English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ S ] / Sevgililer günü

Sevgililer günü Çeviri Fransızca

1,346 parallel translation
Okulda bile, Sevgililer Günü önemliydi. Ve görünüşe göre, benim dışımda herkes bir şeyler alıyordu.
Même à l'école, la Saint-Valentin était importante, et apparemment j'étais le seul à ne pas la fêter.
Sevgililer Günü kartı aldım.
J'ai une carte pour la Saint-Valentin
Sevgililer Günü'n kutlu olsun.
Joyeuse Saint-Valentin.
Annem Sevgililer Günü'ne bayılırdı, niye sevmesin?
Ma mère adorait la Saint-Valentin, et pourquoi pas?
Sevgililer Günü'nün çiftler için olmadığını erkenden öğrendim.
J'ai vite appris, que la Saint-Valentin n'était pas un jour pour les couples.
Chris, sen kaç tane Sevgililer Günü kartı aldın?
Chris, combien t'as eu de cartes jusqu'à maintenant?
Anne, Sevgililer Günü kartı yapmama yardım eder misin?
Maman, tu pourrais m'aider à faire une carte de Saint-Valentin?
Anne, Sevgililer Günü kartlarımı koyabileceğim bir yer var mı?
Maman, t'aurais pas un truc pour que je puisse ranger toutes mes cartes?
Kızlar, erkeklere Sevgililer Günü kartı mı verirmiş?
C'est pas les filles qui sont censées donner des cartes aux garçons?
Keşke biri bana üstünde "Senden nefret ediyorum." yazmayan bir Sevgililer Günü kartı verse.
J'aimerais bien que quelqu'un m'offre une carte de la Saint-Valentin qui dise autre chose que "Je te déteste."
Canım, daha Sevgililer Günü gelmedi bile.
Chéri, c'est même pas encore la Saint-Valentin.
Sevgililer Günü kartı mı?
Une carte de Saint-Valentin?
Çok güzeldi. İlk Sevgililer Günü kartım.
C'était super, ma première valentine.
Sevgililer Günü'n kutlu olsun. "
Joyeuse Saint-Valentin. "
Sevgililer Günü'n kutlu olsun, Drew.
Joyeuse Saint-Valentin, Drew.
Sevgililer Günü'm kötü gidiyor olsa bile Otobüs Aşkım'ın düzelteceğine inancım tamdı.
Ma journée de la Saint-Valentin avait beau mal se passer, je savais que je pouvais compter sur mon coup de foudre du bus pour tout arranger.
Bugün Sevgililer Günü ve sen bana bir tek bu kıytırık kartı mı aldın?
C'est la Saint-Valentin, et tout ce que tu m'as trouvé c'est cette carte à la con?
Otobüste küfür yemek beklediğim Sevgililer Günü sonu değildi.
Se faire engueuler dans le bus n'était pas vraiment ce que j'attendais pour finir ma journée de Saint-Valentin,
Çocuklar bu korkunç olayla uğraşırken, biz sevgililer günü dansını planlıyoruz.
Les enfants traversent cet horrible moment et on organise le bal de la St Valentin.
Sevgililer günü için.
Pour la saint Valentin.
Ve sevgililer günü hakkında ne derdin hep?
Et que penses-tu déjà de la St Valentin?
Ölüm ve sevgililer günü.
La mort et la St Valentin.
Evet, bu Marissa ve benim gerçekten beraber olduğumuz ilk sevgililer günü.
C'est la première où Marissa et moi sommes vraiment ensemble.
Sen ve Atwood sevgililer günü planı yaptınız mı?
Toi et Atwood avez fait des projets pour la St Valentin?
Bu sizin ilk kavga etmediğiniz veya başka bir kızı öpmediğiniz sevgililer günü.
C'est votre première St Valentin sans dispute ou sans embrasser une autre fille.
Sevgililer günü partin yarın gece değil mi?
Vous n'avez pas votre fête de la St Valentine demain soir?
Yani yarın, sevgililer günü için.
Je veux dire pour demain, la St Valentin.
Sevgililer günü.
La St Valentin.
Sookie, Sevgililer Günü böreği yapamayız.
Tu ne peux pas en servir à la St-Valentin.
- Olabilir. Ama Luke Sevgililer Gününün de anneler günü gibi tebrik kartı üreticilerinin yarattığı sahte şeylerden olduğunu düşünüyor ve öyle de.
Mais Luke dit que la St-Valentin est une fête bidon, comme la fête des mères, créée par les sociétés de cartes de vœux.
Sevgililer Günü. - O gelecek hafta.
Allez, c'est la St-Valentin.
- Bu Sevgililer Günü Hafta Sonu.
C'est la semaine prochaine. C'est le week-end de la St-Valentin.
Hafta sonu Sevgililer Günü.
- Oui. C'est le week-end de la St-Valentin.
Sevgililer Günü hafta sonu için ne planladınız?
Qu'as-tu prévu pour le week-end de la St-Valentin?
- Bu Sevgililer Günü hafta sonu.
- Je sais. C'est le week-end de la St-Valentin.
- Sevgililer Günü, unuttun mu?
Pour la St-Valentin. Vous avez oublié?
Sevgililer Günü Salı günü. - Tabii.
De toute façon, la St-Valentin, ce n'est pas avant mardi.
- Dostum, bu Sevgililer Günü.
C'est la St-Valentin.
Aynı dükkândan. Bana Sevgililer Günü hediyesi aldığına inanamıyorum.
Tu m'as offert un cadeau, je n'en reviens pas.
Artık Lana Lang, Clark'a sevgililer günü kartı göndermeyecek diyelim.
Disons que Lana Lang n'enverra plus à Clark de carte de St-Valentin.
Sevgililer Günü!
LA SAINT VALENTIN!
Hadi ama Jackie. Erkeğine bir sevgililer günü öpücüğü ver!
Allez Jackie, embrassez votre homme pour la Saint Valentin!
Donna, Benimle büyük sevgililer günü randevusuna gelmek ister misin?
Donna, ça te dirait de sortir avec moi pour une super soirée de Saint Valentin.
Eee.., Bugün Sevgililer günü.
Eh bien, c'est la Saint Valentin.
Fakat bugün Sevgililer günü.
Mais, c'est la Saint Valentin.
Yani, bu sene Sevgililer günü hakkında endişe etmeme gerek yok.
Alors cette année, je ne me préoccupe pas de la Saint Valentin.
Bana Sevgililer günü için hiçbir hediye gelmedi.
Moi je n'ai rien reçu pour la Saint Valentin.
Yani bugün sevgililer günü, ya da sen bilirsin. Yine de sen bilirsin, baskı yapmak istemem.
Je veux dire, je sais que c'est la Saint Valentin, bla-bla, mais on fait comme tu veux pas de pression, aucune.
Biliyorum " Büyük hediye yok dedik ama, fakat yine de sevgililer günü için bana birşeyler almanı ummuştum.
Je sais qu'on avais dit pas de gros cadeaux, mais j'espérais quand même avoir quelque chose pour la St Valentin.
Sevgililer günü hala bitmedi.
Eh, la Saint Valentin n'est pas finie.
- Sevgililer Günü için bir fiks menü deniyorum.
- Neuf ans?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]