Öyle miydi Çeviri İspanyolca
854 parallel translation
Öyle miydi?
¿ Lo era?
- Öyle miydi? - Evet.
- ¿ Fue por eso?
Ve öyle miydi?
¿ Y qué era eso?
Annem... gerçekten öyle miydi?
¿ Es lo de...?
Veya öyle miydi?
¿ O fue algo casual?
Bunun belkisi yok. Öyle miydi, değil miydi?
- ¿ Lo era o no Io era?
Peter Amcam Rotterdam'daki Hollanda Kraliyet Müzesinin müdürüydü. - Öyle miydi?
Tío Peter era director del Museo Real de Holanda en Rotterdam.
- Öyle miydi, değil miydi?
Claro. - ¿ Fue así o no?
Öyle miydi?
¿ De verdad?
- Öyle miydi? Çok ilginç bir yer.
Es un lugar fascinante.
Hep öyle miydi? - Evet.
¿ Ha sido siempre así?
- O öyle miydi?
- ¿ Será uno de ésos?
Öyle miydi?
¿ Qué? ¿ Lo era?
Öyle miydi?
¿ Sí?
Seni her aradığımda Kelton hattının meşgul olduğunu söyledi. - Gerçekten öyle miydi?
Y cada vez que llamaba, ¿ estabas realmente ocupado?
Öyle miydi?
¿ O sí lo es?
- Bilmem, öyle miydi?
- No lo se, lo fue?
Oh, öyle miydi?
¿ Lo era?
Öyle miydi?
Es verdad. Habré entendido mal.
Öyle miydi?
¿ Lo fue?
Öyle miydi?
¿ Cerca del mar?
Hayır, sadece rüzgâr vardı! O gün, senin gibi bir bücürün bu madeni katiyen idare edemeyeceğini düşünüyordum. Öyle miydi?
No, sólo estaba ventoso.
Öyle miydi?
La tenía así?
Öyle miydi?
- ¿ De veras...?
- Mitch öyle miydi?
- ¿ Lo fue, Mitch?
Öyle miydi?
¿ Verdad?
Schrepke miydi? Öyle miydi?
¿ Schrepke se apellidaba?
- Peki öyle miydi?
- ¿ Son tuyos?
Öyle miydi?
¿ Eso crees?
Öyle mi? O kızın adı Lee Surim miydi?
Su nombre era Lee Seo Rim, ¿ no es así?
- Gerçekten öyle biri miydi?
- ¿ De verdad era así?
Öyle miydi?
.
- Haçlilar ya da öyle bir sey degil miydi?
- Eran cruzados o algo así, ¿ no?
Yoksa öyle miydi?
¿ O no?
ªöyle bir ºey miydi :
Dice Io siguiente :
- Öyle miydi?
- ¿ No es cierto?
- Sadece iş için miydi? - Aynen öyle. Sadece iş için.
Sólo era una visita reglamentaria.
- Doktor da öyle dememiş miydi?
- ¿ No es eso lo que ha dicho el médico?
Öyle değil miydi?
¿ No les parece que era así?
- Öyle miydi?
- ¿ Era la falda?
- Juan yetenekli miydi? - Öyle diyorlar.
- ¿ Ese Juan tenía talento?
Öyle miydi?
¿ Es así?
- Ellen öyle biri değil miydi?
- ¿ Ella no era eso...?
Sanırım başvuracağı başka yol kalmamıştı ama öyle bile olsa dilini ısırmasına ne demeli? Sence uyanıklık mı yapıyordu yoksa yaptığı sadece münasebetsizce bir hareket miydi?
Sí, incluso como recurso final morderse la propia lengua es un acto digno de alabanza, aunque resulte impropio.
Öyle mi? Geçen gün eşin köpürmemiş miydi?
Oye, ¿ tú mujer se enfadó conmigo?
- Öyle miydi ya?
¿ Y era cierto?
# Eğer varsa öyle biri # Bekarlığa veda partisi eğlenceli miydi?
¿ Fue divertida la despedida de soltero?
- Öyle değil miydi?
- ¿ Y no es así?
Oh, gerçekten mi? Hep öyle tuhaf değil miydi?
Tú no hiciste nada malo.
Öyle değil miydi, doktor?
¿ Lo eran, doctor?
Öyle olsaydım, İspanyol polisi gitmeme izin verir miydi sanıyorsun?
Si lo estuviese, ¿ crees que la policía española me hubiera dejado marchar?
öyle miydim 20
mıydı 25
miydi 24
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
mıydı 25
miydi 24
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500