And friends translate Turkish
22,046 parallel translation
And here I thought we were friends.
Arkadaş olduğumuzu sanmıştım.
We sincerely thank her family, friends and all those who loved her.
Ailesine, arkadaşlarına ve onu seven herkese içtenlikle teşekkürlerimizi sunarız.
The brandy you drink is the devil's brew, my friends, and it will take you straight to hell.
İçtiğiniz konyak şeytan yapımı, dostlar. Sizi direkt cehenneme götürecek.
Friends and family.
Aile ve arkadaşlar için.
Your father and I are old friends.
Babanla ben eski dostuz.
But Charles wants friends, with a reference to his son Prince William, in Australia for the tour - and a favorite here.
Ama Charles, oğlu Prens Wililam'ı kastederek Avustralya turunda yanına bir arkadaş istediğini ve burada da bir kolaylık beklediğini söyledi.
Yeah, and it's probably gonna bring its friends.
Evet ve büyük ihtimalle arkadaşlarını da yanında getirecektir.
We were on a routine patrol and ran into one of your rebel friends, a Lasat mercenary who worked for Saw Gerrera.
Rutin devriyelerimizden birini yaparken asi dostlarınızdan biriyle karşılaştık. Saw Gerrera adına çalışan bir Lasat paralı askeri.
Thanks to Rex's Old Republic map and the map Zeb's Lasat friends made, I believe we finally have a suitable location for our base.
Rex'in Cumhuriyet haritası ile Zeb'in Lasat arkadaşlarının yaptığı harita sayesinde nihayet üssümüz için uygun bir yer bulduğumuza inanıyorum.
He cared deeply about his friends, and looked out for them until the end.
Arkadaşlarına çok değer verir ve onları sonuna kadar korurdu.
I don't disagree. But the fact remains, we can't protect our friends from Vader and his Inquisitors.
Buna karşı çıkmıyorum fakat gerçekler de var arkadaşlarımızı Vader ve bu Cezacı'lardan koruyamayız.
Mary Meghan even installed a little bar so she could get drunk with her friends and shoot pool at night.
Mary Meghan ufak bir bar bile koydurtmuş, böylece arkadaşlarıyla içip geceleri bilardo oynayabilecekmiş.
This... it's just a road paved with your dead friends and family.
Bu sadece arkadaşlarının ve ailenin ölümüyle sonuçlanacak bir yol.
A future filled with friends and family.
Arkadaşlarla ve aileyle dolu bir gelecek.
Me and Angela, we're friends.
Ben ve Angela arkadaşız.
We figured once we were actually there, we could get to the present and back to my friends somehow,'cause that's Fillory.
Oraya ulaştığımız takdirde, şu anki zamana ve arkadaşlarıma ulaşabileceğimizi düşündük, çünkü orası Fillory ve her şey mümkün.
Me and my friends.
Ben ve arkadaşlarım.
I lived on the run after that, and... I eventually learned to control my power, made some friends along the way.
Ondan sonra kaçak olarak yaşamaya başladım sonunda güçlerimi kontrol etmeyi öğrendim ve bazı arkadaşlar edindim.
Don't think my sister and the rest of her terribly self-righteous gaggle of do-gooder friends would want to share their home with Lord Death and the Wicked Witch.
Kız kardeşimin ve fena halde kendini beğenmiş ve başarısız toplumsal reformcu arkadaş güruhunun, kasabalarını Ölüm Lordu ve Kötü Cadı'yla paylaşmak isteyeceklerini sanmıyorum.
You stayed here to help your father and your friends.
Babana ve arkadaşlarına yardım etmek için burada kaldın.
We killed your friends and their wives and their children.
Eşleri ve çocuklarını da öldürdük.
And I just thought it would be good if we were... friends.
Dost olmamız iyi olur diye düşündüm.
Hey there, Bat fans and Super Friends,
Merhaba Yarasa hayranları ve süper arkadaşlar...
The beer pong tournament just started, the girls are laughing at all of our jokes, and they think we're friends with guys like Tommy Cutahee.
Bira tenisi turnuvası yeni başladı. Kızlar tüm esprilerimizi gülüyor ve Tommy Cutahee gibi çocuklarla arkadaş olduğumuzu sanıyorlar.
Last night, before you got there, Gloria and I got in a big to-do about me not needing new friends.
Dün akşam siz gelmeden önce Gloria'yla, yeni arkadaş istememem konusunda büyük patırtı kopmuştu.
Or I could arrest you and all your friends for the drugs on the table and we could go talk down at the station.
O zaman masada ki uyuşturucudan dolayı hepinizi tutuklayıp merkezde konuşalım.
A silver-painted man and about a hundred of Pride's closest friends.
Gümüşe boyanmış bir adam ve Pride'ın yüz tane yakın arkadaşı.
I've spent time with politicians and their friends.
Politikacılar ve arkadaşlarıyla zaman geçirdim.
Are you and Nicole best friends now?
