Geçen yaz Çeviri Portekizce
832 parallel translation
Geçen yaz ölmeden önce yaşlı kafasına esti ve servetinin yarısını, bir milyon sterlini Londra Üniversitesi'ne entomoloji araştırmaları için bıraktı.
Quando meteu na cabeca excêntrica que morreria na Primavera deixou metade da fortuna dele de quase um milhão de libras à Universidade de Londres para investigação entomológica.
Geçen yaz Calhouney'e saldırdığı zaman onu vurmalıydılar.
Deviam tê-lo morto quando ele se atirou ao Caldoni.
Geçen yaz o da öldü ve ben de bu işe başladım.
Ele morreu no verão passado, e então arrumei esse emprego.
Karayolları polisine göre hafta sonu kazalarındaki ölü sayısı geçen yaz aynı günlerdeki ölü sayısına nazaran dört kişi artmış.
"A Patrulhal da Auto estrada Estatal informa... " que as vítimas nos acidentes do fim de semana... " excederam no quádruplo os altos números, da semana correspondente no Verão passado.
- Geçen yaz bir adamla bir kız boğuldu.
- Um homem e um rapariga, o Verão passado.
Geçen yaz, Shakespeare'in bütün sonelerini ezberledim.
No verão passado Eu memorizei todos os sonetos de Shakespeare.
Sana geçen yaz Westport'taki hafta sonundan bahsedeyim.
Vou contar-te o que sucedeu em Westport, o Verão passado.
Geçen yaz bir yerli getirdi elbiseyi. Şef Yara'nın esir çocuklarından birine aitmiş.
Um pele-vermelha disse que o vestido... pertenceu a uma criança captiva do Chefe Scar.
Geçen yaz böbrek taşımı aldırdım ve iş... Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır.
Tirei uma pedra dum rim no Verão e o negócio está...
Geçen yaz, ben... Homewood Kredi'den 50 dolar almıştım.
No Verão passado pedi 50 dólares emprestados ao Homewood Finance Company.
Evet, geçen yaz. Maine'de bir yerde.
Sim, no verão passado.
Geçen yaz benim için gündelik iş yaptı.
Ele fez alguns dias de trabalho para mim no verão passado.
Geçen yaz bir konuşmama anlaşması yaptık.
Temos um acordo silencioso de nunca mencionar o último verão.
Günlerin izini bıraktık ardımızda bir heykel galerisi gibi ta ki geçen yaz aniden...
Deixàmos para tràs um rasto de dias até que, de repente, no Veräo passado...
Hepsi geçen yaz başladı.
Tudo começou no Veräo passado.
Ne yapalım? " yazıyordu. Geçen yaz ben neredeyse kendi aklımı kaçırıyordum.
Eu estava quase louca, o Veräo passado.
İnanmayı reddettim ta ki geçen yaz aniden, oğlumun haklı olduğunu öğrenene kadar.
Recusei-me a acreditar... até que, de repente, no Veräo passado, soube que o meu filho estava certo.
Ama geçen yaz burada kaldınız.
Mas ficou cá o Veräo passado.
Geçen yaz olduğumuz yerde.
Foi lá que estivemos, no Veräo passado.
Siz ve Sebastian, geçen yaz...
Você e o Sebastian, o Veräo passado...
Geçen yaz o kızın başına çok kötü bir şey gelmiş.
Aconteceu algo terrível àquela rapariga, no Veräo passado.
Sebastian geçen yaz boyunca sarışın açlığı çekti.
No Veräo passado, o Sebastian só queria louros.
Doktor, oğlum geçen yaz şiir yazmadı.
- Näo escreveu, no Veräo passado.
Geçen yaz yerini almak istemedim.
Eu näo quis ocupar o seu lugar, no Veräo passado.
Ve geçen yaz o öldü.
E ele morreu no Veräo passado.
Geçen yaz mı?
O Veräo passado?
Geçen yaz.
O Veräo passado.
Her neyse Amalfi'deydi ve geçen yaz, aniden, huysuzlanmaya başladı ve...
Bem foi là, em Amalfi de repente, no Veräo passado, que ele começou a ficar inquieto e...
