English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ S ] / Simdi

Simdi Çeviri İspanyolca

395,880 parallel translation
Hayır, hayır, hayır, hayır... Şimdi, bakın, ekibimin yarısı öldü... Elinle
No no no no.... ahora, mira, la mitad de mi equipo está muerto... por culpa tuya.
Şimdi sizin için şanslı, misilleme tazminatını tercih ederim, Ama ilk tercihimi yapamazsam, o zaman...
Ahora, la suerte para ti, prefiero la compensación a las represalias, pero si no puedo tener mi primera elección, bueno, entonces...
Jill, şimdi şifreniz lazım.
Jill, necesitamos tu contraseña ahora.
Şimdi, yemek pişirmiyorum.
Ahora, no puedo cocinar.
Bilmiyorum, ama şimdi biliyoruz ki, Onu izlemeyi deneyebiliriz, Umarım Shepherd'a döneriz.
No lo sé, pero ahora que somos conscientes de ello, podemos intentar rastrearlo, esperemos que hasta Shepherd.
Emily, daha şimdi son satış raporlarını aldım.
Emily, acabo de recibir el último informe de ventas.
Şimdi hepimiz Alex'in oraya koştuğunu gördük ve ardından...
Eh, todos acabamos de ver a Alex salir corriendo y luego...
Van, babanın helikopteri şimdi çatıya iniş yapmış.
Van, el helicóptero de tu padre acaba de aterrizar en el tejado.
Bir sürü kural ihlalini görmezden geldim, evlat. Ama şimdi sonuçlarla yüzleşmenin zamanı geldi.
He pasado por alto muchas de tus trasgresiones, chico, pero es hora de que afrontes algunas consecuencias.
- Şimdi söylediğim gibi...
- Bien, como iba diciendo...
Şimdi, 12 : 05'te, Alex tam olarak iki dakikalığına tuvalete gitti. Ki bu süre ilk ihtimal için fazla uzun. Ama ikinci ihtimal için de fazla kısa.
A las 12 : 05, Alex entró al baño durante exactamente dos minutos, lo cual es demasiado tiempo para un número uno, pero demasiado poco para un número dos, lo que significa...
Tamam, şimdi tuvalete yerleştirdiğim kameradan Alex'in kıyafet değişimini görebiliriz.
Vale, ahora, poned una cámara en el baño, para poder ver a Alex cambiarse.
Sanırım şimdi tek soru, Aquaman'in nerede olduğu?
Supongo que la única pregunta que queda es : ¿ Dónde está Aquaman?
♪ Şimdi sadece bağırırım ♪
* Y ahora solo puedo gritar *
Şimdi beni dinle...
Ahora escúchame...
- Şimdi söyleyebilirsin.
- Puedes decírmelo ahora.
Şimdi oraya git ve anlaşmayı bitir, seni b * k çuvalı.
Ahora ve y cierra el trato, pedazo de...
Pekala, şimdi kendi çöküşümüzü alalım!
Bien, ¡ empecemos con el naufragio!
Şimdi, hadi ateşi yükseltelim.
Ahora, calentemos las cosas.
Şimdi anlaşmamıza uy ve birazcık yetişkin işleri için annenle bana izin ver.
Ahora te toca cumplir tu parte del trato y dejar que tu madre y yo disfrutemos de un poco de tiempo entre adultos.
Şimdi canlı yayında Crimson Fox duyuru yapacak.
Estamos en directo con Crimson Fox, que está a punto de anunciar algo.
Şimdi Crimson Fox gitmişken belki havalı bir kahraman gelir.
Ahora que Crimson Fox se va, a lo mejor viene algún superhéroe molón.
Şimdi söz veriyorum, hak yerini hızlı ve adil olarak bulacak.
Os prometo que la justicia será rápida y justa.
Hayır, bunu tam şimdi konuşacağız.
No, vamos a hablar de esto ahora mismo.
Ooh, şimdi sen "Wendy" lendin.
Acabas de ser wendizado.
Şimdi "Kendi İşinize Bakın" ve "Cool Davranın" operasyonları var.
Ahora ejecutaremos la operación Meternos en Nuestros Asuntos y Hacernos los Guays.
Sevgili Crimson Fox'unuz nerede şimdi?
¿ dónde está vuestra adorada Crimson Fox?
Şimdi kesin olarak bileceğiz.
Ahora lo sabremos sin dudas.
Şimdi de dişlerim sallanıyor Lillian.
Tengo los dientes flojos, Lillian.
Şimdi tek istediğim saçma şeyler yapmak.
Ahora solo quiero hacerme a graciosa.
Peki, şimdi anlaşıldı ki...
Bueno, eso explica...
Şimdi diyebilirsin.
Eso sí.
Şimdi benim evimde, benim yatağımda.
Y ahora está aquí, en mi casa, en mi cama.
Ne olduğunu şimdi anladım... Kıskandın. - Ben mi?
Ah, ya veo lo que está pasando aquí, solo estás celoso.
Şimdi kim komik duruma düştü?
Bueno, ¿ quién es el ridículo ahora?
Şimdi, bloğumuz oldukça popüler.
Pues nuestro blog es superpopular.
Şimdi, ikiniz buradayken..
Ahora que ambas estáis aquí...
- Şimdi sıra bende.
Ahora es mi turno.
- Şimdi, nerede kalmıştık?
Bien... ¿ Por dónde íbamos?
Ancak şimdi Ira, her şeyi bitirmenin vakti geldi.
Paro ahora, Ira, es hora de acabar con todo.
Şimdi.
Ya.
Kurucu şimdi nerde?
¿ Dónde está el fundador ahora?
Ve şimdi?
¿ Y ahora qué?
Evet, bakacaksın.. Şimdi değil, meşgulüm.
Sí, hazlo. Ahora no, estoy ocupado.
Şimdi, zili çıkar ve kendini özgür bırak.
Quítate ese cencerro y perdónate a ti misma.
Şimdi ne var?
¿ Ahora qué?
Şimdi yürü böcek!
¡ Ahora, muévete, insecto!
O trooperların başı şimdi belada.
Ahora, esos soldados están en problemas.
Şimdi halkına ne olduğunu biliyoruz.
Ahora sabemos qué le pasó a su gente.
- Şimdi kimi aramam gerekiyor?
- ¿ A quién llamo ahora?
Şimdi onu yeniden arayacağım ve özür dileyeceksin.
Voy a llamarla, y tú vas a disculparte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]