English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I feel like crap

I feel like crap translate Turkish

98 parallel translation
I feel like crap. Feels like crap.
- Berbat hissediyormuş.
I feel like crap, and no one understands.
Kendimi pislik gibi hissediyorum, ve beni kimse anlamıyor.
I feel like crap on toast.
Kendimi pelte gibi hissediyorum.
I feel like crap. I'm going home.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
- I feel like crap.
- Kendimi bok gibi his ediyorum.
I feel like crap.
Bok gibi hissediyorum.
I feel like crap... it's because of me they got in the accident.
Kendimi berbat hissediyorum... sırf beni o kazaya bulaştırdıkları için.
It's just that I'm turning 35 and I feel like crap.
Otuz beşime basıyorum ve kendimi berbat hissediyorum.
You look great, man. Oh, I feel like crap.
Berbat hissediyorum.
Do I feel like crap today.
Bugün çok kötü hissediyorum.
Well, that's strange, because I feel like crap.
Çok garip, çünki kendimi bok gibi hissediyorum.
Why do I feel like crap?
Kendimi neden boktan hissediyorum?
I feel like crap.
Kendimi rezil gibi hissediyorum.
I feel like crap.
Berbat hissediyorum.
I feel like crap.
- Berbat görünüyorsun.
I feel like crap!
Bu pisliğin içinde duramam!
Yeah, I feel like crap.
Evet, berbat hissediyorum.
Don't you think it's appropriate I feel like crap for at least a little while?
Sence de bir süreliğine kendimi bir pislikmişim gibi hissetmem normal değil mi?
If I say I feel like crap, will you let me stay here longer?
Berbat hissediyorum desem, bir süre daha kalmama izin verir miydin?
If I'm in the inpowered position because I'm the dumper, and I feel like crap, then how can you, as the dumpee, not feel like a pathetic loser?
Eğer onu terk ettiğim için avantajlı durumdaysam ve beş para etmez hissediyorsam, sen nasıl oluyor da terk edilen biri olarak zavallı bir ezik gibi hissetmiyorsun?
I know I didn't want her hurt, I know it was a freak accident, but I feel like crap, and she's dead because of me.
Onu incitmek istemediğimi biliyorum. Bunun lanet bir kaza olduğunu biliyorum. Ama kendimi berbat hissediyorum, ve o benim yüzümden öldü.
THAT WHEN I'M WITH HIM, I FEEL LIKE CRAP.
Onunlayken kendimi berbat hissediyorum.
I feel like crap.
Berbat.
Because I feel like crap.
Kendimi bok gibi hissettim.
You OD'd. - Oh, I feel like crap.
- Kendimi bok gibi hissediyorum.
- I feel like crap.
Kötü hissediyorum.
( SPEAKING FRENCH ) ( SIGHS ) I feel like crap.
Hayır, berbat hissediyorum.
I feel like crap, man.
Çok kötü hissediyorum, ahbap.
I feel like crap.
- Berbat hissediyorum.
And I feel like crap about it.
Evet. Kendimi bok gibi hissediyorum.
Well, now I feel like crap.
Şimdi kendimi tuhaf hissediyorum.
I spend so much energy fighting the urge not to use and I feel like crap because of it.
Kullanma arzusuyla savaşarak çok fazla enerji harcadım ve bu yüzden bok gibi hissediyorum.
I won't let you make me feel like crap today.
Bugün kendimi bok gibi hissetmemi sağlayamayacaksın.
Just something I could take home and, you know, use to make her feel like crap.
Sadece evde bahsedip kendisini kötü hissetmesini sağlayabileceğim bir şey yeterli.
Me, I feel like boiled crap.
Kendinizi hissettiğiniz yaştasınızdır. Örneğin ben kendimi haşlanmış b... k kadar yaşlı hissediyorum.
I feel like crap but I wanna look hot doing it.
Eğer kötü görünürsem, kendimi de kötü hissederim.
I feel like something crawled inside me and took a crap.
Sanki içimde bir şeyler emekliyor ve kaka yapıyor.
No, I just feel like crap, all right?
Hayır, sadece kendimi berbat hissediyorum, tamam mı?
I feel like crap.
Kendimi çok kötü hissediyorum.
Last time I was honest with Dan about his life, it made him feel like crap. We didn't talk until our dad died.
En son Dan'e hayatı hakkında dürüst davrandığımda, kendini berbat hissetmiş ve babamız ölene kadar benimle konuşmamıştı.
Before i can spin what's just happened to kitty and I , I'm gonna need just about two hours to feel like crap.
Kitty'ye ve bana olanları politikleştirmeden önce kendimi berbat hissetmek için iki saate ihtiyacım olacak.
I know it seems like crap, you probably feel like crap, but it's not.
Kötü göründüğünü biliyorum. Muhtemelen çok kötü hissediyorsun ama bu kötü değil.
I still feel like crap, though.
- Genede kendimi berbat hissediyorum.
If I wanna feel like crap about myself, I'll just go back to Tyler.
Kendimi bir pislik gibi hissetmek istersem Tyler'a geri dönerim.
I feel like crap.
Bok gibi hissediyorum. Bak, ilişkimiz House'la mı alakalı olacak yoksa bizimle mi alakalı olacak? Evet.
And I feel like crap.
Ve ben kendimi bok gibi hissediyorum.
I feel like crap.
Bok gibi hissediyorum
So now I'm supposed to feel like crap?
Dolayısıyla kendimi bok gibi mi hissetmeliyim?
I feel like dog crap.
Köpek pisliği gibi hissediyorum.
I feel like crap.
Pekâlâ, hayır. Detay falan yok.
I just made you Feel like crap, and that ain't right. I'm a big girl.
Az önce kendini kötü hissetmişsindir ve bu hiç doğru değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]