English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ I ] / Işte bütün mesele bu

Işte bütün mesele bu Çeviri Fransızca

52 parallel translation
Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu!
Etre ou n'être pas? Telle est la question.
Olmak, ya da olmamak işte bütün mesele bu.
Etre ou ne pas être. C'est toute la question.
işte bütün mesele bu.
Voilà la question.
Olmak ya da olmamak, .. işte bütün mesele bu.
Être ou ne pas être, là est la question,
Olmak, ya da olmamak işte bütün mesele bu.
Etre... ou ne pas être, c'est là la question.
Burada ne yapmaktayız, işte bütün mesele bu.
Que faisons-nous ici, voilà la question.
Evet, işte bütün mesele bu.
C'est tout ce qui importe.
" Olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu.
" Etre ou ne pas être, telle est la question.
"Olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu"
Être ou ne pas être, telle est la question.
Ama hangimiz hangi kanaldan geçecek, işte bütün mesele bu.
Reste à savoir quel conduit chacun doit prendre.
İşte bütün mesele bu.
C'est la question.
İşte bütün mesele bu.
Là est la question.
İşte bütün mesele bu general!
C'est bien ce que je dis.
İşte bütün mesele bu.
Voilà la question!
İşte bütün mesele bu, Walter.
Pas réel. C'est tout le problème, Walter.
İşte bütün mesele bu.
Voilà la question
İşte bütün mesele bu!
C'est tout le truc!
İşte bütün mesele bu Atılgan ikinci tarihi esere sahip.
Ce qui compte, c'est que l'Enterprise ait le second objet.
İşte bütün mesele bu :
voilà la question.
İşte bütün mesele bu. "
"Là est la question."
Görüyor musun? İşte bütün mesele bu kara yumrukta.
C'est ce poing noir qui compte, négro!
İşte bütün mesele bu.
Tout se résume à ça.
İşte bütün mesele bu nokta- - Bu Çeyrekte ki esas güç bunun üzerine kurulu.
Il faut se forger une place de poids dans ce quadrant.
İşte bütün mesele bu.
C'est la question, hein?
İşte bütün mesele bu, kanaatimce.
Eh bien, je pense que c'est ça. Vous voulez savoir quelque chose d'autre?
İşte bütün mesele bu. Evet.
Ça c'est ce qui est important.
Gördün mü? İşte bütün mesele bu.
Tu vois, c'est exactement ça.
Evet. İşte bütün mesele bu.
Continue comme ça.
Yani, bütün bu mesele yüzünden biraz stresli, anlarsın işte...
Je pense qu'elle est un peu stressé pour tout ça, tu vois,
İşte bütün mesele bu :
Là est la question.
İşte... bütün mesele bu.
Là est la question. "
İşte bütün mesele bu.
C'est tout le problème.
İşte bütün mesele bu.
C'est exactement ça.
"İşte bütün mesele bu."
"Telle est la question."
Güç ve aile. İşte bütün mesele bu!
Le pouvoir et la famille, c'est tout ce qui compte!
"Olmak yada olmamak : İşte bütün mesele bu."
"Être ou ne pas être, telle est la question."
İşte bütün mesele de bu.
C'est une grande question.
İşte bütün mesele de bu. Okula gelirken sütyen giymelisin.
Mets un soutien-gorge pour venir en cours.
Çünkü çok yürekten konuştu. İşte bütün mesele bu.
Ça venait du cœur, voilà pourquoi.
"Olmak ya da olmamak. İşte bütün mesele bu." Shakespeare, Hamlet
"Être ou ne pas être, telle est la question."
İşte bütün mesele bu.
C'est ça, l'important.
İşte bütün mesele bu Glenn.
C'est comme ça qu'il faut faire, Glenn.
İşte bütün mesele bu. Düşüncemizin katlanması mı güzel...
Telle est la question.
İşte bütün mesele bu.
Ben justement.
İşte bütün mesele bu, değil mi?
C'est la question, n'est-ce pas?
- Drew, bak. Hey, bana bak. - Bütün mesele bu işte.
Drew, regarde moi.
İşte bütün mesele bu.
Voilà le propos.
İşte bütün mesele bu.
C'est de quoi nous voulons parler.
Her şeyin kötüye gitmesini istiyorlar. İşte bütün mesele bu.
Ils veulent que tout aille mal.
İşte bütün mesele bu.
telle est la question.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]