Biz burada Çeviri İspanyolca
4,595 parallel translation
Ama ayna kullanarak boyamayı göstermek için, biz burada bir fotoğraf kullanacağız.
Pero para mostrar el actual proceso de pintar con espejo estamos usando una fotografia.
- Dr. Avery, biz burada çalışırken sizden biraz sessiz olmanızı isteyeceğim.
Luz, por favor. - ¡ Dr. Hunt! - Dra. Avery, voy a tener que pedirte que te alejes mientras hacemos nuestro trabajo.
Kilisede kasabadaki barınağı da işletir, biz burada çalışıyoruz.
La iglesia... tiene un albergue en la ciudad, y trabajamos aquí.
Biz burada kapıyı bulmaya çalışırız.
Vamos a buscar aquí la puerta como podamos.
Biz burada iyiyiz, değil mi, Bay Gillespie?
Estamos muy bien aquí, ¿ verdad, señor Gillespie?
Biz burada oturup konuşurken sen şeyi mi düşünüyorsun...
Espera. Mientras estamos hablando aquí, ¿ piensas en- -
Biz burada bir onur için öldürmeyle karşı karşıya olabiliriz.
Es posible que hayamos tropezado en un crimen de honor.
Biz burada, Pawnee'yi iyileştirmeye çalışıyoruz peki Leslie Knope nerede?
Estamos aquí tratando de hacer una Pawnee mejor, ¿ y dónde está Leslie Knope?
Biz burada öfkeye yer vermeyiz.
Aquí no nos expresamos con ira.
Bu çocuk her lafınızı duyuyor olabilir. Biz burada güvenini kazanıp onunla konuşmaya çalışıyoruz.
Este chico puede oír todo lo que está diciendo, y estamos tratando de ganar su confianza y hablar con él.
Biz burada çalışıyoruz.
Trabajamos aquí.
Hayır, biz burada iyiyiz, tamam mı? Sen git dinlen.
No, estaremos bien, ¿ de acuerdo?
Biz burada konuşurken SGS'nin muhtemelen yakmakta olduğu belgeleri nasıl ele geçirmemizi öneriyorsun?
¿ Tú crees, McDetective? ¿ Y cómo sugieres que consigamos un montón de informes que el SCD está quemando mientras hablamos?
Biz burada iyi olan bir sürü şey yapıyoruz.
Lo hacemos mucho bien aquí.
İyi, vay, vay, biz burada ne yapıyoruz?
Bueno, bueno, bueno, ¿ qué tenemos aquí?
Biz burada ne yapıyoruz?
¿ Qué estamos haciendo aquí?
- Biz burada tartışırken Lockhart / Gardner inisiyatifi ele alıyor.
Y Lockhart / Gardner gana iniciativa mientras - nos sentamos sin hacer nada.
Yok, biz burada iyiyiz Red.
No. Estaremos bien aquí fuera, Red.
Biz burada önce olmuştur.
Ya hemos estado aquí.
Tamam, peki. Birbirinize göz kulak olun ve biz burada ki işlerin icabına bakıyoruz.
Vale, bueno, cuidaos, y nosotros nos ocuparemos de las cosas aquí.
Biz burada yokken kimse o buz kütlesine dokunmayacak.
Mientras estamos fuera que nadie toque ese bloque de hielo.
Ne yapıyoruzki biz burada?
¿ Tan siquiera qué estamos haciendo aquí?
Biz burada için değil sadece altın ya da ıvır zıvır.
No estamos aquí para simple oro o bisutería.
Biz burada açlıktan ölüyoruz, sen gidip kitap mı çalıyorsun?
Nos estamos muriendo de hambre aquí y estás robando libros?
Biz burada yaşıyoruz.
Vivimos aquí.
Biz burada 3 insana yardım edelim diyoruz, ve sen... Boş ver.
Estamos intentando ayudar a tres personas y tú..
Biz olmasaydık burada bile olmazdın.
Si no fuera por nosotros, ni siquiera estarías aquí.
Önemli olan şu : Hem o burada güvende olacak hem de biz.
