And later on translate Turkish
1,473 parallel translation
Honey, I don't know when I'm going to crash... but as of right now, we are learning about the car... and I'm learning organic cooking, I'm gonna tap dance... and later on today, I am going to fix the toilet.
Tatlım, ne zaman çarpacağımı bilmiyorum fakat şimdilik, araba, organik aşçılık hakkında bir şeyler öğreniyorum, biraz dansedicem ve bugün daha sonra, tuvaleti tamir edicem.
You know, I also got a facial, and later on, I'm going to get a pedicure and an eyebrow wax, so there!
Cilt bakımı da yaptırdım. Daha sonra da pedikür yaptırıp kaşlarımı aldıracağım.
20 minutes later, this station would have been on the primary grid, and we would have lost half of california.
20 dakika sonra, istasyon özel elektrik şebekesine geçmiş olabilirdi, ve bu da California'nın yarısını karanlıkta bırakırdı.
Later on today when you are with your residents, I'll come up for something, you'll tell me you're too busy in a manly way, and I will contritely turn around and walk out of the room with my tail between my legs.
Bugün doktorlarınlayken yanına geleceğim. Bana mertçe meşgul olduğunu söylersin, ben de pişman bir halde döner, kuyruğumu bacaklarımın arasına sıkıştırıp odadan çıkarım, sorun çözülür.
Ten hours later... all dressed up, and no Petrovsky to go.
On saat sonra... hazırlandım, ama Petrovsky ortaya çıkmadı.
And it meant, later on, that she would call me on the phone sometimes very very late at night just to tell me about a new recipe I needed to try.
Denemem gereken yeni bir yemek tarifini söylemek ya da..
Johnson and Wagner started off on their own, but then crossed paths with Dumais an hour later.
Johnson ve Wagner tek başlarına başlamışlar, ama bir saat sonra yolları Dumais ile kesişmiş.
Ten minutes later, the real limo will arrive... and everyone will think that I've been kidnapped.
On dakika sonra, ayarlanan limuzin gelecek ve herkes benim kaçırıldığımı düşünecek.
I could have drowned. And then we'd have found your body days later, washed up on the dish rack.
- Evet biz de bulaşık sepetine vuran cesediini ancak günler sonra bulurduk.
He told a story later about sitting on a tractor, dreaming about the world of business and how different it could be from the way things were for him and his family.
Birgün, bir traktörün üstüne oturup iş dünyasını ve her şeyin kendisi ve ailesi için ne kadar farklı olduğunu hayal ettiğini anlatmıştı.
When you see two or three energy companies with 30, 35 percent of their entire capacity down for maintenance on a single day and as a result the price of electricity is skyrocketing three or four hundred percent and then a week later someone else does it up
Kapasitelerinin % 30 ila % 35 ` inin altında çalışan iki üç enerji şirketinin aynı gün bakım nedeniyle santrallerini kapatması sonucunda elektrik fiyatının bir anda % 300 ile % 400 lere roket gibi fırlaması ve bir hafta sonra aynısını Kuzey Kaliforniya ` da
Two days later I met with him and Ken Lay because I had informed the company that I was going to downgrade the stock on Skilling's resignation.
İki gün sonra onunla ve Ken Lay ile buluşmuştum çünkü istifa olayı üzerine şirket hisselerini düşüreceğimi söyleyecektim.
Later on, when Eric Burdon and the Animals picked the song up from Bobby... and recorded it, Bobby told me that he had had to drop the song... because everybody was accusing him of ripping it off of Eric Burdon!
Sonradan Eric Burdon ve Animals... Bobby'den bir şarkı aldılar... ve onu kaydettiler. Bobby bana, o şarkıdan vazgeçmem gerekti... çünkü herkes beni Eric Burdon'dan şarkı çalmakla suçluyordu dedi!
They started out to see that we were blacklisted, and about two years later... instead of singing in the Waldorf-Astoria, or Ciro's in Hollywood... we were singing in Daffy's Bar and Grill on the outskirts of Cleveland... and decided to take a sabbatical.
Kara listeye alınmamız için her şeyi yaptılar, iki yıl kadar sonra da... Waldorf-Astoria'da veya Hollywood'daki... Ciro'da söylemek yerine...
Months later, on the night before the telethon in Miami we got back to our room and found that Sally had been more than good to his word.
Aylar sonra, Miami'deki kampanya başlamadan bir gece önce odamıza döndüğümüzde Sally'nin sözüne sadık olduğunu gördük.
