English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / For his

For his translate Turkish

50,233 parallel translation
He listens for his name.
İsminin söylenmesini bekliyor.
I came to pay my respects to my godfather and extend my best wishes for his recovery, which I hope will be swift and painless.
Buraya da vaftiz babama saygılarımı sunmaya ve oldukça hızlı ve acısız olacağını umduğum tedavisi için iyi dileklerimi iletmeye geldim.
Now, if you don't mind, our son's home alone waiting for his supper, and in case you think we're neglecting him, he's being watched by our neighbor as a favor, and we'd like to go.
Şimdi müsaadenizle, oğlumuz evde yalnız ve akşam yemeğini bekliyor. Onu ihmal ettiğimizi falan düşünmeden söyleyeyim komşumuz ricamız üzerine ona bakıyor ve biz de gitmek istiyoruz.
Look... it's for his own protection as well.
Bakın bu aynı zamanda onun iyiliği için.
I had hoped that Mr. Rand would be here to speak for his actions, but... the concept of work hours is still foreign to him.
Bay Rand'in de yaptıklarına bir açıklama getirmek için burada olacağını ummuştum ama kendisinde hâlâ mesai saati mefhumu yok.
is if he continues to decline, there'll be nobody for his daughter to come back to.
Durumu kötüleşmeye devam ederse kızı döndüğünde babasını bulamayacak.
He went up to your roof for his meditations.
Meditasyon yapmak için çatıya çıktı.
He's using them for his own means.
Onları kendi çıkarları için kullanıyor.
Do you remember the treasure your father was searching for his entire life? Here is the treasure map.
Babanın hayatı boyunca aradığı hazine vardı ya onun haritası burada.
A person must be responsible for his or her own action.
Bir insan kendi eylemlerinden sorumlu olmalıdır.
Deep down inside... he is still just a kid looking for his family.
Derinlerde ise hâlâ anne babasını arayan bir çocuk.
My dad worked his ass off for his family.
Babam bu aile için kıçını yırtına kadar çalıştı.
A fund should be established for his family.
Ailesine bir fon sağlanmalı.
And he's looking for his hard drive, right?
Hem hard diskini arıyor.
What do I get Christian for his birthday?
Christian'a doğum günü için ne alabilirim?
He asked for his permission.
İznini istemek için.
And every time I pass by that empty construction site, it's like a great big sign saying, "Francisco Fuerte... can't do nothing for his people."
O boş inşaat alanının yanından her geçişimde sanki koca bir tabela şöyle diyor : " Francisco Fuerte halkı için bir şey yapamıyor.
For Stigwood, it's do or die for his latest film, Gone with the Solar Wind.
Stigwood'un kaderini gelecek filmi Güneş Rüzgarı Gibi Geçti belirleyecek.
You're not imploring him to relinquish his deed, you're insisting that, for his own welfare, he submit his claim to you.
Tapusundan vazgeçmesini rica etmiyorsun. Kendi iyiliği için hakkını sana vermesinde ısrar ediyorsun.
Fate can be hard, so you put money aside for his future in case he grows up to be rash, like me.
Olur da benim gibi düşüncesiz biri olursa diye geleceği için kenara para ayırın.
The old skinflint didn't even pay for his whores!
O ihtiyar pinti orospularına bile para vermemiş!
His plan for us to exist in the world he has created for us not to exist in his world.
Bizim için planı, yarattığı dünyada yaşamamız. Onun dünyasında değil.
He's had his obsessions before, of course, but this goes a bit further than setting a man-trap for Father Christmas.
Daha önce elbette takıntıları oldu ama bu Noel Baba'ya tuzak kurmaktan daha ciddi.
It's like now that I know his name, he's coming for me.
Artık onun adını bildiğime göre benim için gelecekmiş gibi hissediyorum.
This man hadn't eaten for days, at least not any food, but I found this in his stomach.
En azından yemek açısından yani ama midesinde bunu buldum.
It'd be real smart for Mr. Jones to have that on him tomorrow when we call his office.
Bay Jones'un aklı varsa yarın ofisini aradığımızda bu parayı hazır etmiş olur.
Thank you all for coming out on this momentous occasion as Rand Enterprises welcomes Danny Rand to his rightful place in the company that bears his name. and join us in guiding this great company into the future.
Bu önemli günde bulunduğunuz için hepinize teşekkürler. Rand Enterprises, hakkı olduğu üzere Danny Rand'i, kendi adını taşıyan bu şirkette görmekten mutluluk duyar. Danny, babası Wendell'ın mirasını devralıp bize katılacak ve bu büyük şirketi birlikte geleceğe taşıyacağız.
