English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Bahse girerim ki

Bahse girerim ki Çeviri Fransızca

536 parallel translation
Hey, Kaptan, yerliler bizi gördüklerinde, bahse girerim ki bir parti düzenleyecekler.
Quand les indigènes nous verront, ils nous feront sûrement bon accueil.
Kaç dolarına istersen bahse girerim ki, asla akıllarına gelmemiştir...
Je parie gros que personne n'a pensé...
- 100 dolarına bahse girerim ki o yapmadı.
- Je parie 100 $ que ce n'est pas Wynant.
Bire yüz bahse girerim ki Senin şu Baş Şerif'in.. .. serçe parmağının üst boğumu yoktur.
100 contre 1 que votre Shérif Principal a un petit doigt coupé.
20 altına bahse girerim ki çirkindir!
Je vais voir ça. Rigworth! 20 guinées qu'elle est laide.
Her şeyine bahse girerim ki, yine odasında sigara içiyordur.
Je parie qu'il fume encore dans sa chambre!
Bahse girerim ki bu sizin en iyi Pazar kıyafetiniz değil.
Je pense que ce n'est pas le meilleur.
Bütün param üstüne bahse girerim ki, bu bizim Nick Charles.
Que je sois pendu si ce n'est pas Nick Charles!
1'e 2 bahse girerim ki tek bir katil var.
5 dollars qu'il n'y en a qu'un!
2'ye 6 bahse girerim ki, katil bir kadındı.
Je parie que c'est une souris.
- Şu çeke bir bakalım. - Sana bir şiline 10 sterlin bahse girerim ki... karının telefonu alıp Melbeck'e O Amerikalıyı görüp görmediğini... sormasına izin veremezsin. - Onu buraya gönderecek.
Fais voir le chèque.
Bahse girerim ki beni hatırlamıyorsun.
Bonjour, Ann. Tu ne te souviens pas de moi, je parie.
50 sentine bahse girerim ki amcan odada değil.
Je vous parie 50 cents que vous oncle n'y est pas.
Bahse girerim ki, sen birinci sınıftasın.
- Kris Kringle.
Bir dolarına bahse girerim ki doğduğunuz yere gitmişimdir.
Je parie que j'y suis allé. - Tché-Fou.
Gümüş saatim üzerine bahse girerim ki bu doktor yanılıyor.
Je parie mes éperons d'argent que le toubib se goure!
Bahse girerim ki ayna karşısında saatlerce onunla pozlar veriyorsundur.
Vous avez dû poser devant la glace...
Bahse girerim ki sen hepimizi atlatıp çok ünlü bir piyanist olacaksın.
Je suis sûre que tu vas nous jouer un mauvais tour et devenir... -... célèbre.
Hayatım üzerine bahse girerim ki, etmez!
Je parierais ma vie que non.
Ailenin zengin olduğunu unuttum ama bahse girerim ki Bayan Dandridge unutmamıştır.
J'oubliais que vous êtes un gosse de riches... mais je parie que Miss Dandridge s'en souvient!
Bahse girerim ki cevabı bilen tek kişi kendisidir.
Il doit être le seul à avoir la réponse.
Bana bir şehit göster, bire dört bahse girerim ki çulsuz kalır.
Trouvez-moi un seul martyr qui s'en sort bien.
Bahse girerim ki sen içerdeyken onlardan bolca almışsındır.
Des points, ils ont dû t'en faire beaucoup.
Her şeye bahse girerim ki, Bay Esmond'ın tuttuğu bir dedektiftir.
C'est un flic privé. Il a dû être embauché par M. Esmond.
Ve 38.50 dolarına bahse girerim ki... İçlerinden biri kızın cüzdanını çarpan çıkacak.
Et je parie 38,50 $ que l'un d'eux a chapardé le portefeuille!
İki paket sigarasına bahse girerim ki, ormanı geçemeyecekler.