Good,'cause if you're lucky, later on... I'll let you go over the river... and through the woods.
İyi, çünkü eğer şansın varsa, ilerleyen saatlerde sana çok özel ve çok güzel bir sürprizim olacak.
"It's Friday afternoon on TRL and later today" -
"Bir cuma gününde TRL'deyiz ve günün geri kalanında"...
Well, sooner or later, my liver's gonna crash and burn on me, so until then I'm still in the driver's seat.
Önünde sonunda karaciğerim iflas edecek o zamana kadar canım ne isterse onu yapacağım.
I found him twelve days, two thousand miles, and one hundred and fifty grams later in a Bolivian boarding house.
Onu on iki gün sonra iki bin mil uzakta yüz elli gram malı tüketmiş halde bir Bolivya pansiyonunda buldum.
And maybe even the chance to buy later on.
Ve belki daha sonra, onu satın almak için fırsat doğar.
20 million dead and four years later it was still going on.
20 milyon insan öldü ama dört yıl sonra bile devam ediyordu.
Years later, after my husband had died, and I was on my own, I decided to buy a theatre... and put on a nude revue, so that boys like Alec would never be in the same predicament.
Yıllar sonra, kocam öldükten ve tek başıma kaldıktan sonra bir tiyatro satın alıp çıplak bir revü sahnelemeye karar verdim. Bu şekilde Alec gibi çocuklar aynı şeyi yaşamak zorunda kalmayacaklardı.
He told a story later about sitting on a tractor, dreaming about the world of business and how different it could be from the way things were for him and his family.
Bir gün, bir traktörün üstüne oturup. ... iş dünyasını ve her şeyin kendisi ve ailesi. ... için ne kadar farklı olduğunu.
When you see two or three energy companies with 30, 35 percent of their entire capacity down for maintenance on a single day and as a result the price of electricity is skyrocketing three or four hundred percent and then a week later someone else does it up
Kapasitelerinin % 30 ila % 35 inin. ... altında çalışan iki üç enerji şirketinin. ... aynı gün bakım nedeniyle santrallerini kapatması.
Two days later I met with him and Ken Lay because I had informed the company that I was going to downgrade the stock on Skilling's resignation.
İki gün sonra onunla ve Ken Lay ile buluşmuştum. ... çünkü istifa olayı üzerine. ... şirket hisselerini.
It wasn't until later on that I realised Mum had gotten to Heiss and pulled some strings.
Daha sonra onları şova dâhil etmesi için Heiss'ı annemin ikna ettiğini öğrendim.
It's not important, but I forgot to put it on the first form I had to fill in and then I didn't put it on the later ones.
Önemli bir şey değil, Ancak ilk forma yazmayı unutmuştum Ve bu yüzden diğerlerine de eklemedim.
You keep knocking on the devil's door long enough and sooner or later, somebody gonna answer you.
Şeytanın kapısını çalıp durursanız, er ya da geç, kapıyı açan biri çıkar.
And that she got picked up 18 months later on a drug charge.
Evet, sürücü belgesi, sahte kimlikler.
Six months later, she and Billy turned up on my doorstep, looking for a place to crash.
Bak.Paranın bir ay içinde nasıl el değiştirdiğini görüyor musun? İşte tam da yeni bir yardımcının işe girdiğini düşündüğüm zaman. Çocuklar fişlerini takas yolunu değiştirmişler.
I mean, some day, fifteen years later someone is going to read one of my interviews, because I'm gonna have released a record or somebody wants to work with me because of my background and I just don't want my name associated with someone I look down on...
Yani, bir gün, onbeş yıl sonra, birileri röportajlarımdan birini okuyacak, çünkü bir albüm yayınlamış olacağım ya da biri benim geçmişim yüzünden benimle çalışmak isteyecek ve ben ismimi hor gördüğüm birine iliştirmek istemiyorum.
And three days later, they detonated another atomic bomb on the city of Nagasaki.
Ve üç gün sonra, diğer bir atom bombası Nagazaki'nin üzerinde patlatıldı.
"some generals have an active role in putting down the rebellion..." "while, others prefer to stay on the side, passively such as Augusto Pinochet, who would later be Commander of the Armed Forces and who has joined the loyal forces for now".
Bazı generaller isyanın bastırılmasında aktif rol oynarken,... diğerleri kenarda kalıp, pasif rol oynamayı tercih ediyorlar,... bunlara Augusto Pinochet de dahildi kendisi şu an sadık kuvvetlerde olup,... sonradan Silahlı Kuvvetler Komutanı olacaktı.