He needs to restore his chi so he can summon the Iron Fist for our battle with the Hand.
El ile savaşırken Iron Fist'i çağırabilmek için chi'sini yenilemesi gerek.
- faking his death for all these years.
- öldü diye kandırdı?
If it wasn't for you, our buddy wouldn't be getting his head flushed down the toilet right now because you're so obsessed with Amber Andrews, alright?
Senin için değilse, Dostumuz başını almazdı Şu an tuvalete atıldı
My friend spent his life searching for the Magadha Treasures and had been for over 20 years.
Arkadaşım, hayatının 20 yılını. Magadha Hazineleri'ni arayarak geçirdi.
This is the chance to prove that your father gave his life for something more than just a legend.
Bu bir şans. Babanın hayatını adamış olduğu bu şeyin bir efsane olmadığını kanıtlayabilirsin.
May the Lord bless and keep you for doing his work.
Ona hizmet ettiğin için Tanrı seni kutsasın ve korusun.
Danny's prepared his whole life for this fight.
Danny tüm hayatı boyunca bu kavgaya hazırlandı.
- Mm. - But I guess the most important thing is for Brian, Jr. to have a relationship with his father.
Ama sanırım en önemli şey, Brian Jr'ın babasız büyümemesi.
And debrickshaw Smithson, this kid got out of juvie and then two weeks later was busted for arson on his 18th birthday.
Ve Debrickshaw Smithson, bu çocuk ıslahevinden çıktı. Ve iki hafta sonra, 18'inci doğum gününde, kundaklamadan yakalandı.
Your boss and his hunt for bigfoot?
Patronun ve ayak başı avı mı?
My client took an infant under his wing for one reason only.
Müvekkilimin bir bebeği himayesi altına almasının tek bir sebebi vardı.
I mistook his glass for mine.
Adamın kadehini kendiminki sandım.
He put his house up for sale and moved to another state.
Evini satışa çıkardı ve başka bir eyalete taşındı.
After which, I'll be meeting with Minister Ruiz to talk about his plan for broadcasting Holy Ghost Radio from our very own church, featuring Mylene Cruz and the Soul Madonnas.
Daha sonra Vaiz Ruiz ile buluşup kilisemizden yayınlamak istediği Kutsal Ruh Radyo'yu konuşacağım. Mylene Cruz ve Soul Madonnas çalacak elbette!
He's going for the maximum sentencing guidelines, four years plus an additional three for great bodily injury enhancement since the other driver broke his legs.
En yüksek cezayı vermeye çalışacak bu da dört yıl. Ayrıca diğer şoförün de bacağı kırıldığı için vüud hasarından üç yıl.
Especially for a rat with a target on his back.
Özellikle de bir muhbir için.
We've been searching for ginnie all day and night all over town while her address has been sitting in his pocket, wrapping his stupid'shrooms!
Biz bütün gündür şehrin her yerinde Ginnie'yi ararken adres kâğıdı bunun aptal mantarlarına sarılıymış.
Rumor has it he once killed a barista at Starbucks for misspelling his name.
Söylentilere göre, bir zamanlar onun adını yanlış yazdığı için Starbucks'da bir barista öldürdü.
His claim to fame was surfing the pier naked for 12 hours straight on acid.
Şöhreti iddia iskele 12 saat boyunca çırılçıplak sörf oldu asit üzerinde.
You are gonna make Lew the Jew a very generous offer for all the shit that you've done to his apartment building.
Lew'i Yahudi yapacaksın apartmanına yaptığınız her şey için çok cömert bir teklif.
For as much as it hath pleased Almighty God of his great mercy to take unto himself the soul of our dear brother, here departed, we therefore commit his body to the ground.
Zira Ulu Tanrı büyük merhametiyle, hoşnut kaldığı sevgili kardeşimizin ruhunu huzuruna kabul ederek aramızdan aldı ve bu sebeple cismini toprağa veriyoruz.
Why does a soldier know that a nigger bowing low has a dagger in his shoe and is reaching for it?
Zencinin ayakkabısında saklı hançeri almak amacıyla diz çöktüğünü bir asker nasıl bilir?
And as for him, well, he should have stayed where he belongs, in the jungle, dancing naked and screwing wild pigs, and his slaves in their chains.
Ve ona gelince ait olduğu yerde kalmalı zincire vurulmuş köleleriyle ormanda çırılçıplak dans edip yaban domuzlarını becermeliydi.
It is in return for my silence, and for Godfrey to burn his account.
Benim sessizliğim karşılığında, Ve Godfrey'nin hesabını yakması için.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]