Konusuyoruz Çeviri Portekizce
2,656 parallel translation
Konuşuyoruz.
Estamos a falar.
Neden kum torbasına yumruk atarken babamdan konuşuyoruz?
Porque que estamos a bater num boneco... temos de falar do meu pai?
Sadece konuşuyoruz.
Apenas falámos.
- Arkadaş olarak mı konuşuyoruz?
Estamos a falar como amigos agora?
Ne hakkında konuşuyoruz?
Do que estamos a falar?
Hayır, konuşuyoruz şurada Patrick.
Pensam que matei a Claire?
20'lik iğneler ve kebap şişlerinin bu kızın derisine defalarca batırılmış olmasını konuşuyoruz.
Trata-se de agulhas hipodérmicas de medida 20 e um espeto de churrasco, inseridos repetidamente na pele desta rapariga.
Madem konuşuyoruz ; bunu daha önce kimseye söylemedim ama- -
E, já agora... nunca te disse e...
Ama madem mantıklı olanı konuşuyoruz benim hastalarımın evlilikleriyle ilgili yönlendirme yaptığımı niye ima ediyorsun?
Mas, para sermos justos, porque não discutimos a insinuação pública de que eu dizia ao meu paciente o que ele devia ou não fazer com o seu casamento?
Dünya sona ermek üzere ve biz burada durmuş konuşuyoruz.
- Está bem, o mundo vai acabar, e vamos ficar aqui a falar?
Hey, burada bir şey konuşuyoruz.
Estamos a conversar.
Birbirimizle, boktan şeyler satın alarak konuşuyoruz kendimizi bu şekilde ifade ediyoruz.
É assim que falamos entre nós, que nos expressamos, a comprar merdas.
Lucas hakkında konuşuyoruz.
Falamos sobre o Lucas.
Çünkü hâlâ telefonda konuşuyoruz.
Porque nós ainda falamos ao telefone.
Sadece erkek erkeğe konuşuyoruz.
- Conversas de homem.
- Konuşuyoruz işte. - Konuşuyoruz.
Estávamos só a conversar.
- Anlamıyorsun. - Konuşuyoruz.
- Não perceberias.
Burada bir şey konuşuyoruz ama.
Estamos no meio de algo.
Bir şey konuşuyoruz burada. Ben...
Estou no meio de algo.
Neredeyse her sabah konuşuyoruz.
Falamos quase todas as manhãs.
Cadı gelip bütün teşkilatı yıkacam dediğin de, Ben de ona, "Şimdi, aynı dili konuşuyoruz" dedim.
Quando ela disse que queria tirar aquela velha colmeia, eu disse : "Agora, temos alguma coisa em comum".
Lucille hakaret değil bu Ama biz burada büyük bilim hakkında konuşuyoruz
Lucille não pretendo insultar. Mas estamos a falar de ciência grande, aqui.
Sadece konuşuyoruz Daniel.
Só estávamos a conversar, Daniel.
Kokonat sütünün kafası ile konuşuyoruz.
Seria apenas o leite de coco a falar.
Burada ciddi bir salgın hakkında konuşuyoruz. Ve yapmaya çalıştığımız tek şey ne kadar yayıldığını tespit etmek. Böylece hastayı kurtarmak için ne kadarını kesmek zorunda kalacağımızı bileceğiz.
Estamos a falar de uma infecção a sério e estamos a tentar determinar a velocidade de propagação para saber o que temos de cortar, para salvar o paciente.
Şu anda ne konuşuyoruz ki?
O que estamos falando agora?
Ben... Mecazi anlamda mı konuşuyoruz?
Eu não... ainda estamos falar a metaforicamente?
Bebeğim, Çok fazla konuşuyoruz
Querida tu falas demasiado
Sadece konuşuyoruz.
Estamos só a conversar.
Biliyorum, ciddi bir konu konuşuyoruz ama şu kızın kasesine bir baksana.
Sei que a conversa é séria, mas olha o rabo daquela miúda.
- Bunu niye şimdi konuşuyoruz?
- Não sei! Por que precisamos...
- Yeni gelen biri mi var? - Cissy, günlerdir bunu konuşuyoruz.
- Cissy, falámos nisso há dias.
- Bu da neydi? - Sadece konuşuyoruz.
- O que é que estás para aí a dizer?
Konuşuyoruz hayatım.
Estávamos a falar, querida.
Evet ama sürekli senin hakkında konuşuyoruz.
Mas falamos muito sobre ti.
İş konuşuyoruz!
Isto é uma reunião de negócios!
Erkek erkeğe konuşuyoruz.
De homem para homem.
Niye bunu konuşuyoruz?
Porque estamos a falar sobre isso?
Rahatça konuşuyoruz zaten.
Já estamos a conversar em particular.
- Sen Rusça konuşuyoruz!
- Podes falar como um... russo!
- Sadece konuşuyoruz.
- Acabamos de falar.
Sadece konuşuyoruz.
- A conversar.
Annenle arada konuşuyoruz.
A tua mãe vai-me pondo a par, de vez em quando.
Şu an bunu neden konuşuyoruz ki?
Estou faminta. Posso trocar de roupa?
Doncu herif, seninle konuşuyoruz be!
Homem das cuecas, estamos a falar contigo.
Demek istediğim, Kumsallar, restoranlar gezinti balıkçılığı hakkında konuşuyoruz.
Quer dizer, estamos a falar de praias, restaurantes, férias de pesca.
Hala konuşuyoruz
Certo. Ainda está a falar, pá?
Ve işte diğer yatırımcılarla da konuşuyoruz.
E estamos a falar com outros investidores.
Sadece konuşuyoruz.
Estamos apenas a conversar.
Bak, şimdi konuşuyoruz.
Bem, tu estás a falar agora.
- Evet, konuşuyoruz.
Sim, nós estamos a falar.
konuşuyoruz 54
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuş 892
konuşmalıyız 270
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuştuk 50
konuşmuyor 31
konuş benimle 497
konuşmak istemiyor musun 16
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşuyor 62
konuşma 379
konuştuk 50
konuşmuyor 31
konuş benimle 497
konuşmak istemiyor musun 16
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16
konuşabiliriz 58
konuşmak ister misin 79
konuşmak istemiyorum 89
konuştum 61
konuştu 45
konuşmadım 21
konuşun 135
konuşmayın 43
konuşalım mı 16