English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm afraid you are

I'm afraid you are translate Turkish

420 parallel translation
Madam, it's raining, and I'm afraid you are getting wet.
Yağmur yağıyor bayan, korkarım ki ıslanacaksınız.
I'm afraid, Bassington, that you are wrong.
Korkarım ki Bassington, yanılıyorsun.
I'm afraid, Bassington, that you are wr -
Korkarım ki Bassington, yanılıyor -
I'm afraid, Bassington... that you are right... but nonetheless boring.
Korkarım ki Bassington tamamen haklısın ama sıkıcı olduğun da bir gerçek.
'I'm afraid, Bassington, that you are right, but nonetheless boring.'
Korkarım ki Bassington haklısın, ama sıkıcı olduğun da bir gerçek.'
I'm afraid things are not as bad as you make out.
Maalesef durum anlattığınız kadar kötü değil.
And I'm afraid you are a man in love.
Korkarım ki sen de aşık bir adamsın.
I'm afraid facts are against you doing it as easy as that.
Korkarım ki gerçekte bunu yapabilmen o kadar da basit değil.
I'm afraid I'm a lot bolder than you are, Oddly.
Korkarım ben senden daha cüretkarım Oddly.
- I'm afraid you are overstepping yourself.
- Çizmeyi aştınız galiba.
I'm afraid you are an imaginative woman, Mrs. Rand.
Bana kalırsa hayal gücü kuvvetli bir kadınsınız, Bayan Rand.
I'm afraid you are far from well enough for the theater.
Korkarım tiyatroya gidemeyecek kadar hastasın.
I think the boys are afraid of you.
Sanırım çocuklar sizden korkuyorlar.
Are you saying I'm afraid?
Ben korkuyorum yani öyle mi?
I'm afraid you'd look awfully funny explaining that to a lawyer. - The one that will come to the police station... if we are not here to answer the phone any time tonight. What lawyer?
Maalesef bu tuhaf düşüncenizi avukatlar ciddiye almayacaktır.
You're afraid'cause I ran off, but my papers are in order.
Korkuyorsun, çünkü kaçtım, ama evraklarım tamdı.
But there are things I'm afraid you won't understand.
Ama korkarım anlayamayacağınız bazı şeyler var.
I'm afraid I'm a lot bolder than you are.
Galiba senden daha cesurum.
- Are you afraid I can't make a living?
- Korkun para kazanamayacağım mı?
Yes, I'm afraid you are.
Evet, korkarım onlardansın.
I know that some of you are a little afraid of me. I'm not that terrible.
Bazılarınızın benden biraz korktuğunu biliyorum.
MRS. WILBERFORCE, I WANTED TO SPARE YOU THIS, BUT I'M AFRAID THE POLICE ARE AFTER YOU TOO.
Bayan Wilberforce, sizi bu durumun dışında tutmak istiyordum ama üzgünüm ki polis sizin de peşinizde.
You are destined to go the Way of Darkness, I'm afraid
Korkarım karanlık bir yola girmeye karar verdin.
If you think my word will carry any authority, I'm afraid you are mistaken.
Sözüme uyarak hareket edeceklerini sanıyorsan maalesef yanılıyorsun.
Yes, I'm afraid you are, Mr. Froy.
Evet, korkarım öyle, Bay Froy.
Mr. Quick, those are all lovely, colorful suggestions... but I'm afraid if I started out to follow you...
Bay Quick, bunlar güzel ve renkli öneriler.
Are you afraid of me, because I'm well now?
Artık iyileştiğim için benden korkuyor musun?
Are you afraid I'll snitch?
Seni ispiyonlayacağım diye mi korkuyorsun?
What are you afraid i'll find out?
neden korktuğunuzu bulacağım?
And of what... assuming you are right... of what am I afraid, Miles?
Niye ki, diyelim haklısın, neyden korkacağım Miles?
I'm afraid. Of course you are.
Bunların gerçek olduklarını nereden biliyorsun?
There's nothing to be afraid of, in fact, I'm just as scared as you are.
- Ellerini kaldır. - Kim, ben mi? - Haydi, kaldır ellerini!
I don't know who you are, and I certainly have no interest in your investigators so I'm afraid that you will have to terminate this conversation.
Kim olduğunuzu bilmiyorum ve araştırmacılarınız da... beni hiç ilgilendirmiyor, yani korkarım bu konuşmayı... bitirme zamanı geldi.
I'm only afraid that some day, before she can finish saying it, she will be. There you are.
Korkarım bir gün, bu sözü söylemekten vazgeçmeden önce o tür kızlardan biri olacak.
I know you've done everything you can for me and I appreciate it but I'm afraid that more energetic steps are gonna have to be taken.
Sizi taktir ediyorum, ama artık.. .. daha enerjik davranmanın zamanı geldi..
Mrs. Lampert, I'm very much afraid that you are in a great deal of danger.
- Hayır, Tanrıya şükür ki. Bayan Lampert, korkarım büyük bir tehlike içindesiniz.
- I'm afraid you are, six pounds.
- Korkarım öyle, 3 kilo fazlasınız.
I'm not afraid of flying, are you?
Ben, uçaktan hiç korkmam.
If we go out, are you afraid I'll come on too strong?
Eğer bir yerlere gidersek, ısrarcı olacağımdan mı korkuyorsun?
Are you afraid I'll cry?
Ağlamamdan mı korkuyorsun?
Well, I'm afraid that the way that you work are not the ways that we work here at Scotland Yard.
Korkarım senin çalışma tarzınla Scotland Yard'ın çalışma tarzı birbirinden farklı.
Are you afraid I'll jump into the German's bed because he gives me dinner?
Alman'ın yatağına atlayacağımdan mı korkuyorsun? Çünkü benim için akşam yemeği veriyor değil mi?
Are you afraid I might accuse you of kidnapping my daughter?
Seni kızımı kaçırmakla suçlayacağımdan mı korkuyorsun?
I'm not afraid of anything when you are with me.
Seninle birlikteyken hiçbir şeyden korkmuyorum.
I know that. Since you two are brothers maybe he's afraid that you'll take revenge
Sanırım, kardeş olduğunuz için intikam almandan korktu!
Oh, thank you very much, I must admit, I always... am a little afraid, when there are friends in the audience.
Çok teşekkür ederim, kabul etmeliyim ki, dostlarım izlerken, hep biraz çekinmişimdir.
I afraid you are not their match
Onlarla başa çıkamamandan korkarım
What do he say? I'm afraid he doesn't understand what you are saying.
Korkarım ne dediğinizi anlayamadı.
You know... Italians are great on a bike, but I was never afraid of'em.
Biliyor musun İtalyan bisikletçileri muhteşemdir fakat onlardan hiç korkmadım.
"My dear children. I am so afraid that in heaven " I shall miss you who are so dear to my heart here on earth.
Sevgili çocuklarım, cennette sizin gibi benim için çok değerli kişileri özleyeceğimden korkuyorum.
And as we are in considerable difficulty about money I'm afraid I must ask you, with the greatest reluctance to resign your post.
Para konusunda önemli sıkıntılarımız da olduğu için... korkarım ki istemeye istemeye... ayrılmanızı rica etmem gerek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]