I feel for you translate Turkish
3,404 parallel translation
Oh, I feel for you.
Senin için üzüldüm.
The love I feel for you makes me realize
Sana duyduğum aşk, beni farklı kılar. Daha önce hiç sevmedim...
I haven't been well for a few days, but seeing you is making me feel much better.
Seni daha iyi görmek beni çok iyi yapıyor.
What do you know? I feel like I get a grasp of what you felt for him.
Siz nereden bileceksiniz ki? Onunla ilgili konuştuklarımızdan sonra onun hakkında neler hissettiğini anladığımı düşünüyorum.
I understand how you feel a little bit. and then I had to work for him.
Nasıl hissettiğini az çok anlayabiliyorum. Ben de ona kaybedip sonrasında onun için çalıştım.
I'm sorry for making you feel uncomfortable.
Seni huzursuz ettiğim için üzgünüm.
Any of you feel otherwise, any of you want to wash yourselves out, well, Negro, please do so, and I'll have you on the next thing smoking back home to make room for the men who want to stand and fight.
Farklı düşünen ya da ayrılmak isteyen "zenci" varsa, lütfen yapsın. Sizi ilk trenle geri gönderir ve kalıp savaşmak isteyenlere yer açarım.
I feel like I've known you for a long time.
Seni uzun zamandır tanıyor gibiyim.
You guys paid me $ 85 per batch, and I feel that it's only right for me to- -
Sizler her bir grup için bana 85 dolar ödemiştiniz ve düşünüyorum da doğru olan...
I don't feel comfortable stealing for you.
Hırsızlık yapmak hoşuma gitmiyor.
I did feel a sense of pride when the Higgs was announced, but I felt a sense of pride for humanity, that, you know, we little people on a little planet with tiny brains can go so deep and understand what happens.
Higgs anons edildiğinde biraz gurur duydum açıkçası ama insanlık için gurur duydum. Bu küçük gezegendeki, küçük beyinleri olan küçük insanlar olarak, çok derine inip neler olduğunu anlayabildik.
You know, I feel sorry for Paul.
Paul için üzülüyorum.
Just tell me you feel something for me and I'm not imagining this.
Bana bir şeyler hissettiğini,... bunları benim hayal etmediğimi söyle.
for this? - Yes. Ellen I hope you feel better.
Evet.. neyse keyfini çıkarın
Ben and I reconciled, and your opposition to that makes me feel like you just don't want to be alone in whatever weed-powered dance you two have shared for the last 25 years.
Ben'le barıştık biz, ve buna karşı olman son 25 yıldır geçirdiğiniz ot destekli dönemin ardından yalnız kalmaktan korktuğun hissi yaratıyor.
It's real hard for me to tell you guys how I feel.
Neler hissettiğimi anlatması gerçekten zor.
I feel bad for you. Aw, you do?
Senin için kötü hissediyorum
It's, like, you were sad and I started to feel bad for you.
Üzgünsün ve ben de kötü hissetmeye başladım sanki.
I want you to think very, very carefully about how you feel, because I can't bear for you to tell me anything less than God's own truth.
Hislerin hakkında çok çok dikkatli düşünmeni istiyorum çünkü gerçek olandan başka bir şey söylemeni kaldıramam.
I was listening to what you were saying... but simultaneously I could feel the weight of my body... and I was even fantasizing that I had an itch on my back... and I imagined that you scratched it for me.
Senin söylediklerini dinliyordum aynı anda da vücudumun ağırlığını hissettim. Sonra sırtımın kaşındığını hayal ettim. Ve sen de kaşıyordun.
I might be forced to feel sorry for you.
Senin için üzülmek zorunda olabilirim.
Well, if that's how you really feel, I'll make it easy for you.
Eğer gerçekten böyle hissediyorsan senin işini kolaylaştırayım.
I feel sorry for you... you may have the world in your palms, but even your shadows are averting you.
Senin için üzülüyorum dünya avucunun içinde olabilir, ama kendi gölgen bile senden bıkmış durumda.
And I'm still not allowed to feel sorry for you?
Hâlâ sana acıma iznim yok mu?
- I feel bad for her. - Why do you feel bad.
Ona acıyorum.
You know, I finally feel like things are changing for the better.
Nasıl hissediyorum, biliyor musun? sanki şansım dönmeye başlıyor.
So, in many ways, I feel responsible for what happened, and... You were.
Bu yuzden, bircok acidan, olanlardan kendimi sorumlu hissediyorum ve... oyleydin.
