Bir baba Çeviri Portekizce
7,959 parallel translation
Ama harika bir baba kendisi.
Mas, ele é um grande pai.
Woody şanslı bir baba.
Woody é um pai com muita sorte.
Şimdi, Mary sadece sıradan bir anneydi, Bill ise sıradan bir baba.
A Mary era uma mãe normal e o Bill era um pai comum.
Eminim daha iyi bir koca ve bir baba bulursunuz.
Claro que encontram um melhor marido e pai.
çocuklar daha ne yapmam gerekiyor? Bir baba veya baba?
O que é que as crianças precisam mais, de pai ou de "um pai"?
Gördüğüm kadarıyla, yakın lanetlemek Herkes bir baba olabilir... ama herkes sabır vardırya da bağlılık bir baba olmak.
Qualquer um pode ser pai, mas nem todos são pacientes e dedicados para ser um pai.
Hep bir baba olmak istedim.
Ser um pai.
Evet, ben bir baba olmak seviyorum.
É, adoro ser pai.
Tamam. Ben gerçek bir baba değilim.
Não sou o pai verdadeiro deles.
Bu ne? Eh, okulda, Onlar, bu şey anlattı ve bir baba-kızı Dans denir.
Lá na escola vai haver o Baile do Pai e Filha.
Bu Dusty görür zamanı geldiGerçek bir baba bunu nasıl yapar.
É hora de o Dusty ver como é ser um pai de verdade.
Aslında, Dusty gibi bir baba olsaydı zaman senin yaş, belki oldu bana öğrettiği olabilir nasıl kendim için ayağa.
Na verdade, se eu tivesse tido um pai como o Dusty, ele teria-me ensinado a defender-me.
Sana söylemek zorunda düşünüyorum, yok ancak çok az Megan'ın dans, bu gece ve o bir baba olacak değil.
O baile da Megan é hoje, e ela não terá um pai.
Gerçek bir baba çok kolay, onun çocukları üzerinde vazgeçmek olmaz.
Um pai de verdade não desistiria dos filhos tão fácil.
'Kazanmak istedim Çünkü. Pekala? Bunu kanıtlamak istedim Ben de iyi bir baba oldu, ama ben değilim.
Queria provar que também era um bom pai, mas não sou.
Selam, Brad buradan dahahepimizden daha gerçek bir baba.
O Brad é mais verdadeiro que todos.
Bir baba çocuklarını korumak için gerekeni yapmak zorundadır.
Um pai faz o que tem de ser para proteger os filhos.
Normal bir baba ve eş olarak hayatımızın parçası ol.
E fazes parte das nossas vidas como um pai e esposo normal todos os dias.
Bu. Belki de şuan benim olmayan bir çocuğa iyi bir baba olamadığım için azarlanmam doğru bir zamanlama değildir.
Por isso, talvez não seja a melhor altura para me ralhares por não ser melhor pai para uma filha que não é minha.
Pek iyi bir baba da değildim ayrıca.
Eu não era grande pai, também.
"Sen çok muazzam bir babasın, baba."
"És um pai muito excepcional, Papá."
Pazarlama alanında harika bir işi vardı ama About The Fit patlayınca, tam zamanlı bir baba oldu.
Ele até tinha um emprego excelente em marketing, mas quando lançámos a About The Fit, preferiu ser pai a tempo inteiro.
Harika bir baba olduğunun sürekli hatırlatılması hoş bir şey.
É uma lembrança simpática e constante do pai incrível que ele era.
Bence en beter keş evinden çıkma, işsizlik maaşı alan sürtükler gibiler ve müziklerine berbat demek, Fred West'e "daha iyi bir baba olabilirdi" demek kadar az kalır.
Elas parecem o pior tipo imaginável de lixo do esgoto estatal e da fraude, e dizer que a música delas é deplorável seria comparável a dizer que o Fred West podia ter sido um melhor pai.
Anne dışarıda yeni bir Noel Baba var.
Mãe, está lá fora um Pai Natal novo.
Gelirken bir küvet gördüm baba, girsem sıkıntı olur mu?
Pai acho que vi um jacuzzi posso tomar um banho?
Bir saniye baba, havaalanına gidiyorduk hani?
Espera pai, não íamos para o aeroporto?
Ben o baba-oğul bir duygu oldu, demekBen, ölen oldum Ve daha iyi olduBen olacağını düşündüm.
Houve um sentimento de pai e filho que foi melhor do que imaginei.
itti sonra ve bir yabancı gibi muamele, Sonunda haline geldiHep biliyordum baba ben...
Depois de ser rejeitado e tratado como intruso estava tornar-me o pai que eu...