Geçen yaz aniden Sebastian genç değildi artık.
Repentinamente, o Veräo passado ele deixou de ser jovem.
Beni ormanda kovalayan o yaratık hariç geçen yaz, Ohio'da.
Excepto quando o meu velho pai me deu pontapés em cada hectare daquela região em Ohio.
Biliyor musunuz... geçen yaz burada kalan konuşmacılardan biri... Clare quilty'di.
Aliás, um dos conferencistas que tivemos recentemente... foi Clare Quilty.
Korkarım geçen yaz yeteri kadar deneme yapmadım.
São os últimos. Não guardei o suficiente no verão passado. Espero guardar muitos este ano.
Geçen yaz Roma'da bir havuza atlamıştı, değil mi?
Foi ela que saltou para dentro de uma fonte em Roma, não foi?
Geçen yaz don vardı.
A geada veio no Verão
Her şey ucuzdu, geçen yaz Paris'teydim.
Tudo muito barato. Estive em Paris no verão passado, que preços.
İngiltere'de geçen yaz baş gösteren ve sebebi anlaşılamayan şap salgınını hatırlar mısın?
Lembra-se daquela desagradável epidemia de febre aftosa em Inglaterra, no verão passado?
Ondan sonraki geçen yaz ve sonbahar boyunca adamlar ve delikanlılar tekrar soğuk bir kış için dua ettiler.
O verão e outono seguinte... os homens os meninos rezavam por outro inverno frio.
Geçen yaz, bir arkadaşım neredeyse beni öldürüyordu.
Quase fui morto por um amigo no Verão passado.
Geçen yaz ben...
No Verão passado quando eu....
Geçen yaz buna daha fazla dayanamadım.
Bem... numa noite do Verão passado já não aguentava mais.
Geçen yaz Head Start'da bedava çalıştım.
Eu trabalhei de borla para a "Head Start" no ultimo Verão.
- Geçen yaz bir şeye benzemiyorlardı.
- Eles não eram nada no verão.
- Geçen yaz seni tanımıyordum.
- Eu não te conhecia no verão.
Geçen yaz tanıştığın o dişlek karı mı?
Inge. " É aquela das dentuças, do Verão passado?
Geçen yaz sinemaya girdiğini gördüm.
No Verão vi-a entrar no cinema.
Geçen yaz için Clair'i ilk gördüğümde,... eski sevgilisiyle Place de la Concorde'da verilen bir partideydi.
Quando vi a Claire pela primeira vez nesse Verão foi numa festa dada no "X", perto da Place de la Concorde.
- Geçen yaz boşandığım adam.
- De quem me divorciei no verão.
Anselmo, yoldan geçen her şeyi yaz.
Anselmo, aponta tudo o que passa pela estrada.
Ama geçen yaz o öldü.
- Mas ele morreu o Veräo passado.
Geçen gün bir yazını okudum, çok beğendim.
Gostei muito.
Şu küçük ürkek kız. Raymond gölde geçen o yaz, ondan çok etkilenmişti.
Aquela rapariguinha que tanto atraiu o Raymond naquele Verão no lago.
yazık 479
yazı 104
yazıyor 360
yazıklar olsun 49
yazıyorum 44
yazıklar olsun sana 20
yazacağım 47
yazdım 67
yazılı 27
yazın 57
yazı 104
yazıyor 360
yazıklar olsun 49
yazıyorum 44
yazıklar olsun sana 20
yazacağım 47
yazdım 67
yazılı 27
yazın 57
yazık sana 23
yazıyordu 71
yazarım 53
yazma 17
yazmak 24
yazar 115
yazan 53
yazıcı 29
yazmıyor 18
yazık oldu 58
yazıyordu 71
yazarım 53
yazma 17
yazmak 24
yazar 115
yazan 53
yazıcı 29
yazmıyor 18
yazık oldu 58
yazdır 17
yazmış 16
yazarlar 18
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
yazı mı tura mı 18
yazmayı unutma 18
yazı tura atalım 20
yazdın mı 34
yazmış 16
yazarlar 18
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
yazı mı tura mı 18
yazmayı unutma 18
yazı tura atalım 20
yazdın mı 34