Dediği gibi Çeviri Portekizce
2,530 parallel translation
Eğer Cindy Adams'ın dediği gibi onun hakkında ciddiysen yollarımız sıkça kesişecek demektir.
Se estás tão interessado nela, como pensa a Cindy Adams, vamos estar sempre a darmo-nos de caras.
Nick'in dediği gibi, yatırım yapmak risklidir.
É como o Nick diz. Investir é arriscado.
Hepimizi öldürmeye geliyor, tıpkı babamın dediği gibi.
Ele vai matar-nos, como o meu pai disse!
Hepimizi öldürecek, babamın dediği gibi!
Ele vai matar-nos a todos, como o pai disse!
Warren Buffett'in dediği gibi, kitle imha silahları.
Como lhes chamou Warren Buffett, "armas de destruição maciça".
Rush'ın dediği gibi atmosferden geçiş oldukça sertti.
Como o Rush disse, a entrada na atmosfera foi turbulenta...
Dur, nasıl yani "Rush'ın dediği gibi"?
O que queres dizer com : "Como o Rush disse"?
Ayrıca Boyko'nun dediği gibi.
Além disso, o Boyko disse isso.
Aynen onun dediği gibi yaptın, değil mi?
Fez o que ele lhe pediu, não foi? - Saia da minha casa.
G.D.'ye geri uçuyordum, oradaki küçük Fargo şu şeyli... gözlüklünün dediği gibi birden karşıma şu kışlar çıktı ve ben de aşağı... aşağıya doğru.
Eu estava a ir de volta para a G.D. como o pequeno Fargo ali Com os... os óculos me disse para fazer, E haviam estes pássaros...
Eskim karımın her zaman dediği gibi :
A minha ex-mulher sempre me disse :
Bazılarınızın katliam dediği gibi, geçen sene onlara karşı yenildiniz.
Elas ganharam-vos no ano passado com o que alguns apelidam de massacre.
Dolayısıyla, karısının dediği gibi bizim sunucuyu aralarına almak istediler.
Daí a necessidade, como sugeriu a esposa, de recrutar o nosso radialista.
- Nietzsche'nin dediği gibi...
- Como Nietzsche disse :
Bunu biliyorum, çünkü Keith'in dediği gibi silahlarım var.
Eu sei que sim, porque, como o Keith lhe disse, eu tenho armas.
Ama bir zamanlar birinin de dediği gibi herkes yalan söyler.
Mas, como alguém me disse um dia, toda a gente mente.
O zamana dek Bayan Garcia'nın dediği gibi yorum yok. Teşekkürler.
Até lá o FBI não tem comentários, como disse a Srt.ª Garcia.
Aynı babamın dediği gibi : Eğer daha akıllı olsalardı, asla yakalayamazdık.
Como o meu velho diz, se fossem espertos, nunca os pegaríamos.
Bu beni daha iyi bir birey yapar yada yapmaz, bilmiyorum fakat dediği gibi kuyunun dışına çıkmayı başarabilirsem en azından dünyaya bakış açımın gelişeceğini söyleyebilirim.
Não sei se fez de mim uma melhor pessoa ou não, mas ele está a dizer que se saíres do poço, verás o panorama global.
Bay Stiles'ın da dediği gibi gerçeğin daima düşmanı olur.
Como diz o Sr. Stiles, a verdade sempre o faz.
Evet, az önce Şef'in dediği gibi kafana göre hareket edersen, ancak günü kurtarırsın.
O que meu chefe acabou de te dizer, e é o melhor conselho que vais ter hoje.
- Evet, dediği gibi.
- Sim, subscrevo.
Kardeşinin dediği gibi.
É tal como a tua irmã disse.
Adam, Perkins'in dediği gibi teknedeydi. İyi misin?
O gajo estava no barco, como Perkins disse.
Stark gelsin gelmesin bu çocuğu ameliyata alıyorum. Şefin dediği gibi.
Vou levar este miúdo para o BO quer o Stark venha ou não.
Rex'in dediği gibi stresten.
É uma ruga do stress como disse o Rex.
Dave'in Julia için dediği gibi işi sallamak istemiyorum.
Não quero levar nas coxas como o Dave disse que a Julia faz.
Robotun da dediği gibi, dostlarının yanındasın.
É como o robot está a dizer está entre amigos.
Ama Alain'ın da dediği gibi,
Prepara-te para partir e não digas mais nada.
" Gandi'nin de dediği gibi :
Lembra-te do que disse Gandhi.
- Neil'ın dediği gibi.
- O que o Neil disse.
Antik Tibet felsefesinin dediği gibi :
Como diz a antiga filosofia tibetana :
Postacıların dediği gibi.
Sabes, tal como os carteiros?
Aşk ulağının kendisinin de dediği gibi Sevgililer Günü aşkla ilgili.
Dito pelo próprio mensageiro do amor : o Dia dos Namorados é o dia do amor.
Jay'in dediği gibi şok ve huşu. "
Como disse o Jay, "Choque e pavor."
Brandon'ın dediği gibi, Adam böyle dövülür.
É como disse o Brandon,... a forma como o cookie se desintegra.
- Aynen dediği gibi bırak gitsin.
- Faz o que ele diz e larga-te.
Sugar Ray'in de dediği gibi.
Isso era o que o Sugar Ray dizia.
J.B.'nin de dediği gibi tekrar boksa odaklandığından beri daha iyi durumda.
Tem 20 KO ´ s. Ele tem estado melhor desde que se focou no desporto, como o J.B. mencionou.
Bilge bir adamın dediği gibi...
Bom, certa vez um sábio disse :
Aynen dediği gibi!
Tal como contou.
Vince'in dediği gibi bizler babayız hepimiz babayız.
Como o Vince disse, todos nós aqui somos pais. Aqui, todos são pais.
Babamın her zaman dediği gibi, " Bir ağaç gibi görünmeli...
Meu velho sempre diz : "Uma árvore tem que ser que nem você, bem forte e larga nos quadris".
Yahudilerin dediği gibi.
Como dizem os judeus.
Küçük oğlu Henry, öğretmenlerinin dediği gibi "ıssız" kaldı.
Henry, o mais novo, tornou-se no que o seu professor chamava, solitário.
Ülkeyi yöneten çikolata renkli beyefendinin de dediği gibi :
Como disse o senhor cor de café que governa este país :
Kızım, teyzem Urima'nın dediği gibi yanlış kişiyle bir dakika geçirmektense hayatın boyunca yalnız kalman iyidir.
Como a minha tia Urima costumava dizer É melhor passar a vida sozinha Que um minuto em má companhia.
Cary Grunt'ın dediği gibi ;
Como o Cary Grant dizia...
Karımın dediği gibi...
Mas como diz a minha mulher :
Adamin dedigi gibi burada ölecegim ve siz de benimle öleceksiniz.
Vou morrer como o homem disse, e vocês vão morrer comigo.
Ama bir bilge adamın bana dediği gibi, " Gecenin tadını çıkar, piç herif.
Faz amor com a noite, filho da mãe!
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
dediğim gibi 696
dediğin gibi olsun 64
dediğinde 40
dediğimi anladın mı 22
dediğin gibi 139
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
dediğim gibi 696
dediğin gibi olsun 64
dediğinde 40
dediğimi anladın mı 22
dediğin gibi 139