40 cigarettes qu'ils ne dépassent pas la forêt!
İki paket sigarasına bahse girerim ki Dunbar buradan çıkamayacak.
Deux paquets de cigarettes que Dunbar ne sort pas du camp.
- Bahse girerim ki eve dönmüştür. - Bırak beni.
Je te parie tout ce que tu veux qu'elle est rentrée.
Ölümüne bahse girerim ki...
Je le jurerai jusque dans ma tombe.
Hiç görmedim ama bahse girerim ki onu tarif edebilirim.
Je ne l'ai jamais vu, mais je peux vous le décrire.
Bahse girerim ki vurdum.
Tu parles.
200 $'a bahse girerim ki... sizi tuzağa düşürebilirim Barones.
Je parie 200 dollars que je vous le ferai dire.
- Bahse girerim ki o bunun bir yolunu bulmayı düşünüyor! Özür dilerim, efendim.
- Il va trouver un moyen, c'est sûr.
Havada uçuşan şeylerin ne olduğunu bilmiyorum ama bahse girerim ki polis mezarlıkta olanları çoktan aydınlatmıştır.
Bah, on a pas encore éclairci le mystère de ces saucières, c'est sûr, mais je te parie que la police a déjà éclairci celui du cimetière à l'heure qu'il est.
Ama size katılıyorum. Bahse girerim ki gördüğümüz gariplikler daha sona ermedi.
Mais je parie mon insigne que nous ne sommes pas au bout de nos peines dans cette histoire...
Evet, sadece uyumakla kalmıyorlar bahse girerim ki ayrıca sarhoşlar da.
Non seulement ils dorment, mais je parierais aussi qu'ils sont soûls.
İki aylık maaşıma bahse girerim ki doğru değil.
On me doit deux mois de salaire. Je parie ça que c'est faux.
Bahse girerim ki şu an esrarengiz kumral bir bayanla gizlice buluşmak için yoldadır.
Je vous parie qu'en ce moment même il se rend à un rendez-vous secret avec une brune mystérieuse.
10,000 frankına bahse girerim ki, Hayalet şu anda Cortina'da. Hatta, belki bu odada.
Je vous parie 10 000 francs que le Fantôme est à Cortina.
Allworthy, binlerce sterline bahse girerim ki 9 ay sonra bir torunumuz olacak.
Je parie 1000 livres contre une piécette qu'il nous naîtra un garçon dans neuf mois demain.
Yarım dolarına bahse girerim ki bu adam büyük silahlı, sıska bir bücürdür.
Je parie un demi-dollar que c'est un maigrichon au gros fusil.
Deneyin bütün masraflarını ödemeye varım, bahse girerim ki başaramayacaksın.
Je vous parie tous les frais de l'entreprise que vous échouerez.
Bahse girerim ki bir obur kadar yerim de. Bir erkeğin yemek ve seks iştahını ondan alırsan geriye ne kalır ki?
Et alors la bouffe et l'amour, c'est tout ce qu'on a.
Bahse girerim ki, ölüm herkesin düşündüğünden çok daha farklı olsa gerek.
Je vous parie que la mort est bien différente que ce que les gens croient.
- Bahse girerim ki sınıf birincisiydin
- Vous étiez premier de la classe, je parie.
Bahse girerim ki söylemiştir.
Je n'en doute pas.
- Bire-beş bahse girerim ki işi alacaksın.
- Je te parie que tu vas prendre ma place.
On kağıdına bahse girerim ki tren durduğunda basamaklar bu çizgiyi...
Je te parie 10 $ que les marches du train vont s'arrêter
Ona bir bahse girerim ki, iyi bir ahçıdır.
Je parie dix contre un que c'est une bonne cuisinière.
Hayatım üzerine bahse girerim ki, gammazlayan o.
J'en mettrais ma main au feu.
Hey, biliyor musun, bahse girerim ki...
Ça alors!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]