Bir şeyler iç Çeviri Fransızca
244 parallel translation
Hırsızın biri içerip girip, "Bu bir soygundur" derse ona dostça yaklaşır ve "Bir şeyler iç" derim.
Si un voleur arrive ici et dit "Haut les mains", je suis aimable avec lui. Je lui dis : "Bois un verre."
Güzel. Bir şeyler iç.
Commandons à boire.
- Bir şeyler iç, serinle. - Olur.
Prends un verre et calme-toi.
Bizimle beraber bir şeyler iç. - Ben mi?
Prenez un verre.
Bir şeyler iç!
Tiens, bois!
- Güzel bir şeyler iç.
- Buvez ce doux breuvage.
Haydi şoför bey, bizimle bir şeyler iç.
Vous aussi, chauffeur. Venez avec nous.
Çık da bir şeyler iç, Luckey.
Sors boire un verre.
Bir şeyler iç, susamış olmalısın.
- Charpentier.
Bu arada bir şeyler iç.
En attendant va boire un coup.
Bir şeyler iç.
Allez-y, buvez. Je vous l'offre.
- O hâlde bir şeyler iç.
- Alors, prenez un whisky.
Rye. ( Çavdar viskisi ) Bir şeyler iç.
Prends quelque chose.
Bizimle bir şeyler iç.
Bois un verre avec nous.
Gel Dolly, bir şeyler iç.
Dolly, viens prendre un verre.
Al bir şeyler iç Mose.
- Bois, Mose.
O zaman bir şeyler iç.
Alors, bois un coup.
- Bir şeyler iç, daha iyi hissedersin.
- Bois un coup, ça ira mieux.
Hey, bakın kim gelmiş. Otur da bir şeyler iç.
Viens prendre un verre avec nous.
Gel ve bizimle bir şeyler iç.
Viens boire un coup avec nous.
O zaman bir şeyler iç.
Au moins, buvez quelque chose.
Bir şeyler iç Stanley.
Je vous sers à boire?
O zaman, bir şeyler iç.
Buvez un petit coup.
Bir şeyler iç.
Buvez ça.
Saçmalama, gel, bir şeyler iç.
Fais pas l'idiot, viens boire un petit verre.
Hadi, bizimle bir şeyler iç.
Allez, bois avec nous.
Hadi! Bir şeyler iç canım!
Viens boire un coup.
Benimle bir şeyler iç.
Assieds-toi, prends un verre.
Gel bir şeyler iç.
Prends un verre.
Eve git, bir duş al, bir şeyler iç.
Rentrez, prenez une douche, servez-vous un verre.
İçeri gel bir şeyler iç!
Entre donc boire quelque chose!
Sen gidip bir şeyler iç. Sanırım ben yürüyemeyeceğim.
File boire un coup, j'arriverai pas jusque-là.
Kıçını oynat, gel buraya da bir şeyler iç.
Magne-toi le cul et prends un verre.
Gel buraya da namuslu biriyle... bir şeyler iç aşağılık herif!
Viens boire un coup! Arrière-train de putois!
Bir şeyler iç.
Prends un verre.
- Bir şeyler iç Eddie.
- Prenez un verre, Eddie.
- Benimle bir şeyler iç.
Buvez un verre avec moi.
- İçeri git ve soğuk bir şeyler iç.
Viens boire quelque chose Oui.
Bir şeyler iç.
Buvez quelque chose.
Gel bir şeyler iç. Benimle geliyorsun, Gypo.
- Prends un verre.
Önce bir kahve iç. Bir şeyler yiyeceğine dair Zeena'ya söz ver.
Prends un café et promets à Zeena de manger quelque chose.
- Bir şeyler iç.
- Bois.
- Bir şeyler daha iç.
- Bois encore.
Kahveni iç. Sana yiyecek bir şeyler getireceğim.
Bois ton café, je vais chercher â manger.
Bir şeyler iç.
Prenons un verre.
Gel, bir şeyler iç.
Prenons un verre.
Bir şeyler iç.
Bois quelque chose.
İç dekorasyonda gerçekten yeni bir şeyler yapan tek alay o. Renk, doku, çizgi vesairede. Evet.
C'est le seul régiment qui innove un peu en matière de couleur, texture, ligne et le reste.
Şenlik ateşi için iç çamaşırları yakalım demiyorum. Ama buralarda cidden bir şeyler yapılabilir.
Je n'ai pas l'intention de faire du féminisme pur et dur, mais elles ont sacrément besoin d'être secouées dans le coin.
Gel, şöyle otur, benimle bir şeyler iç.
Un homme est un homme.
Otur şöyle, rahatla, sandwich ye süt iç. Yap bir şeyler işte.
Assieds-toi, détends-toi, prends un sandwich, un verre de lait.
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler içelim 56
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35