Genç adam Çeviri Portekizce
3,550 parallel translation
- Sabırsızlanıyorum. - Genç adam, bütün gün sürmesin.
- "Mal posso esperar..." - "Jovem, não demores o dia todo!"
Sakin ol genç adam, aksi taktirde...
Calma, jovem, de outra forma eu...
Hemen uyumak yok, genç adam.
Mais devagar, jovem.
Diyorlar ki bu genç adam leydimin gönlünü tutuşturmuş
Dizem que esta juventude pôs o coração da minha senhora a arder
- Al bakalım genç adam. Şapka.
- Aqui estás, jovenzinho.
- Özgür bir genç adam.
- Um jovenzinho independente.
Tebrikler, genç adam.
Muito bem, jovem!
Genç adam, dükkânınızdan Mariquitas gazozunu aldıktan hemen sonra buradan çıktı ve sanki bir köpekmiş gibi sokak ortasında infaz edildi.
Depois aquele jovem comprou este sumo da tua loja. Ele saiu e foi baleado como um cachorro na rua.
Ayrıca, ikimiz de arkadaşlarının J-Rock dediği James Turner isimli genç adamın öldürülmesini de umursamalıyız.
Nós também, nós dois, temos que nos importar com a morte de um jovem de nome James Turner. J-Rock para os seus amigos.
Bu genç adam Howdy's takımına katılıyor.
Este rapazinho vai juntar-se à equipa do Howdy's.
Genç adam komedi için zengin bir maden buldu.
Aquele rapazinho salientou um ponto muito engraçado.
Demek büyük beklentileri olan genç adam Londra'ya geldi.
Então, o jovem cavalheiro de esperanças chega em Londres.
Çok iyi bir iş çıkardın genç adam.
Aquilo foi um bom trabalho, jovem.
- Elbette genç adam.
- É claro, meu jovem.
Korkunun kokusunu alabiliyoruz genç adam
Conseguimos cheirar o teu medo, homemzinho.
Kendi evinmiş gibi davran, genç adam.
Esta casa é sua, jovem.
Ve bu yegâne genç adamın babasının ona bıraktığı gizli mesajı bulma çabasını ve o mesajın onca engeli aşarak ona nasıI ulaştığından söz edecek.
E sobre como esse jovem singular se empenhou em descobrir uma mensagem do pai dele, e como essa mensagem iluminou o caminho... até o seu lar.
Şu genç adam, adı ne?
Qual é o nome daquele rapaz?
Dikkat et genç adam, beni beyaz yapan kaltak bu işte.
Apanhei um. Esta é a cadela que me tornou branco como a neve.
Genç adam, asla öyle bir şey düşünmem.
Jovem, não acho nada do tipo.
Farkındayım, birçok insan bu genç adamın aslında bir kurban değil de ergen bir erkeğin en uç fantezisini yaşayan biri olduğunu düşünüyor.
Estou ciente de que muitas pessoas pensam que este jovem, não é realmente uma vitima, mas alguém que está vivendo a fantasia de um menino adolescente.
- Lütfen. Bayağı güçlü kasların var genç adam.
Tens aí uns bons músculos, jovem.
Bir sürü özel yeteneğin var genç adam.
Tens muitas coisas boas lá! Mas diabos foi isso?
Evet, genç adam, ilginç bir hayatın olacak.
Bem, meu jovem. Vai ter uma vida muito incomum.
- Sola dön, genç adam.
À esquerda, jovem!
Merhaba, genç adam.
Olá, jovem.
Bu gece harikaydın, genç adam.
Portou-se maravilhosamente esta noite, meu rapaz.
"Genç adam, yatağa gitme vaktin geldi."
"Jovem, são horas de ir para a cama".
"İlk müdahale, genç adamı sahilde kurtardı".
" Uma acção rápida salva um homem na praia.
Bu genç adam bizim için öldü!
Este rapaz morreu por nós!
Şimdiyse karşımda disiplin sorununu çözmüş genç bir adam duruyor.
Agora vejo um jovem do qual me orgulho ter ensinado.
İrlandılar için öldürdüğüm ilk adam... Omagh'taki genç bir polis. Aynı yaştaydık.
A primeira vez que matei a mando dos irlandeses foi um polícia jovem de Omagh, devia ter a minha idade.
Bahsettiğimiz bu adam üç genç kadını yaktı.
É o homem que incinerou três jovens.
Genç bir adamın omuriliği tuzla buz olmuş.
A coluna de um jovem pulverizada.
Bu kadar kaba bir adamın, bu zavallı genç kızlara nasıl bu kadar çekici göründüğünü anlayabilmiş değilim. "
Ainda não consegui determinar como é que um homem tão estúpido poder ser tão atraente para estas pobres jovens.
Seks için daha genç bir adam mı istedin?
Queria um homem jovem para sexo?
Genç bir adam olarak gördüğüm bir gizemden ve hayatta kalamamamızdan korkarak bazı cevaplar aramak için bir yolculuğa koyuldum :
Desde a minha juventude, guiado por todo sofrimento que já presenciei e pela segurança de nossa sobrevivência, me lancei numa jornada buscando respostas para perguntas como :
Ama burada, önündeki upuzun hayatı tam bir erkek gibi yaşamak isteyen ve bu yolda cesurca ve kendisini düşünmeksizin tıp bilimine yardımcı olmak isteyen genç bir adam söz konusu.
Mas temos aqui um jovem com a vida toda pela frente, desejoso de a viver como um homem completo, com a coragem e o altruísmo de ajudar os avanços da Medicina.
Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı.
Em uma terra de mitos e na era de magia, o destino de um reino está nas mãos de um rapaz.
Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı.
Numa terra de mito e numa época de magia, o destino de um grande reino assenta nos ombros de um jovem rapaz.
Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda, büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı.
Numa terra de mito e numa época de magia, o destino de um grande reino assenta nos ombros de um jovem rapaz.
Genç bir adamın heba oluşunu görmek istemem.
Detestaria ver uma vida tão jovem desperdiçada.
Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda, büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı.
Numa terra de mito e numa era de magia, o destino de um grande reino assenta nos ombros de um jovem adulto.
Genç bir adam, hızlı araba, kokain, nakit.
Um jovem, carro rápido, cocaína, dinheiro.
Genç bir adam iken, Özgürlüğüm vardı ama bir türlü göremedim.
Quando era um jovem tinha liberdade, mas não a via.
Çok genç yaşta yetişkin adam olmuştuk.
Tornámo-nos homens ainda muito novos.
İnanılmaz güçlü genç bir adam.
Um jovem com uma força incrível.
Genç bir adamı oynayacaktım. Şu çocuğun ölümü gerçekten üzücü.
Foi triste o que aconteceu aquele miúdo.
Genç bir adam ölmeye niyetli.
Um jovem contempla a morte.
- Genç bir adam, adının Paul olduğunu söyledi.
- Um tipo jovem, disse chamar-se Paul. - Paul?
Seninle tanıştığıma memnun oldum genç adam.
Foi um prazer, meu jovem.
adamlarım 38
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam nerede 23
adam öldü 39
adama bak 17
adamımız o 17
adam haklı 53
adamın biri 39
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam nerede 23
adam öldü 39
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35
adamı rahat bırak 23
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
genç kız 23
genç bir kız 20
genç bir adam 28
adamı rahat bırak 23
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
genç kız 23
genç bir kız 20
genç bir adam 28