Öyle düşünüyorum Çeviri İspanyolca
1,587 parallel translation
Ben de öyle düşünüyorum.
- ¡ Sí, eso creía yo!
Ben de öyle düşünüyorum.
Ese es mi plan.
Ben de öyle düşünüyorum.
Me gusta creerlo así.
Biliyorum. Ben de öyle düşünüyorum.
yo también lo creo.
Bende öyle düşünüyorum
Yo tampoco lo creo.
Ben de öyle düşünüyorum. Oraya git ve şu çocuklara bir sağlık dersi ver.
Ve ahí y hazles una especie de demostración de entrenamiento físico a esos niños.
Ben de öyle düşünüyorum.
Eso es lo que estoy pensando.
Faraday ne icat ettiğini bilmiyordu. Bende öyle düşünüyorum. Eğer transformatörleri çıkartırsanız, daha iyi bir güç sistemi elde edebilirsiniz.
He pensado en ello demasiado. puede deshacerse de los transformadores, retablizar el sistema y poder subtituirlos.
Evet, ben de öyle düşünüyorum.
Sí, quisiera creer que sí.
- öyle düşünüyorum.
- Así lo creo.
- Aynen öyle düşünüyorum.
Es exactamente lo que creo.
Ben de öyle düşünüyorum.
Me gusta creer eso.
Bende öyle düşünüyorum.
Sí, estoy con él.
Öyle düşünüyorum.
- Supongo que sí.
Evet. Tam olarak öyle düşünüyorum.
Sí, eso es exactamente lo que pienso.
Ben de öyle düşünüyorum, evet.
Lo he pensado así, sí.
Alkole alerjim var dedim, çünkü öyle düşünüyorum.
Lo llamé alergia porque es como yo lo veo.
Evet, öyle düşünüyorum Craig.
Lo creo.Craig, Lo creo.
Ya da ben öyle düşünüyorum.
O eso es lo que creo.
Öyle düşünüyorum.
No, de hecho.
Ben de öyle düşünüyorum.
- Sí. Sí, eso espero yo también.
Her neyse, en azından ben öyle düşünüyorum.
Bueno, al menos me gustaba pensarlo así, ¿ no?
Evet ama ben öyle düşünüyorum.
Sí pero yo sí lo creo.
Ben de öyle düşünüyorum.
De verdad creo que no deberíamos.
Evet, ben de öyle düşünüyorum.
Sí, eso supongo.
Hayır birisi ellerini ve kafasını kestiği için öyle düşünüyorum.
No sino porque le cortaron las manos y la cabeza.
- Elbette hayır, ben de öyle düşünüyorum...
- Bueno, no, es lo que pensaba...
Ben de öyle düşünüyorum.
Imagino que sí.
Hala öyle düşünüyorum.
Aún lo creo.
Ben de öyle düşünüyorum.
- Si yo también.
Ben de öyle düşünüyorum.
Yo también lo creo.
Öyle düşünüyorum. Onu iyi tanırdım.
- Es mi opinión, y yo lo conocía bien.
Evet, öyle düşünüyorum.
- Así es.
Hele de senin bana karşı... Yani öyle olduğunu düşünüyorum. ... olan hislerini düşündükçe.
Especialmente sabiendo, bueno, creo que sé, lo que sientes por mi.
Öyle olsa yenilmez olurdu diye düşünüyorum.
Pensaba que sería genial eso de la invencibilidad.
Şimdilik öyle ama çıkmayı düşünüyorum.
- Oh... - Sí de momento. Estoy pensando en dimitir
Bunun benim hatam olduğunu düşünüyorum öyle olmasa bile.
Siento que esto es mi culpa, aunque no lo sea.
Ve eğer öğrenirse, senin en iyi dostunun... bundan sonra öyle kalmasının -... zor olduğunu düşünüyorum
Y no creo que tu mejor amigo... seguiría siendo tu mejor amigo, si supiera- ¿ Si supiera lo mucho que disfruté la ruptura de un cinturón de castidad... en el asiento trasero de esta limusina?
Ben sadece onu güvende tutmak isteyeceğini düşünüyorum ve bu ona bir-iki küçük yalan söylemeyi gerektiriyorsa, bırak öyle olsun.
Solo estoy diciendo, Que vas a quererla a salvo, Y si eso significa... Decir una mentirijilla o dos, pues que así sea.
Oldukça ikna edici bulacağınızı düşünüyorum. Eminim öyle olur.
Para empezar, usted fue la que encontró los testimonios médicos.
Düşünüyorum da, buradaki herkes geleceğe öyle çok odaklanmış ki bazılarımızın şimdiki zamanda yaşaması gerekiyor. Değil mi?
Ya sabes, con eso de que todos por aquí se enfocan en el futuro, uno de nosotros necesita vivir en el presente, ¿ no es así?
- Bazen ifşaların yaptığımız işlerin bedeli olduğunu düşünüyorum. Bazen de öyle olmadıklarını biliyorum.
A veces pienso que las quemaduras son pago suficiente por las cosas que hemos hecho.
Ben hâlâ bu ölümün öyle basit bir ölüm olmadığını düşünüyorum.
Hmm... aún pienso que su muerte no fue tan simple.
Öyle değil, sadece bunun adil olmadığını düşünüyorum.
No es eso. Sólo siento que no es justo.
Bak ne diyeceğim Sharon. Belki bana öyle geliyordur ama niyeyse samimi olarak sormadığını düşünüyorum.
Llámalo paranoia... pero tengo la extraña sensación... de que no me estás preguntando desde la bondad de tu corazón.
Öyle olduğuna düşünüyorum.
Eso creo.
Bazen öyle olduğuna inandığını düşünüyorum.
Creo que, a veces, crees que lo eres, ¿ sí?
Ben hâlâ fiziksel olduğunu düşünüyorum, öyle olmalı...
- Sigo creyendo que es físico.
Olası şiddeti çok iyi yakaladığını düşünüyorum hatta, toplumdaki şefkat kaybını, öyle değil mi?
Creo que capturó la violencia de nuestra sociedad. ¿ No lo crees?
Öyle yapmayı düşünüyorum.
- Es lo que pienso hacer.
Harika, ben de öyle olacağını düşünüyorum.
Fantástico, porque a mí también me parece divertido.
düşünüyorum 297
düşünüyorum ki 20
düşünüyorum da 210
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
düşünüyorum ki 20
düşünüyorum da 210
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500