English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bye then

Bye then translate Turkish

663 parallel translation
Okay, bye then.
Peki. Hoşçakal.
Good bye then.
Hoçakal.
- Good-bye then.
Güle güle, o halde.
Good bye then.
Hoşça kal.
- Good-bye then.
- O halde, hoşça kalın.
I'll say good-bye then.
- O zaman hoşçakal diyeyim. - Hayır.
Well, good-bye then.
Peki, hoşçakal o zaman.
Well, bye then.
Hoşçakal, o zaman.
Bye-bye then.
Hoşça kalın.
- Well, good-bye then.
- Harika, güle güle gidin.
So bye then, I'm leaving before I get sick...
Hoşçakalın o zaman, hasta olmadan gideyim ben...
Bye then...
Sonra görüşürüz...
Bye then.
Öylese, gözrüşmek üzere.
Bye then.
Görüşürüz.
And then good-bye to happiness.
O zaman da elveda mutluluk.
Call me then. Good-bye.
Konfeksiyoncuda kürkleri düzelttiği için de 50 dolar.
Bye-bye, then.
Hosçakal öyleyse.
Bye, then, little girl.
Hoşçakal küçük kız.
- Good-bye, then, Mrs. Newton.
- Hoşça kalın Bayan Newton. - Hoşça kalın.
Then it's good-bye.
O zaman vedalaşıyoruz.
Good-bye, then, Belle.
Hoşçakal öyleyse, Belle.
Goodbye, then. See you this evening. Bye.
- Akşama görüşürüz, o zaman.
Bye, then.
Hoşçakal o zaman.
Kiss me good-bye, then.
Hadi bana bir veda öpücüğü ver.
Good bye, then.
Hoşça kal öyleyse.
Then good-bye, Leo.
Ve sonra elveda Leo.
- Good-bye, then.
- Hoşçakal.
Bye, then.
Güle güle, o zaman.
'Bye, then
Hoşça kal o zaman.
Good-bye, then.
Hoşça kal.
Then good-bye! Did you hear?
Görüşmek üzere!
Then you won't miss her so much if you kiss her good - bye, sugar pie.
Veda öpücüğü verirsen, onu çok fazla özlemezsin, şeker parçası.
- Now, you got to kiss her good - bye. - Please, Mama! - Then you won't miss her so much.
- Ona veda öpücüğü vermelisin.
Oh, we walk together and talk together ; and just before we say good-bye, he takes me in his arms... and then... I wake up.
Birlikte yürüdük, konuştuk, ve ayrılmadan önce beni kollarına aldı ve sonra da uyandım.
- Good-bye, then.
- O halde hoşçakal.
You finally get Müller to put us on, and then wave bye-bye!
Muller'i bizi çıkarmaya ikna ettin. El sallarım diyorsun.
- Then bye!
Sonra görüşürüz!
- Bye, then.
- Bana müsaade.
And then good-bye, Wright-Dobie school.
Sonra da Wright-Dobie okuluna elveda deriz.
Then, Good bye.
Hoşçakalın o zaman.
Bye, then.
Tekrar Güle güle...
Good-bye, then.
Hoşçakal, o halde.
Bye, then.
Hoşça kal o zaman.
Then you and I will say good-bye.
Sonra sen ve ben veda edeceğiz.
Good-bye, then.
Hoşça kal Giulietta.
- Bye, then.
Güle güle.
Then you've gotta go to bye-byes.
Sonra yatacaksın.
One more game and then beddie-bye.
Bir oyun daha ve sonra doğru yatacığına.
I'll see you then. Great. Bye.
Görüşürüz o halde.
Bye, then.
Öyleyse, hoşçakal.
- Good-bye, then.
- Hoşçakal, o zaman.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]