la ciudad.
17 dakika içinde, Erica'nın ölümünün üzerinden bir yıI geçmiş olacak ve sormam gerekiyor ki, sence Molly de aynı kadere kurban gitmeli mi?
Dentro de 17 minutos, se cumplirá un año desde la muerte de Érica. Y tengo que preguntarlo : ¿ correrá Molly la misma suerte?
Vizyon Bir 15 dakika 32 saniye içinde Dünya'ya yola çıkacak.
Visión Uno partirá hacia la Tierra en 15 minutos y 32 segundos.
Ama... 18 dakika 32 saniye içinde,... kız ve Stacks yerle bir olacak.
Pero... en 18 minutos y 32 segundos, ella y los Estantes volarán por los aires.
Birkaç dakika içinde, Bay Klimitov bir açıklama yapacak.
En minutos el Sr. Klimitov hará las declaraciones.
Eğer 20 dakika içinde yatağımda olursam bu olanları unutmak için bir şansım olur.
Si puedo regresar a la cama en 20 minutos,... hay una posibilidad de que no recordaré nada de esto.
15 dakika içinde bir toplantım var.
Tengo una cita en 15 minutos.
Sierra bir iki dakika içinde göreve dahil olur.
Sierra debería entrar en escena, en un minuto.
Sadece bir kaç dakika içinde hepinizi hastaneye geri alacağız.
Los traeremos de regreso dentro de unos minutos.
Para bir kaç dakika içinde hesabında olacak.
El dinero debería estar en tu cuenta en un minuto.
Tamı tamına 5 dakika içinde,... Valdor kimyasal tesisinde bir hafniyum bombasını patlatacağım.
En exactamente cinco minutos. Detonaré una bomba de Hafmio. En la planta química de valdor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]