Pekala? Ne Step-By-Üvey baba var'Bir Loving Çit kurma'olarak adlandırıyor.
No Padrasto Passo a Passo é a Cerca de Amor.
Ah, iyi bir hikaye, baba!
Boa história, pai.
Bilmeniz gereken Düşünce Tozlu çubuğu tarafından daha önce geldi. O nasıl konuşuyorduO baba bir şey yapamaz.
O Dusty apareceu no bar dizendo que não dá para ser pai.
Kara Veba'nın bizlerden alıp götürdüğü her bir ana, kız, baba ve oğulun intikamını alacağız.
Cada mãe, filha, pai e filho que nos foram tirados, pela peste negra serão vingados.
Peki baba tek bir şartla.
Está bem, pai. Com uma condição.
Ben Grizzly labirent çıkmak ve gerçekten bir şey ifade baba için saygılarını.
Eu quis vir a Grizzly Maze, homenagear o pai, lá tem mais significado.
Yerinde bir gözlem daha. Baba figüründen mahrum hassas çocuk seni.
Outra boa observação, meu rapaz sensível sem figura paterna.
Ben iyi bir çocuğum baba.
Sou um bom miúdo, pai.
Canavar baba mutlaka korkunç bir şekilde ölüyor ve o parti kıyafetli dallamalar bundan mutlu oluyor.
O pai monstro tem uma morte horrível, e os atrasados aperaltados gostam.
Baba, sahiden ters giden bir şey yok.
Pai, eu prometo-te não há nada de errado. Não.
Baba, senin evine davet edilmenin bir onur olduğunu söyledi.
Pai, ele disse que foi uma honra ter sido convidado para tua casa
Hey baba, gerçekten nezih görünen bir oyuncak görüyorum.
Pai, vejo um brinquedo que até parece porreiro.
Bu öğlenki Noel partisi için bir Noel Baba'ya ihtiyacım var.
Preciso de um Pai Natal para a festa desta tarde.
Hadi ama baba, önce söyleyeceklerini bir dinle.
Pai, ouça o que ele tem a dizer. Ainda não ouviu a proposta dele.
- Noel Baba'da yerden bol bir şey yok.
O Pai Natal pode arranjar muito espaço aqui.
Baba bana bir iyilik yapıp bir kişilik daha yer ayarlar mısın?
Pai, podes fazer um favor e arranjar outro lugar?
İrlandalı anne-baba veya nine-dede ya da herhângi bir şeyim yok.
Não tenho pais irlandeses, nem avós nem nada.
Ayrıldığın gün, baba öldü ve herkesin bir mazereti vardı.
No dia em que bazaste, o pai morreu, todos tinham um alibi.
Annen, Noel Baba'nın elfleri senin hediyelerini başka bir kıza vermesin... diye bekleyecek.
E a mãe tem de ficar aqui para garantir que o duende do Pai Natal não dá os teus presentes a outra menina.
Hepimiz Baba I ve II filmlerinin bir numara olduğu konusunda hemfikiriz.
Todos concordamos que O Padrinho I e II são número um.
- Bir tane daha buldum baba.
Apanhei outro, pai.
Evin sadece ön yüzünün küçük bir kısmını gördüğümüzün farkındayım... ama küçükler de büyükler de Noel Baba'nın sihir yaptığı günde olduğumuzu biliyor... bu yüzden bu evin gerçek bir eve dönüşmesini sağlayabiliriz.
Admito que o vêem agora é apenas uma pequena parte da frente... mas para todos os adultos e crianças é esta a magia do Pai Natal... por isso acho que a podemos tornar numa casa verdadeira.
baba 14978
babam 1009
babacım 78
baban 353
babana 27
babama 39
babam gibi 16
babacığım 512
babalar 23
babamın 68
babam 1009
babacım 78
baban 353
babana 27
babama 39
babam gibi 16
babacığım 512
babalar 23
babamın 68
babası 140
babamı 46
babam geldi 53
babam nerede 162
babacık 57
baban geldi 26
babamla 21
babam dedi ki 23
babalık 276
babamız 55
babamı 46
babam geldi 53
babam nerede 162
babacık 57
baban geldi 26
babamla 21
babam dedi ki 23
babalık 276
babamız 55
baba bak 37
baban ne iş yapıyor 27
babanız 58
babamı istiyorum 35
babam da 18
baban nasıl 84
babası kim 32
babam nasıl 37
babana gel 41
babanı 20
baban ne iş yapıyor 27
babanız 58
babamı istiyorum 35
babam da 18
baban nasıl 84
babası kim 32
babam nasıl 37
babana gel 41
babanı 20