English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Follow the light

Follow the light translate Turkish

116 parallel translation
Follow the light on the face of a messenger.
Ulağın yüzündeki ışığı takip et.
Follow the light with your eyes
Işığı gözlerinle takip et.
No. Follow the light with your eyes.
Gözlerinle ışığı takip et.
Follow the light with your eyes, not your head.
Gözlerinle takip et, kafanla değil.
- Follow the light with your eyes.
- Şimdi. Gözünle ışığı izle.
Follow the light, Carol Ann. Follow the light.
Işığı izle Carol Ann.
All right, just follow the light.
Pekâla, ışığı takip et.
Follow the light, to the left...
Takip edin, sola...
- This is Carmen. - Follow the light.
Carmen Gözlerinizle ışığı takip edin
- Follow the light with your eyes.
- Işığı gözlerinle takip et.
Follow the light.
Ve arteryel kan gazı.
Follow the light with your eyes.
Işığı gözlerinle takip et.
Try and follow the light with your eyes.
Gözlerinizle ışığı izlemeye çalışın.
Rosemary, follow the light.
Rosemary, ışığı takip et.
Just follow the light with your eyes.
Gözlerinle izle şu ışığı.
Follow the light You'll be there by nightfall
Sadece ışığı takip et. Akşamüstü oraya varırız.
Follow the light.
lşığı izle.
VAKAMA : Follow the light.
lşığı izle.
Just try to follow the light.
Sadece ışığı takip etmeye çalışıyorum.
Follow the light.
lşığı takip edin.
Follow the light, find the pattern in the ink? 300 questions? Those were psychological tests.
- O bir psikolojik testti.
Mr. Mckee Can you follow the light?
Mr. Mckee... ışığı takip edebilir misiniz?
Look into, and follow the light.
Buraya bak ve ışığı takip et.
Now follow the light.
Şimdi ışığı takip edin.
Follow the light.
- Işığı izleyin.
Follow the light.
Işığı takip et.
Follow the light!
Işığı takip et!
Cayou follow the light for me?
Benim için ışığı takip edebilir misin?
That's it, follow the light.
Evet, ışığı takip edin.
Too late for them to ever see again... the light they once chose not to follow! Yeah!
Evet!
"Follow me to the light!"
"Işığa doğru ben izleyin!"
And yet I would if I were free to follow my desire in the harsh light of day.
Eğer arzularımı gündüzün kaba ışığında izleyebilseydim isterdim.
Now, there is some light filtering through up there and there are... some fissures in the ice, but all of them are too narrow to follow very far.
Şimdi, şuradan süzülen biraz ışık var ve şurada da... buzda birkaç çatlak, ama takip etmek için çok darlar.
When I need to go to the bathroom you'll follow me with a flash light.
Ben banyoya gitmek istediğim zaman sen beni bir ışıldakla takip edersin.
Follow the light.
Işığı takip edin.
I'm not playing Follow the Blinking Light for the rest of...
Yanıp sönen ışığı takip edin ve...
"And If we take that we shall have a light for the one that is to follow."
"Ve eğer o adımı atarsak ondan sonrakini aydınlatacak ışığımız da olacak."
"Follow a raven into the shadow, and you will find the light."
"Karanlıktasan, kuzgunu izle... "... ışığı bulursun. "
Follow the raven into shadow, and you will find the light.
Karanlıktaysan kuzgunu izle ışığı bulursun.
But I'll tell you what the fat man's real problem was... when some of the shipments... started to turn up a little light. Follow me?
Ama şişkonun asıl sorunu sevkiyatlardan bazıları... seyreltilmiş çıkınca başladı.
Slaves are a long way from an effective army, and besides if the Jaffa saw the light, it will only be a matter of time before the slaves follow suit.
Köleler etkili bir ordu olmaktan çok uzaklar. Hem, Jaffa ışığı gördüyse bu kölelerin de onları izlemesi an meselesidir.
On the subject of the bus crash, it's just come to light that back in'89, then... deputy Mars pulled ed Doyle over for driving under the influence. He had simply decided to follow him home rather than follow procedure.
Otobüs kazası konusunda ; yeni ortaya çıkan bir bulguya göre 1989 yıIında, o zaman Şerif Mars, Ed Doyle'u alkollü araç kullanırken yakalamış ama yasal prosedürü uygulayacağına onu evine kadar takip etmeyi seçmiş.
Follow the pretty light.
Işığı izle.
Who will follow me, shall not walk in darkness... but will have the light of life.
Beni izleyenler karanlıktan kurtulacak ve sonsuza dek yaşayacaklardır. "
Come with me, my children, discard this world and follow the Spirit of Light as it beckons us onward!
Benimle gelin evlatlarım, bu dünyayı geride bırakın, ve bizi ileriye çağıran, Işığın Ruhu'nu takip edin.
In this vast expanse, that is sheltered by evil and led astray, she will be the beacon of light in the darkness to the warriors of the Ori, and to all who follow the true path to salvation.
Bu kötü ve yoldan çıkartanlar tarafından korunan geniş boşlukta, O Ori'ın savaşçılarına karanlıkta fener olacak ve kurtuluşun gerçek yolunu takip edenlere.
Now and again a light like the beam of a warship's searchlight would sweep the common, and the heat ray was ready to follow.
Yeniden, bu sefer savaş gemilerinin arama ışıklarına benzeyen bir ışık göründü. Common'u şöyle bir taradı. Ateş dalgası, ışığı izlemeye hazırdı.
Please follow the orange light.
Lütfen turuncu ışığı takip edin.
In the Chugach, the light surface snow can slough off and follow the skier down.
Chugach'da, karın yumuşak yüzeyi kopup kayakçıları yol boyunca takip eder.
Instead of following the light, he'll go out and follow a sound or in this case, a scent as inspiration.
Işığı takip etmek yerine, çıkıp bir sesi takip ediyor. Ya da bu durumda olduğu gibi, bir kokudan ilham alıyor.
Until the day your ever unrivaled will to follow rules and regulations becomes the guiding light of this rotten society.
Kurallara ve kanunlara uymaktaki bu eşsiz hayalin bu çürük topluma kılavuzluk edecek bir ışık olacak güne kadar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]