Doğru değil mi Çeviri Portekizce
2,772 parallel translation
- Vay canına. - Bu doğru değil mi Price?
Não é verdade, Price?
Ama küçük, kürklü hayvanları öldürmekten hoşlandığınız doğru değil mi?
Mas não é verdade que gosta de matar animais pequenos peludos?
Doğru değil mi?
Não é?
- Bayan Andata, Islahevindeki doktor Bayan Hertzog'u bir değil iki kez muayene etmiş. - Doğru değil mi?
Dra. Andatta, o médico do Centro examinou a Sra. Hertzog, não uma, mas duas vezes, não é verdade?
- Bu doğru değil mi, teğmen?
- Não é verdade, Tenente?
Bu doğru değil mi, Gary?
Não foi, Gary?
Haydi, bu şirindi, doğru değil mi?
É bonito, certo?
Şey, evet ve Adlers dediğine göre, Riley paten kaymayı bile öğrenmiş, doğru değil mi?
E... e os Adlers disseram-me, que a Riley está a aprender a patinar.
Ama iddia makamı tek tanığını yitirdi, doğru değil mi?
- Sim. Mas a Acusação ficou sem a única testemunha, certo?
Sport Sullivan adlı birinin de sizinle yakınlaştığı doğru değil mi?
Não é verdade que também foi abordado por um homem chamado "Sport" Sullivan?
Doğru değil mi, Epstein.
- Não é verdade polícia?
Ne istersen onu yaparsın. Sonuçları ne olursa olsun doğru değil mi?
Faz exactamente o que quer, sem ligar às consequências.
Doğru değil mi, Zane?
Certo, Zane?
Daha önce de bu suçlamaları Bay Gilbert'e karşı yapmıştın, doğru değil mi? Ama sonra da hızlıca ifadeni değiştirdin. Evet.
Mas não é verdade que já tinha feito estas acusações contra o Sr. Gilbert, mas depois rapidamente as retirou?
Doğru değil mi?
- Demasiado cuidado nunca é demais. - Verdade.
- Doğru değil mi?
- Certo.
Kurbanların ailelerinin hukuk davası açacakları doğru değil mi?
Não é verdade que as famílias das vítimas intentaram uma ação?
Doğru söylüyorum değil mi... "Acımasız"?
Estou a dizer bem, "draconianas"?
- Doğru, değil mi?
- Eu sei, certo?
Bu doğru, değil mi Ems?
Não é, Ems?
Doğru düzgün düşünemiyordun, değil mi, Mickey?
Não pensaste bem. Pois não, Mickey?
Doğru olmadığını biliyorsun, değil mi?
Sabes que isso não é verdade.
Doğru olabilmek için fazla iyiler, değil mi?
Parece ser demasiado bom para ser verdade, não achas?
Vergiler, değil mi? Doğru söylüyorum, değil mi?
Quero dizer, não tenho razão?
Doğru dedim, değil mi?
Fiz isto bem?
Doğru şeyi yapıyorum, değil mi?
- Estou a fazer a escolha certa?
Doğru olanı bilen sensin, değil mi?
Tu é que sabes, certo?
Doğru, değil mi?
É verdade?
Teorimin doğru olduğunun farkındasınız değil mi?
Tem noção que a minha teoria estava certa?
Vampir dedikoduları doğru, değil mi?
Sabes que este problema de vampiros é sério, não sabes?
- Çünkü doğru değil, değil mi?
- É porque não está correcto, certo?
Bu doğru değil, değil mi?
Bem, isso não é verdade, não é?
Sanırım Sam hakkındaki içgüdülerim doğru çıktı, değil mi?
Parece que o meu instinto quanto ao Sam estava certo, não é?
Bunun doğru olmadığını biliyorsun, değil mi?
Sabe que isso não é verdade, certo?
Kovalamanın heyecanı, doğru anladın değil mi?
Bem, adrenalina da perseguição.
- Bu doğru zaten, değil mi?
- É um facto, não é?
- Doğru, değil mi?
- Claro que não.
Baksana, power point sunumunu laptoptan yapıyor, değil mi? Doğru.
O Power Point está a ser exibido a partir do computador, certo?
Bu senin boşluklu imla hakkın, değil mi patlama alanının aşağıya doğru yönlendirildiğini saymazsak.
Este é um dos teus dispositivos, só que a explosão é direccionada para baixo? Sim.
1968'de Veronica doğru şeyi yaptığını düşünüyordu, değil mi?
Em 1968 a Verónica pensou que estava a agir correctamente.
Çünkü doğru düzgün beni duyamıyorsun, değil mi?
Porque não me ouve bem, pois não?
Bu doğru, değil mi?
- É verdade, certo?
En azından şu anda onlara doğru gidiyoruz, değil mi?
Bem, pelo menos agora estamos a aproximar-nos deles, certo?
Doğru silah, değil mi?
É essa a arma correcta?
Umarım, doğru hastaya bakıyorsunuz, değil mi?
Talvez deva olhar o verdadeiro paciente, não?
İkimiz de onu gevşetiyoruz ki doğru an geldiğinde fırsatımız olsun, değil mi?
Brennen a abrir um buraco com a lista. Então vamos mantê-lo confortável até termos uma oportunidade.
Ama doğru sırada geliyor, değil mi?
É bom quando caiem na ordem correcta, não é?
sanırım aşırı tepki veriyor şeytan otu ile ilgili söylediği doğru değil, değil mi?
Acho que ela está a exagerar. Então, o que ela disse sobre a erva do diabo não é verdade?
Doğru. Resmi olarak tanışmadık henüz, değil mi?
Não nos conhecemos oficialmente, não?
Baban bunun doğru olmadığını biliyor, değil mi, koç?
O seu pai sabe que não é verdade.
Doğru. Şey, galiba golf sahanız vardı. Evinizin arkasındaydı, değil mi?
Havia um campo de golfe atrás da vossa casa, não era?
doğru değil 421
doğru değildi 23
doğru değil bu 69
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
doğru değildi 23
doğru değil bu 69
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil misiniz 34
değil mi evlat 40
değil mi hayatım 33
değil mi jack 21
değil miyiz 24
değil mi kaptan 17
değil mi oğlum 33
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil misiniz 34
değil mi evlat 40
değil mi hayatım 33
değil mi jack 21
değil miyiz 24
değil mi kaptan 17
değil mi oğlum 33