English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / All in due time

All in due time translate Turkish

55 parallel translation
There's another report, General. All in due time, Piotr Ivanovich.
- Başka bir rapor var.
All in due time, Mrs. Younger.
Çok yakında, bayan Younger.
All in due time.
Yakın zamanda.
All in due time.
Her şeyin bir zamanı var.
- All in due time.
- Hep tam vaktinde.
Well, all in due time.
Herşey zamanla.
All in due time.
Zamanı gelince onu da konuşacağız.
All in due time.
Herşey vakti geldiğinde.
All in due time.
Hepsi uygun bir zamanda.
All in due time.
Hepsi zamanla.
All in due time.
Herşey zamanla.
All in due time.
Her şeyin zamanı var.
All in due time.
Bu arada.
All in due time, Master.
Zamanı bırak, Usta.
Maybe after I get some more funds together, but all in due time.
Belki zamanı geldikten sonra biraz daha para toparlarım.
All in due time.
Teker teker sorun.
All in due time.
Zamanla. Zamanla.
All in due time, okay?
- İngilizce konuştuğuma eminim. - Tamam. Affedersin.
All in due time, new white boy.
Her şey zamanla, yeni beyaz çocuk.
All in due time, Mike.
Zamanı gelince olur, Mike.
All in due time.
Zamanı gelince olur.
All in due time, but I look forward to speaking with each of you, uh, quite soon.
Hepsini zamanı gelince halledeceğiz fakat her birinizle konuşmak için can atıyorum. Çok yakında konuşacağız.
All in due time.
Her şey zamanla.
All in due time, Mr. McGinnes.
Vakti geldiğinde, Bay McGinnes.
All in due time.
Vakti gelince söylerim.
All in due time, Agent Hanna.
- Orada ne yapacağız? Hepsinin vakti gelecek, Ajan Hanna.
Well, Mr. Episcovo, if I could spend the time, I'd enjoy very much talking about your business, but I'm in a hurry, and so, with all due respect, allow me to offer you a proposition.
Pekala bay Episcovo, eğer biraz daha vaktim olsaydı... işiniz hakkında konuşmaktan çok memnun olurdum ama... acelem var ve bu nedenle affınıza sığınarak size bir... anlaşma önermeme izin verin.
All will be revealed in due time Doctor.
Zamanı gelince anlayacaksın Doktor.
We've been going due west for six days now... yet in all this time we haven't seen one single ship.
Şimdi altı gün boyunca batıya devam etmeliyiz tam bu süre içinde.. bir tek gemi görmeden,
When you're due in my court at 3, I expect you here at that time. Yes, Your Honor. All right, let's get on with it.
Sizi saat üçte bekliyorsam zamanında gelmenizi isterim.
- You don't wanna say hello, like I'm a dog... you'll talk to me in due time you wont close your mouth when you see the photos I've taken in this camera is all the evidence I took photos of them swimming at the pool of hotel "Jugoslavija".
Bir merhaba bile demiyorsun, sanki köpek var karşında. Elbet bir gün konuşacaksın. Bu kameranın içindeki onca delili görünce ağzını kapalı tutamayacaksın.
With all due respect to the Major... at this point in time, Ms. Fleming, cost overruns are immaterial.
Bütün saygılarımla binbaşı... Şu dakikada Bayan Fleming, maliyetlerin fazla önemi yok.
And the plane's due to take off in no time at all
Onları göndermemi istemişti.
You'll see it all in due course when we publish in five days'time.
Beş gün içinde yayınlar yayınlamaz tüm detayları göreceksiniz.
All will be revealed in due time.
Hepsi zamanında ifşa edilecek.
With all due respect... the last time you took the Delta Flyer to confront the Borg, it ended up in a couple thousand pieces.
Saygısızlık etmek istemem... ama Delta Flyer'ı Borg ile karşılaşmak üzere son defa aldığınızda, zavallının sonu binlerce parçaya ayrılmak olmuştu.
All in due time!
O yaşa gelince düşünürüz!
With all due respect, Mr. Tapia... in my country, I see such things all the time.
Kusura bakmayın Bay Tapia ülkemde bu tür şeyleri hep görürüm.
I will show Kal-El all he needs to see in due time.
Kal-El'e gereken zamanda görmek istediklerini göstereceğim.
All due respect, sir, I've come to know the family pretty well, especially the Major, and two years is a hell of a long time in limbo.
Bütün saygıma rağmen efendim, aileyi epeyce yakından tanıdım, Özellikle de binbaşıyı, ve iki yıl belirsizlik içinde olmak çok uzun bir süre eder.
- I need socks and underwear. - You'll learn all that in due time.
Larry, bunların hepsini öğreneceksin.
And in due time, all will be revealed to you.
Vakti gelince size hepsi bildirilecek.
Sir. All due respect sir, but keeping your personal safety in mind, I strongly recommend against you going in the premises at this time.
Bütün saygımla efendim kişisel güvenliğinizi sağlamak dışında bu defa size eve girmenizi şiddetle tavsiye ediyorum.
Quality of life is up because crime in Santa Barbara is at an all-time low due to the tireless efforts of your Santa Barbara Police Department.
Hayat kalitesi yükseliyor çünkü Santa Barbara Polis Müdürlüğünün yorulmak bilmez çalışmaları sayesinde şehrimizde suç en düşük seviyeye indi.
All due respect, Miss Swan, we barely succeeded in apprehending him the first time.
Tüm saygıma rağmen Bayan Swan, ilk seferinde bile onu zar zor yakaladık.
With all due respect, with Walker in jail, it buys us more time.
Saygısızlık etmek istemem ama, Walker hapiste olunca bize zaman kazandırır.
With all due respect, I don't really like spending my time acting tough in toilets.
Kusura bakma ama tuvaletlerde dövüşmekten pek hoşlanmıyorum.
Chief, with all due respect, between this and Wallace, I think we're in over our head. Might be time to bring someone in from the city.
Şefim saygılarımla, bu olay ve Wallace arasında, biraz sağduyulu olmamız gerekiyor sanırım.Belkide teşkilattan üst makamlara haber vermemiz gereklidir.
I, dreading that her purpose was of more danger... did compound for her a certain stuff... which being ta'en would cease the present power of life... and in short time all offices of nature... should do their due function.
amacının çok daha tehlikeli olduğunu düşündüğüm için, özel karışımın içine mevcut yaşam fonksiyonlarını, kısa bir süreliğine yavaşlatan özel bir şey ekledim.
All those things will come in due time.
- Saydıklarınızın hepsi zamanla gelecek.
Let's just say all will be revealed in due time.
Zamanı gelince her şey meydana çıkacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]