English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / If he's dead

If he's dead translate Turkish

891 parallel translation
Nothing if he s dead.
Ölürse hiçbirşey yok.
If I told him that his dead wife was watching over him... then I bet he wouldn't be laughing like that, right?
Ölen karısının onu izlediğini söylersem gülemez değil mi?
No matter if he's in Peru, Peduka or Japan, I go ahead, alive or dead, I always get my man. "
Peru, Japonya, farketmez, emek falan dinlemem ve yakalarım! "
You figure you won't get anything if he's dead.
Wynant ölünce, bir şey alamayacaksın sandın.
If it is proved that for a period of not less than seven years... no news of a person has been received... by those who would naturally hear of him if he were alive... then he may be legally presumed dead.
Bir şahsın hayatta olduğuna dair, normal olarak bunu bilmesi gereken kişilerce... yedi yıldan az olmamak kaydıyla... hiçbir haber alınmamış olduğu... isbat edildiği takdirde, o kişinin yasal olarak öldüğü ilân edilebilir.
- What if he's dead?
- O zaman ölmedi yani?
If you hear them stop, he's dead.
Eğer durduklarını işitirsen, ölmüş demektir.
Well, if he was dead, how could he collect?
Peki ölü bir adam, parayı nasıl alacakmış?
If having him dead is the only way we can be together, happily together, I'm glad he's dead.
Şunu kabullenelim, eğer birlikte mutlu olabilmemiz için sadece onun ölmesi gerekiyorduysa buna sevindim.
Well, my father's not dead, and he'll whip me good if I don't bring back the cow.
İyi, benimki ölmedi ama. Ve şu ineği geri götürmezsem beni bir güzel dövecek.
If your son is dead, it's because he was a soldier.
Oğlun öldüyse, asker olduğu içindir.
If you don't know, then you won't care if he's dead.
eğer tanımıyorsan, öldüğüne de aldırmayacaksın.
We'll find out who killed him, if he's dead, along with Gramps and the Elinson family.
Madem öldü, Gramps'i, Elinson ailesini ve onu öldüreni bulacağız.
Yes, if he's dead.
Elbette, eğer ölmüşse!
WHY IF HE WAS TO DRAW ON GEORGE, HE'D BE DEAD BEFORE HE TOUCHED HIS GUN!
George'un karşısında silahına dokunamadan ölürdü.
- Let's go see if he killed him dead.
Onu öldürdü mü gidip bakalım.
But if he loses that someone, he's dead as a doornail.
Ama o kişiyi de kaybederse ölmüşten beter olur.
Mrs. Hendrix, if he's dead, you're a murderess.
Bay Hendrix, eğer öldüyse, sen bir katilsin.
If he'd dropped dead all the times he's supposed to, I'd go into the cemetery business.
Her ölüyorum dediğinde ölseydi ben mezarlık işine girerdim.
A witch doctor told him that if he killed a white woman... he'd be rid of the ghost of his dead wife.
Büyücü bir doktor ona eğer beyaz bir kadını öldürürse... ölen karısının hayaletinden kurtulacağını söylemiş.
- Nothing, if he's dead.
- Kimse ölmiyecek.
Maybe you better stay and find out what it's like being married to a marshal. If he doesn't handle this right, he'll be a dead man.
Ah, bayan belki de marshal ile evlenmekle, iyi yapmıyorsunuz, biliyorsunuz hayatı her an tehlikede, her an ölebilir.
They said he'd be willing to pay even if a man brought his wife in dead.
Karısını ölü bile getirseler parayı ödeyeceğini söylediler.
When you find a dead body you can't identify, check his pockets : if there's a can opener, he's British.
Eğer çölde bir ceset bulursan ceplerini kontrol et... Eğer cebinde bir konserve açacağı varsa, O bir İngilizdir..
I'll say it again - fats brown is dead! And buried in the ground. And if he was alive and in this room i could beat him.
Roger Simpson Leeds 3 sene önce karısı öldüğünden beri kendini kimsenin ona dokunmadığı ve onun da kimseye dokunmadığı bir yaşama adadı.
It's a dead-end street, and if he's watching the house, then...
