English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ L ] / Lütfen gitmeyin

Lütfen gitmeyin Çeviri İspanyolca

218 parallel translation
- Lütfen gitmeyin!
Por favor, no se vayan.
Lütfen gitmeyin, sizi seviyorum!
Por favor, no se vaya. La amo. - Ya sé, pero...
Beyler, lütfen gitmeyin.
Caballeros, por favor, no se vayan.
- Hayır. Lütfen gitmeyin!
- No. ¡ Por favor, no se vaya!
- Lütfen gitmeyin.
- Por favor no se vaya.
- Lütfen gitmeyin.
- Por favor, no se vaya.
Doktor, lütfen gitmeyin.
Doctor, no se vaya, por favor.
Lütfen gitmeyin.
Por favor, no se vaya.
- Lütfen gitmeyin.
- No se vayan, por favor.
- Lütfen gitmeyin.
- Por favor, no.
Lütfen gitmeyin, Bay Connor.
No se vaya, Sr. Connor.
- Lütfen gitmeyin.
- Por favor.
Lütfen! Lütfen gitmeyin!
¡ Por favor, no se vaya!
Hayır! Lütfen gitmeyin.
- Por favor, guarde reposo.
Lütfen gitmeyin.
No, no se vaya.
Lütfen gitmeyin.
¡ No se vaya!
Lütfen gitmeyin Bayan Jekyll.
No se vaya, Sra. Jekyll.
- Lütfen gitmeyin, küçük hanım.
- Por favor, no se vaya señorita.
Bana müsaade. Lütfen gitmeyin.
No puedo quedarme más.
Lütfen gitmeyin Bay Mathieu!
¡ No se vaya, Sr. Mathieu!
Lütfen gitmeyin. Lütfen.
Por favor, no se vaya.
Lütfen gitmeyin Profesör.
¡ Por favor, no vaya, Profesor!
Işte bu! Lütfen gitmeyin!
Por favor, no se vayan.
Lütfen gitmeyin.
- No se vaya aún.
Askerler, lütfen gitmeyin.
Soldados, por favor no se vayan.
Lütfen gitmeyin Bayan Harris.
Por favor, no se vaya, Sra. Harris.
Lütfen gitmeyin!
No salga.
Lütfen gitmeyin!
¡ por favor muéstrate!
- Lütfen beyler, gitmeyin.
- Por favor, caballeros, no se vayan.
- Gitmeyin general. Burada bekleyin, lütfen.
- No, no se retire, quédese ahí.
Lütfen, matmazel gitmeyin.
Por favor, mademoiselle, no siga.
- Lütfen hemen gitmeyin.
- Por favor, no se vaya aún.
Prenses, lütfen pazar yerine gitmeyin.
Princesa, por favor, no vayas al mercado.
Kadınları kıyıya bırakalım. Yalnız devam edeceğiz. Lütfen, gitmeyin.
- Continuemos sin las mujeres.
Lütfen biraz gitmeyin.
No se vaya, por favor.
Gitmeyin lütfen.
Comprendo.
- Lütfen, gitmeyin. - Bana gitmemi söylediniz.
- Pero acabas de pedirme que me fuera.
- Lütfen, gitmeyin.
- No se vaya.
Sevgili arkadaşımız ve öğretmenimiz iyi kalpli meleğimiz lütfen uzaklara gitmeyin.
Querida amiga y maestra... ¡ Válgame Dios! ... no se vaya.
Kont Andrassy, lütfen daha ileri gitmeyin!
No puedo.
Gitmeyin Bay Jakob, lütfen kalın.
Quédese aquí, Sr. Jakob. Por favor.
Lütfen, oraya gitmeyin.
He venido inmediatamente.
Lütfen kaçıp gitmeyin, Bayan Webster.
No vuelva el rostro, Srta. Webster.
Gitmeyin lütfen Bayan Anderson.
Por favor, quédese, señorita Anderson.
Lütfen hemen gitmeyin!
No huyas.
Lütfen, o kadar aşırıya da gitmeyin, efendim!
Por favor... no sea tan poco razonable, señor.
Bay Douglas, bu konuda üzerine gitmeyin lütfen.
Sr. Douglas, por favor no siga con eso.
Gitmeyin, lütfen kalın, burayı seveceksiniz.
Oh, no, por favor, quédense, les gustará estar aquí.
Ne kadar hoş. Lütfen ben geldim diye gitmeyin, Bay Turp.
No se vaya por mi culpa, señor Turno.
Bay Emerson, lütfen gitmeyin, hiç değilse benim yüzümden gitmeyin.
Sr. Emerson, por favor no se vaya por mi causa.
Gitmeyin, lütfen.
No se vayan por favor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]