English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Better you than me

Better you than me translate Turkish

2,265 parallel translation
Hey, better you than me, buddy.
Benim yerime senin gitmen iyi olmus dostum.
Better you than me.
Buna ihtiyacın olacak.
- What are you? - You're not better than me.
Benden daha iyi değilsin.
My valiant warriors, allow me to introduce to you he who, better than I, will lead you to victory.
Benim cesur askerlerim. Sizi, benden daha iyi, Zafere kadar götürebilecek,
- Well, if I busted you, you guys would know better than me.
Eger sizi tutuklamis olsaydim, beni iyi taniyor olurdunuz.
You know how to do this shit better than me.
Bu işlerde benden daha iyisin.
Deca only that t you better for that than me.
Sadece benden daha iyi olduğunu söylüyorum.
You know that better than me.
Bunu benden daha iyi biliyorsun.
Well, you're a better man than me.
Benden daha iyi bir adamsın.
You know it better than me.
Sen, benden daha iyi biliyorsun.
- You know better than me?
Benden iyi mi biliyorsun?
Well, excuse me, but I happen to think you're better than that.
Kusura bakma ama bundan daha iyisine layıksın.
You think you're better than me?
Benden iyi olduğunu düşünüyorsun, değil mi?
Loves me better than you
Sevemez beni senin gibi
Gonna love me better than you
Sevemez beni senin gibi
- You think you're better than me?
- Benden daha iyi olduğunu mu sanıyorsun? - Hayır.
If you can find somebody gave it a better shot than me,
Benden daha iyisini yapan birini bulabilirsen tanışmak isterim.
You're better than me. I can't choose.
Sen seç, benden daha iyi tanıyorsun.
I could have said something but I didn't because I thought whatever image you had of me was better than who I was.
Sana söyleyebilirdim ama yapmadım çünkü düşündüm ki benim hakkımda düşüneceğin herhangi bir şey olduğumdan daha iyi olacak.
So you were... you were watching her, who's a lot better looking than me.
Aslında ona bakıyordun. Çünkü o benden güzel.
See? Right there — that is why you're getting me a "better dead than wed" tattoo right here.
Orada- - işte bu yüzden tam şuraya "evleneceğime ölürüm daha iyi" dövmesi yaptırmamı istiyorsun.
You like me better than Dr. O'hara, don't you?
Beni Doktor O'Hara'dan daha çok seviyorsun, değil mi?
I hope you're taking me to a better apartment than what you just showed me.
Umarım beni gösterdiğinden daha iyi bir daireye götürüyorsundur.
You are no better than me, you shifty tree skink.
Senin de benden aşağı kalır yanın yok. Seni düzenbaz ağaç sürüngeni.
You look better in red than me.
Kızıl içinde benden daha güzel oluyorsunuz.
Paula is my client now, and I don't wanna have to worry about you sticking your nose in a case that you think you can handle better than me. - I don't think...
Dünyadaki en iyi avukat olabilirm, ama, bu beni nasıl gördüklerini değiştirmeyecek.
- Because if you could handle it better than me, you would, but you can't, because you're too involved, and you know it. You're right. She's in good hands.
Sanki isim ortağı tanrıları gelip kimin o dağa çıkacağını söylediği gün hastaymışsın gibi.
You deserve better than me.
Benden daha iyisini hak ediyorsun.
Do you like her better than me?
Onu benden daha çok mu beğeniyorsun?
You know me better than that.
Öyle biri olmadığımı çok iyi biliyorsun.
I think you know me better than that by now.
Artık oyle olmadığını bilecek kadar tanıyorsun beni.
I want Dan to be with a girl who's not gonna corrupt his soul, and- - and trust me, I can give you better advice than that book.
Dan'in ruhunu bozmayacak bir kızla olmasını istiyorum, ve güven bana, sana verebileceğim tavsiyeler o kitaptakilerden daha iyi.
I thought you deserved better than having someone like me in your life.
Hayatında benim gibi birisinden daha iyisini hak ettiğini düşündüm.
And, baby, you could do better than me
Bebeğim, benden daha iyisini bulabilirdin
I mean, you know these eastern bloc types better than me.
Bu doğu bloğu fırlamalarını benden daha iyi tanıyorsun.
♪ I'm a superstar and I got a cool car ♪ And the girls like me better than whoever you are ♪'Cause I make your day, hey
â ™ ª I'm a superstar and I got a cool car â ™ ª And the girls like me better than whoever you are â ™ ª'Cause I make your day, hey â ™ ª Let me hear you say, oh, oh, oh, oh, oh
♪ And the crowd goes ♪ I'm a superstar and I got a cool car ♪ And the girls like me better than whoever you are
â ™ ª And the crowd goes â ™ ª I'm a superstar and I got a cool car â ™ ª And the girls like me better than whoever you are â ™ ª'Cause I make your day
So, you're telling me that you found yourself someone better than that?
Demek bana ondan daha iyisini bulduğunu söylüyorsun?
He knows the situation better than you, or me or anybody.
Durumu senden ya da benden daha iyi biliyor.
Because you deserve better than me.
Çünkü benden daha iyisini hak ediyorsun.
You know this place better than I do I want to hear your opinion, tell me what you know I want to make them give up
Bu yerleri benden daha iyi biliyorsun.. Ne biliyorsun.. bilmek isterim.. Onları göstermek istiyorum..
You understand me better than myself.
Beni benden daha iyi anlıyorsun.
Philippe, you know better than me you have to be careful.
Philippe, benden daha iyi bilirsin, dikkatli olmak zorundasın..
Better it's me than someone who thinks you're guilty.
Senin suçlu olduğunu düşünen birisi yerine, bana.
Better you than me.
Bu konuda benden daha iyisin.
Who knows you better than me?
Seni benden iyi kim tanıyabilir?
I'm sick and tired of you always acting like you're so much better than me, Sam Merlotte!
Benden çok daha matah bir bokmuşsun gibi davranmandan bıktım, Sam Merlotte!
You deserve someone better than me.
Benden daha iyi birini hak ediyorsun.
You think you're a better mother than me?
Benden daha iyi anne olduğunu mu düşünüyorsun?
You'll keep me better than you do now.
Eskisinden daha iyi bakacaksın bana.
You're better than me, kid.
Sen benden iyisin, evlat.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]