Nicole'le kanka mı oldunuz?
You... and the others, too... I'm glad we became friends.
Seninle ve diğerleriyle arkadaş olduğum için çok mutluyum.
Small wonder that your father and mine were friends.
Bildiğiniz gibi babalarımız arkadaştı.
There are two distinct inboxes- - one for friends and one for messages from strangers.
İki farklı gelen kutusu var- - biri arkadaşlar için diğeri de yabancılar için.
And are you guys still friends?
Hala arkadaş mısınız?
I've also been thinking... if you and I had met somewhere else, um, on an airplane or in a diner, would we still have been friends?
Yine de düşünüyorum. Eğer seninle başka bir yerde tanışmış olsaydık bir uçakta ya da küçük bir lokantada yine de arkadaş olur muyduk?
It's 11 : 00 p.m. in Israel and my friends are slipping into their desert pods right now and I'm... here talking to you.
İsrail'de saat şuan 23 : 00 ve arkadaşlarım çölde yerlerini almışlardır. Bense burada seninle konuşuyorum.
Your friends will die, but you will live, and you'll be tied to me for as long as your heart pumps blood.
Arkadaşlarınız ölebilir ama siz yaşayacaksınız ve kalbiniz kan pompalamaya devam ettiği sürece bana bağlı olacaksınız.
Friends don't just stay at each other's homes and buy each other pretty dresses.
Arkadaşlar sadece birbirlerinin evinde kalıp birbirlerine güzel elbiseler almazlar.
But we've, uh, notified next of kin, and we've got a list of her friends and co-workers.
Akrabalarına haber verdik. Elimizde arkadaşları ve iş arkadaşlarına dair bir liste var.
I have many friends and family in other vessels, in other branches.
Birçok arkadaşım ve ailem diğer gemilerde ve birliklerde.
Yeah, me and my friends would get drunk on the weekend.
Ben ve arkadaşlarım sarhoş olurduk haftasonları.
" Nobody ever thought a robot and a dog could be friends...
"Bir robotla bir köpeğin arkadaş olabileceği kimsenin aklına gelmezdi."
And yeah, I've thought about it, but... you're best friends with my sons. No, no!
Evet, ben de bunu düşündüm ama sen oğullarımın en yakın arkadaşısın.
And that social contract says that you have to love, honor, and not do this in front of our friends!
Ve bu anlaşma sevmek zorunda olduğunu ve arkadaşlarımızın önünde bunu yapmamanı söylüyor!
I guess he asked about my dad's rich friends, and then he asked about working for Alicia. - And that was it?
Babamın zengin dostlarından bahsetti ve Alicia ile çalışmanın nasıl bir şey olduğunu sordu.
You and I, we're not friends.
Sizinle arkadaş değiliz.
And I had to borrow money from friends because no bank would take us.
Hiçbir banka bizi kabul etmediği için arkadaşlardan borç aldım.
Once you got to Istanbul, Ruth's friends were gonna meet you and accompany you to the border.
İstanbul'a indiğinizde Ruth'un arkadaşları sizinle buluşup, sınıra kadar eşlik edecekti.
And I have some friends.
Benimse arkadaşlarım.
And he said he'd introduce him to his friends... at the CIA.
Ve CIA'den arkadaşlarıyla tanıştıracağını.
He and his friends figured out who I am.
O ve arkadaşları kim olduğumu anladı.
Terri and I would never have been able to sustain so many wonderful years of marriage if it weren't for our spectacular friends!
Eğer bu kadar harika arkadaşlarımız olmasaydı Terri ve ben asla evliliğimizin pek çok harika yıllarını devam ettiremezdik.
friends 2160
friendship 155
friends with benefits 24
friends forever 21
friends and family 37
friends of yours 55
friends of mine 20
and forever 16
and for us 23
and forgive us our trespasses 37
friendship 155
friends with benefits 24
friends forever 21
friends and family 37
friends of yours 55
friends of mine 20
and forever 16
and for us 23
and forgive us our trespasses 37
and for now 27
and fyi 64
and fuck you 55
and for all i know 16
and fourth 18
and for once 56
and father 32
and for some reason 87
and finally 517
and for whatever reason 27
and fyi 64
and fuck you 55
and for all i know 16
and fourth 18
and for once 56
and father 32
and for some reason 87
and finally 517
and for whatever reason 27
and for good reason 43
and forsaking all others 18
and for the record 267
and from now on 89
and for dessert 24
and for the first time in my life 26
and for god's sake 35
and fast 161
and fire 35
and forgive me 21
and forsaking all others 18
and for the record 267
and from now on 89
and for dessert 24
and for the first time in my life 26
and for god's sake 35
and fast 161
and fire 35
and forgive me 21
and furthermore 69
and funny 55
and for me 98
and for the first time 59
and for that 299
and frankly 308
and for you 233
and funny 55
and for me 98
and for the first time 59
and for that 299
and frankly 308
and for you 233