Çıkmaz sokak ve adam evi izliyorsa...
As a matter of fact, she might be dead before Saturday... if the story gets to the newspapers and he figures that she's double-crossed him.
İşin aslını istersen Cumartesi gününden önce ölebilir. Bu hikâye gazetelerde çıkarsa kadının ihanet ettiğini düşünür.
If he's not dead, you've got one.
Ölmediyse baban var demektir.
If a god of love and light ever did exist... he is long since dead.
Sevgi ve hayatın bir tanrısı varmışsa bile, öleli çok olmuş.
He says you're a hell of a man in action against a fish..... if it's a dead fish.
Balığa karşı iyi mücadele ettiğini söylüyor balık ölüyse tabii.
If a man leaves no children when he dies his brother shall marry the widow by right of kinship and beget children in the dead brother's name.
Musa şöyle buyurmuştur : Bir adam çocuk sahibi olmadan ölürse, kardeşi dul kalan kadınla evlensin,.. ... böylelikle kardeşinin soyunu sürdürsün.
Now please, Aydan is dead, if he's committed a crime, he's paid for it.
Şimdi, lütfen. Aydan öldü. Bir suç işlediyse cezasını da çekti.
If 007 says he saw Derval last night at Shrublands and he was dead, that's enough for me to initiate inquiries.
Eğer 007 dün gece Shrublands'da Derval'i gördüğünü ve ölmüş olduğunu söylüyorsa, benim için araştırmayı başlatmak için yeterlidir.
He's dead if he makes it to Talos iv.
Zaten Talos IV gezegenine ulaşırsa kendi ölüm fermanını imzalar.
Sergeant, I have a gravely wounded man here if he's not dead already.
Çavuş, arabada ağır şekilde yaralanmış biri var tabii, çoktan ölmediyse.
What if he's dead?
Ya ölürse?
If he's really not dead, why say I saw you at the bar?
Eğer ölmediyse neden onu gördüğümü söyliyeyim ki?
If he's not dead, what's he doing in a coffin?
Ölü değilse tabutta işi ne?
But I can't find if he's alive or dead.
Ölü mü sağ mı, bilemiyorum.
It's better... it would have been better if he's dead!
Daha iyi... ölmüşse daha iyi!
Even if he's dead I still want to desecrate his corpse
Ölmüş olsa bile, yinede intikamımı alacağım!
"And if he's dead how can I find him?"
"Eğer öldüyse, onu nasıl bulabilirim?"
He's as dead-pan as a lumberjack except for that stubborn look he has when he lets the cops drag him away... or when he intervenes personally if there's real trouble.
Polisler kendisini sürükleyip götürürken ya da gerçek bir bela olduğunda kişisel olarak müdahale ettiğinde yüzündeki o inatçı ifadeyi saymazsak odun kadar duyarsız biri.
If he's not dead, you will be!
O ölmezse, sen ölürsün!
Drag him out even if he's dead!
Ölmçüş olsa bile onu dışarı çıkarın!
But if he's dead and it can't be proved, then legally he's considered alive, so his wife can spend the money without restrictions.
Ama ölmüş ve bu kanıtlanamazsa, yasal olarak hayatta olduğu farz edilir karısı da kısıtlama olmaksızın parayı harcayabilir.
He was in the middle of the road, so I say to myself, if I pull in, the kids are dead... so jerk left, controlled skid off the bank, and it's out we go.
Yolun ortasındaydı, onun için diyorum ki, eğer girseydim, çocuklar ölmüştü... sola kıvrılıp şarampole kontrollü kaydım, ve devam ettik.
They don't say if he's dead or alive.
Öıu mü, diri mi, belli değil.
- You act as if he's already dead.
- Çoktan ölmüş gibi davranıyorsun. - Aynı fikirdeyim.
The man's probably dying if he's not dead already, so I think the best thing to do is to get up there.
Adam muhtemelen ölmek üzeredir, henüz ölmediyse tabii. O yüzden en iyisi oraya gitmek.
If you're talking about a wretch named Tsukamoto Gishiro, he's dead.
Tsukamoto Gishiro denen sersemden bahsediyorsan, o öldü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]