- You must give the wedding present... on the first night itself and not later.
- Düğün hediyesini ilk gece vermek... zorundasın, sonraya bırakamazsın.
But if you'll be okay and everything works out well. I'll recommend you later on.
Ama sen iyi olursan ve herşey yolunda giderse daha sonra seni öneririm.
And later, Lindsay was on the phone with Bob Loblaw.
Lindsay, telefonda Bob Loblow ile konuşuyordu.
And later, Michael and Rita were on the Tantamount Studios tour.
Sonra, Michael ve Rita Tantamount Stüdyoları turundaydı.
[Narrator] And later that day, Michael caught Lindsay up... on the emotional bond he was forming with Sally.
Günün ilerleyen saatlerinde, Michael Lindsay'e Sally'le oluşturdukları duygusal bağı anlatıyordu.
Well, we'll grab some Chinese food and you can fill me in later on all the boring details.
Tamam, Çin yemeği yeriz ve sonra beni sıkıcı detaylarla doldurabilirsin.
When she was seven, she broke her wrist, probably falling off a bike, and two weeks later, before the cast was even removed, she got right back on that bike and broke it all over again.
Yedi yaşındayken, bileğini kırdı, bütük olasılık bisikletten düşerek, ve iki hafta sonra, daha alçı çıkarılmadan önce, tekrar bisiklete bindi ve bileğini yeniden kırdı.
Gil, I'm sympathetic to your request, but if I grant a warrant based upon this print, and the print is later thrown out of court, then everything you find as a result of it would be excluded, and your pattern rapist could be back on the street.
Senin isteğini anlıyorum, ama bu kanıta dayanarak arama iznini verirsem, ve bu iz daha sonra mahkeme de reddedilirse, o zaman bunun sonucu olarak bulmuş olduğunuz diğer her şey de reddedilir, böylece sizin sabıkalı tecavüzcünüz serbest kalır.
So we've got a killer who digs a grave, dumps a body, covers it with tar, comes back three years later, digs again and dumps another one on top of it?
Öyleyse önce mezar kazıp, kurbanı atıp, katranlayan ve 3 yıl sonra geri gelip tekrar kazıp bir başka cesedi atıp, tekrar katranlayan bir katille mi karşı karşıyayız?
The killer takes some of the victim's blood at the scene the red blood cells in the serum separate and get sprayed on the shoe later.
Katil olay yerinde kurbanın kanını biraz alır, kırmızı hücreler serumdan ayrılır, ve daha sonra ayakkabıya bulaştırılır.
Ten years and two murders later, you're working with the U.N., Livin'large at the dunsmore.
On yıl ve iki cinayetten sonra Dunsmore'da Birleşmiş Milletler ile çalışıyorsun.
We had an argument... and ten minutes later we had sex in the bathroom.
Biraz tartıştık ve on dakika sonra tuvalette ilişkiye girdik.
Two days later, he was on a plane to Switzerland and did not come back until our best witness against him dies in a car accident.
Dennis 2 gün sonra uçağa atlayıp İsviçre'ye gitmiş. Olayın ilk elden tanığı, trafik kazasında ölene kadar da geri dönmemiş.
Until one night three years later, when there was a knock on our door. And I was desperate once again.
Ta ki, üç yıl sonra, bir gece kapımız çalındığında, ben bir kez daha ümitsizdim.
He used that same excuse with a woman's husband ten years later and it worked.
Aynı mazereti, on sene sonra kadının birinin kocasına söyledi. Ve işe yaradı.
Okay, we'll see you later on then for a drink and a bit of a laugh, eh?
Bir iki kadeh içer, güleriz.
And stopped reading Beowulf, jotted on the same slip three minutes later.
3 dakika sonra da bunu yazmışım.
Let's put it on the "to be displayed" pile... and we'll authenticate it at a later time.
Bunu sergilenecekler yığınına koyalım sonra gerçekliğini teyit ettiririz.
and later 123
later on 170
once 1546
online 141
only 1631
onion 41
ones 44
onward 91
onions 55
one day at a time 90
later on 170
once 1546
online 141
only 1631
onion 41
ones 44
onward 91
onions 55
one day at a time 90
ondrej 26
one moment please 57
only you 239
one more time 797
one day 2293
one month later 23
one thing at a time 106
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one moment please 57
only you 239
one more time 797
one day 2293
one month later 23
one thing at a time 106
one more 931
one more shot 23
one year ago 42