And I feel very welcomed, and I want to thank you all for that. Okay?
Ve aynı zamanda çok hoş karşılandığımı da bu yüzden size çok teşekkür ederim.
I feel so sorry for you.
Senin için çok üzülüyorum.
I feel something for you.
Senin için bir şeyler hissediyorum.
I'm not even gonna feel sorry for you.
Ben bile senin için üzülmeyeceğim.
I feel sorry for you kids, you know that?
Siz çocuklar için üzülüyorum, biliyor musunuz?
I called him back, because I feel something for you.
Geri çağırdım çünkü sana karşı bir şeyler hissediyordum.
And I don't think we're ready for an engagement just yet, but I just want you to know how I feel.
Ve, henüz nişana hazır olmadığımızı düşündüm fakat nasıl hissettiğimi bilmeni istedim.
I feel like this is something that I shouldn't forget, okay, and believe me, this is the last time I ever judge you for anything that you ever do.
Bence bu unutmamam gereken bir şey ve inan bana, bir daha seni yaptığın herhangi bir şey için yargılamayacağım.
I feel sorry for you, and you're gonna be alone forever unless you let the Holy Ghost inside you.
Sana acıyorum ve eğer Kutsal Ruh'u içine kabul etmezsen daima yalnız kalacaksın.
- Yeah. - Look, I, I feel sorry - for you, Pops.
Senin adına üzüldüm baba.
And I was clear again when you approached me the following year and clear again when you approached me every annum for the subsequent 18 years, and quite honestly, I feel corralled.
Ertesi yıl bana geldiğinizde yine oldukça nettim. Ve sonraki 18 yıl boyunca bana her gelişinizde yine nettim. Dürüst olmam gerekirse kafeslenmiş gibi hissettim.
You know, I used to feel like.. uh, working and making money, uh, providing a home and food for my family was enough, you know, was the role that, uh, I played.
Bilirsiniz, hep çalışıp para kazanmanın, ailem için yiyecek ve bir ev temin etmenin tek rolüm olduğunu sanırdım.
I feel awful about everything that you're going through with Frank and Leo, but it is very hard to watch you be this down for so long.
Frank ve Leo ile yaşamakta olduğun her şeye çok üzülüyorum ama bu kadar uzun süredir seni böyle morali bozuk görmek çok zor geliyor.
About before... This isn't just right now for me. What I feel with you...
Bugünkü tartışma benim için iyi bir zamanlama değil.
That's why you're the saddest man I've ever known,'cause you can't feel anything for anybody.
İşte bu yüzden tanıdığım en zavallı adamsın. Hiç kimse için hiçbir şey hissedemeyeceğin için.
You sound so fucking stupid to me right now, I feel sorry for you.
Şu anda bana çok aptalca geliyor, ben senin için üzülüyorum.
I feel sorry for you.
Senin için üzülüyorum.
See, I wished that you felt that way... but I don't believe it for a second that you feel at all contrite.
Böyle hissetmeni isterdim ama pişmanlık hissettiğine bir saniye olsun inanmıyorum.
'Cause I don't feel the same way for you.
Çünkü ben senin gibi hissetmiyorum.
It's you lot I feel bad for.
Ben için kötü hissediyorum çok sensin.
For when I look upon you, I feel a mercy I thought lost to me.
Size baktığımda yitirdiğimi sandığım, merhameti hissediyorum.
And I don't know about you, but I feel she could easily be a model, I think we'll agree, if it wasn't for her nose.
O beni gayet iyi anladı. Bence modellik yapabilirmiş. Galiba herkes aynı fikirde.
- I'm sorry, I can totally see how that would feel strange for you.
Özür dilerim, sana ne kadar garip geldiğini tamamıyla anlayabiliyorum.
And you're not allowed to make me feel like a fucking slut for fucking who I want, because I'm allowed to, because I am single.
İstediğim kişiyle yattım diye yosmanın tekiymişim gibi hissettiremezsin! Çünkü buna hakkım var, çünkü ben bekarım.
i feel nothing 63
i feel you 138
i feel your pain 36
i feel like shit 51
i feel fantastic 19
i feel like dancing 23
i feel the same way 123
i feel bad 209
i feel sorry for you 124
i feel great 244
i feel you 138
i feel your pain 36
i feel like shit 51
i feel fantastic 19
i feel like dancing 23
i feel the same way 123
i feel bad 209
i feel sorry for you 124
i feel great 244