English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ P ] / Peki öyleyse

Peki öyleyse Çeviri Fransızca

1,143 parallel translation
Peki öyleyse, şimdi ne olacak?
Et alors, quoi maintenant?
- Peki öyleyse!
Essayons!
Peki öyleyse.
Bon, d'accord.
Peki öyleyse, aptal kız.
Très bien... petite sotte.
Peki öyleyse, o zaman sizi olduğunuz gibi taşırım.
Alors, je vous porterai toutes!
Peki öyleyse.
Je vous laisse.
Peki öyleyse dinleyelim şunu, millet, Zero Plakta yepyeni biri var...
Ecoutons-la, les amis, le nouveau disque du label Zero,
Peki öyleyse Oğlunuzun büyükbabası Earl Londra'dan hoşlanmıyor.
Le grand-père de votre fils dé teste Londres.
Peki öyleyse. Önerebileceğiniz en iyi ve heyecan verici şey neymiş görelim.
Eh bien, qu'est-ce que tu as de mieux, de plus excitant à me proposer?
Peki öyleyse.
D'accord.
Peki öyleyse, Scotland Yard için ne yapabilirim?
Alors, que puis-je faire pour Scotland Yard?
Peki öyleyse. Merhaba üvey kardeş.
beau-frère.
- Peki öyleyse Vinnie, yap.
D'accord, Vinnie, fais-le.
Peki öyleyse ne yapmamız gerekiyor?
Que devons-nous faire?
Peki öyleyse... ne yapmamız gerekiyor?
Que devons-nous... faire?
Peki öyleyse peşine düş.
Dans ce cas, ne le lâchez pas.
Peki öyleyse Billy'ye ne oldu?
Et Billy alors?
Peki öyleyse, bu ezilmiş fötr şapkadan ne sonuç çıkarttın? Benim metodlarımı bilirsin.
Alors, que tirez-vous... de ce vieux chapeau bosselé?
Peki öyleyse - Öyleyse - Bu bebek için de bir model kullandınız mı?
Et avez-vous... avez-vous... utilisé un modèle pour cette poupée en particulier?
Peki öyleyse sen burada ne yaptığını sanıyorsun?
Alors on peut savoir quel est ton rôle ici?
Peki öyleyse canım.
Parfait, mon cher.
Peki öyleyse, sen neye inanırsın?
En quoi tu crois, alors?
Peki öyleyse, Tanrı aşkına efendim, neden biz de katılmıyoruz ki?
Bon sang, passons dans la RAF!
Peki öyleyse sen niye satın aldın.
Pourquoi tu en as acheté, alors?
Peki öyleyse, ben onun oğluyum ve bunlara ihtiyacı olmadığını düşünüyorum.
Je suis son fils et je vous dis qu'il n'a pas besoin de ça.
Peki öyleyse, cesaretin kırılmasın.
Allons, faut pas se décourager...
Peki öyleyse.
D'accord, alors.
Peki öyleyse.
Laissez passer.
Peki öyleyse!
Pas du tout!
Peki öyleyse! İn aşağı! Tamam, sakin ol.
Si c'est comme ça descends du camion.
Peki öyleyse. Bu lanet bayrakla ne yaptığınızı gösterin bana.
Maintenant montrez-moi ce que vous faisiez avec ce drapeau.
Peki, öyleyse ne?
- Désolé. Alors?
Peki ne öyleyse?
Alors c'est quoi ce bordel?
Tamam öyleyse, peki.
D'accord, allez-y maintenant.
Peki, şimdikini birlikte satalım öyleyse.
Nous ferons le prochain ensemble.
Peki nedir bu öyleyse?
Mais qu'est-ce que c'est?
Peki, öyleyse onu geri getirin!
Mais oui, alors rattrapez-le!
Peki, siz çıkıp... güzel bir uyku çekin öyleyse.
Vraiment? Alors, dormez bien.
Peki, öyleyse.
Dans ce cas...
Peki derdin ne öyleyse?
- Qu'est-ce qui va pas, alors?
Peki, buyur öyleyse.
Si tu veux, entre.
Biliyor muydun? Peki, yarın görüşürüz öyleyse.
À demain, alors.
Peki öyleyse, her seferinde babanın yanına oturan şu yavru kimdi?
Alors, être assise à côté du maître de maison! A côté de ton père, il y avait sa poule!
Peki, madem sürücünün geçerli bir ehliyeti ve aracının ruhsatı vardı, size hiç zorluk çıkarmadı ve tek hatası, birkaç trafik cezasını ödememiş olmasıydı, öyleyse neden minibüsün içini aradınız?
Le conducteur de ce véhicule avait des papiers en règle et les a présentés de bonne grâce. Si son seul délit était ces P.-V. Impayés, pourquoi avoir perquisitionné son véhicule?
Peki, öyleyse kadeh kaldırmak istiyorum.
J'aimerais porter un toast.
- Arabayı al öyleyse! - Peki, teşekkürler.
Mais si!
Peki, öyleyse o kazandı.
D'accord, elle a gagné.
Peki, öyleyse benim için götlerinin yüzde onunu yala!
Eh bien lèche 10 % des culs à ma place, alors!
Peki, atla öyleyse. Sırt çantanı arkaya koy.
Alors, monte et mets ton sac à l'arrière.
Peki öyleyse
Très bien.
- Peki nerede o öyleyse?
- Où est-elle? Où est ma femme?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]