English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Black sheep

Black sheep translate Turkish

312 parallel translation
I'm a prodigal son, the black sheep of a white flock.
Savurgan biriyim. Beyaz sürünün kara koyunuyum.
That was Uncle Jim, the black sheep of the family until he got into politics.
O, Jim amcaydı. Politikaya atılana kadar, ailenin kara koyunuydu o.
Black sheep!
Kara koyunlar!
The black sheep must be driven out.
- Kara koyun sürüden defedilmelidir.
I'm the black sheep.
Ben sürüdeki kara koyunum.
I won't marry into any family with a black sheep.
Kara koyunu olan bir aileye damat olamam.
Black sheep like to make everybody else look black.
Tam bir yüz karası.
I tell you, I'm just a black sheep.
Tam bir yüz karasıyım.
I'm just a black sheep, and there's no getting around it.
Ben toplumun yüz karasıyım, bunu değiştirmenin imkanı yok.
Black sheep. These lands are in the the city center.
Bu arazinin şehrin merkezi olduğunun farkında mısın sen?
We are little black sheep Who have gone astray
Küçük kara koyunlarız Sürüden ayrılmış
24 years ago... I was practising law in Lucknow I was the black sheep of the family, because I opposed social norm... and I had married a widow.
24 yıl önceydi... Lucknow'da hukuk stajımı yapıyordum. Ailemin yüz karasıydım, çünkü sosyal kurallara karşı çıkıp bir dulla evlenmiştim.
I fulfill my role as black sheep.
Ailenin yüz karası rolünü ben oynuyorum.
- Black sheep?
- Kara ördek?
- I'm a black sheep.
- Ben garip bir insanım işte.
Lots of families have black sheep.
Her aileden bir yüz karası çıkar.
There should be no black sheep, which regretfully is not the case.
Aranızda kötü elma olmamalı. Ama durum maalesef böyle değil.
That's because he's always been the black sheep of the family.
- Her zaman ailenin yüz karası olduğu içindir.
I feel for him what a mother feels for a child that is a bit... let's say : that is a bit the black sheep of the flock.
Hani bir anne ailenin yüz karası çocuğu için ne hissederse Bruno için öyle hissediyorum.
- He doesn't look like a black sheep to me.
Bruno... bana ailenin yüz karasıymış gibi gelmiyor.
Ce soir, comme tous les autres soirs d'ailleurs, vous savez très bien... qui ici au Black Sheep Club, I'attraction, c'est vous!
Ce soir, comme tous les autres soirs hiers, vous savez bien... qui ici au Black Sheep Club, l ´ attraction, c ´ est vous!
After all, the wool of a black sheep is just as warm.
Hem kara koyunun yünü de bir o kadar sıcaktır.
Or should I say black sheep?
Yoksa, kara koyun mu desem?
The black sheep of an otherwise admirable family from County Dublin.
Kara koyun yada Dublinli saygın bir aileden.
– And the rest of you? – Me neither. I was already a black sheep, the odd man out.
Makineli tüfeğinizin arkasında siperde olduğunuzdan kimi vurduğunuzu görmezsiniz.
It's always a shock for society to see a black sheep succeed.
Çok fazla şey yaptım :
- A black sheep in the family, no doubt.
- Ailenin yüzkarasι olmalι.
which makes me feel like a black sheep or a traitor.
Kendimi bir hâin gibi hissediyorum.
Baa baa black sheep, Have you any wool Yes, sir, yes, sir, Three bags full
"Daha dün annemizin... kollarında yaşarken."
- The black sheep in the family.
- Aile içinde yüz karası.
You're the black sheep of Tellioğullari!
Sen Tellioğullarının yüz karasısın!
You f * k, you're the black sheep of Telliogullari! Slap!
- Hadi ulan Tellioğullarının yüzkarası.
You're the black sheep of the family! ...
Ailenin yüz karası!
I'm kind of black sheep.
Ben bir kara koyunum. Neden kara koyun?
But a wild, simple fellow like Handcock... and a... black sheep.
Ama Handcock gibi vahşi, basit bir adam ve bir de kara koyun.
I'm the black sheep of the family.
Ben ailenin yüz karasıyım, biliyorum.
Yes! Baa Baa black sheep, have you any wool?
Söyle, kara koyun yünün var mı?
Black sheep of the family.
Ailenin kara koyunu.
Could you guarantee that there are no black sheep among you?
Aralarında bir kara koyun olmadığını garanti edebilir misiniz?
Are you saying that we have black sheep among us?
Ne demek yani... aramızda bir kara koyun mu var?
I'm always a black sheep in your Grandpa's eyes anyway
Dedenin gözünde ailenin yüz karasıyım.
Because black is commonly associated with negatives- - the black market, the black sheep of the family, anything which is supposed to be bad.
Çünkü, siyah genellikle olumsuz şeylerle anılır karaborsa, kör ahırın kara koyunu aklınıza gelecek kötü ne varsa...
- Oh, he's our black sheep, always scamming and stealing.
- Ah, o bizim hayırsız evlâdımız daima dolandıran ve çalan.
We have a black sheep this year at our school.
Bu yıl okulumuzda bir yüz karası var.
You must refer to Marquis, our black sheep.
Marki'den bahsediyorsunuz sanırım,... bu ülkenin yüz karasıdır.
We are not talking about sheep, black or white, Sister Margaretta.
Koyunlardan bahsetmiyoruz, Rahibe Margaretta, kara ya da ak.
I had written many extraordinary articles, and I was considered a black sheep, one who would never succeed.
Amerikalı bir dulla evlendim hem de bir Grossfeld.
Why are you the black sheep? I eloped when I was 17.
17 yaşındayken evden kaçtım.
If you're not a cat, are you a sheep?
{ \ b1 \ fs28 \ fnCooper Black } Madem kedi değilsin nesin sen?
A sheep with only one horn?
{ \ b1 \ fs28 \ fnCooper Black } Tek boynuzlu keçi mi?
And now he doesn't fit in with the other sheep?
{ \ b1 \ fs28 \ fnCooper Black } Şimdiler de keçiler bile hasta oldu!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]