Lo importante es que estará a salvo aquí y nosotras estaremos a salvo.
Burada olmayı biz istemedik zaten, davet edildik.
Nosotros tampoco queremos estar aquí pero fuimos invitados.
Biz doğmadan önce de buradaydılar ve biz öldükten sonra da burada olacaklar.
Estaban aquí antes de que naciésemos, y estarán aquí después de que nos hayamos ido.
Biz dönene kadar burada güvende olursunuz.
Estarán a salvo aquí hasta que volvamos.
Biz de işler hallolana kadar burada kalması en iyisi dedik.
Así que, pensamos que lo mejor es que esté aquí hasta que comparezca.
Biz sabah burada bile değildik.
Ni siquiera estábamos aquí esta mañana.
Öyleyse biz bu kadar erken saatte burada ne arıyoruz?
¿ Entonces qué hacemos aquí tan temprano?
Duydum, biz gideceğiz. Burada yaşayabilirsin.
De acuerdo... nos marcharemos... puedes vivir aquí.
Biz uygulamalarımızı yapmakla görevliyiz hatta Şaman Little River burada olmasa bile.
Se supone que deberíamos estar haciendo nuestros ejercicios incluso si el chamán Pequeño Río no está aquí.
Burada sadece biz varız.
Solo estamos nosotros.
Biz onun için değil, o bizim için burada.
Es nuestra testigo clave. No estamos aquí por ella, ella está aquí por nosotros.
O zaman biz burada kalalım.
Entonces nos quedamos aquí.
Evet, hanımefendi. Eminim öyledir. Ama biz kayıp gelin için burada değiliz.
Sí, señora, seguro que es así, pero no estamos aquí por la desaparición de la novia.
Burada işim daha bitmedi. Ama bittiği zaman o gün geldiği zaman, sen ve ben Seattle'a geri döneceğiz. Ve biz o kapıyı tekrar çalacağız.
Mi trabajo aquí no ha terminado aún, pero cuando lo haga, cuando llegue ese día, tú y yo volveremos a Seattle y llamaremos a esa puerta juntos.
Biz dışardanız. Baban istediği için burada yaşıyorsun.
Somos forasteros.Tú vives aquí por voluntad de tu padre.
"Ses" demek. Biz de burada nesnelere güç uygulamak için ses dalgalarını kullanıyoruz. Ses ile eşyaları havalandırıyoruz.
Es algo con sonido, y aquí usamos ondas sonoras para aplicar fuerza a objetos, fuerza a objetos, y las hacemos levitar con sonido.
Burada yaptığımız araştırmada,... biz daha küçük nesneleri oynatmakla ilgileniyoruz,... hücreler ve nano parçacıklar gibi.
En la investigación que estamos haciendo, estamos bastante interesados en mover objetos más pequeños, como células o nanopartículas.
Biz hepimiz burada filmi izlemeye çalışıyoruz,... ve patlamış mısır kabında bulunan karikatürde yazan şeyi hatırlıyor musunuz bilmem, ama "sükut altındır." yazıyor.
Todos intentamos mirar la película y no sé si recuerdas lo que, la pequeña caricatura de palomitas de maíz dijo, pero "el silencio es oro".
Ana ofiste protesto yapan bazı öğrencilerimiz var. Biz durumu çözene kadar burada dursanız bir sorun olur mu?
Tenemos algunos estudiantes protestando en la oficina principal vas a tener que sentarte a esperar a que averigüemos de que se trata.
Asıl biz onur duyduk burada olmandan kıymetli davetlimiz.
Nosotros estamos honrados de que estés aquí valioso invitado.
Bilmiyorum ama biz de burada ölüyoruz.
No lo sé. Pero estamos muriendo aquí también.
Biz gece burada kamp Biz şafaktamezara girmek.
Acamparemos aquí esta noche, Entramos en la tumba al amanecer..
Ne arabası? Biz varız burada.
Salimos nosotros mismos.
Asıl biz sabahın 3'ünde burada ne arıyoruz?
¿ Qué hacemos nosotros a las tres de la mañana?
biz buradayız 89
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63