English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Looks like it

Looks like it translate Turkish

20,897 parallel translation
Looks like it's holding still.
Sabit duruyor gibi.
Well, that looks like it could be from the stock of a shotgun, couldn't it?
Tabanca kabzası ile vurulmuş gibi görünüyor, değil mi?
It looks like it's destroying you.
Seni de mahvediyor gibi görünüyor.
Looks like it's coming in for a landing just over that ridge.
Şu tepenin üstüne iniş yapmaya hazırlanıyor gibi görünüyor.
It looks like you've done something.
Bir şey yapmışa benziyorsun.
It looks like I'll get my star before you, seeing what you've been doing.
Yaptıklarına bakılırsa yıldızımı senden daha önce alacağım.
It looks like you know Dae Yeong went back... because you aren't looking for him.
Aramadığına göre Dae Yeong'un geri döndüğünden haberin var demek.
It looks like you have to go and get one.
Gidip getirmen gerek gibi görünüyor.
But... it looks like I've failed in both.
Ama ikisinde de başarısız olmuşum gibi görünüyor.
It looks like he stole any medicine because he was sick.
Hasta olduğu için ilaç çalmış gibi görünüyor.
It looks like I'm smiling but I'm just funny looking.
Gülüyor gibi görünüyordum ama aslında gülmüyordum.
It looks like she understood.
Bence seni anladı.
Yeah. I think it looks like we'll get to really see diamonds made out of blood.
Evet, gerçek kanlı elması görmek üzereyiz.
And it looks like your fans are out in force today.
Görünüşe göre fanların bugün seni desteklemek için yanındalar.
It looks like all the candidates finished pretty much as predicted.
Tüm adaylar beklenen sonuçları aldı gibi gözüküyor.
It looks like his Full Grassley wasn't full enough.
Galiba tamamladığı Full Grassley, yetecek derecede "full" olmadı.
It just looks like you've got a little wrinkle.
Sanki biraz kırışıklığın var gibi.
It looks like... a feast for challengers...
Meydan okuyucular için bir ziyâfete benziyor,
It looks like diarrhea.
İshal olmuş gibi görünüyor.
Well, looks like she means it.
Görünüşe göre ciddi.
Looks like he's got it in his head to settle old scores.
Eski bir hesaplaşma başına bela olmuş gibi.
It looks like Pam here stole from the coffee shop register.
Görünüşe göre Pam kahve dükkanının kasasından para çalmış.
Looks like they want to make a game of it.
Görünüşe göre işi oyuna çevirmek istiyorlar.
It just looks like every other basset hound in the world.
Kendi türündeki diğer köpeklerle aynı görünüyor.
And it looks like I probably never will.
Ve hiçbir zaman da anlayamayacağım.
It looks like a fucking IKEA schematic to build a credenza.
IKEA'nın aptal sandalye montaj resimlerine benziyor.
This can't be what it looks like.
Göründüğü gibi olamaz. - Hayır.
Well, then it looks like we have a winner.
En azından bir şampiyonumuz var.
- It's, um... Looks like ancient Gaulish mixed with third-century astrological symbols. Ezekiel!
Bu, antik Keltçe'yle üçüncü yüzyıldan kalma astrolojik sembollerin karışımı gibi görünüyor.
It looks like d'amato has accidently made hundreds of his private files public on the Internet.
Görünüşe göre D'Amato yanlışlıkla yüzlerce özel dosyasını herkese açık bir hâlde internete koymuştu.
It looks like some kind of cloth-like material with some kind of writing on it but it's so faded we can't make any of it out.
Bir çeşit kumaşa benziyor üzerinde bazı yazılar var ama o kadar silikler ki anlam veremiyoruz.
It looks more like Archaic Latin.
Daha çok Arkaik Latincesi.
Uh, P, but it looks more like a hook.
P ama daha çok kancaya benziyor.
Well, it looks like he got jumped just two blocks from the arcade.
Oyun salonundan iki blok ötede dayak yemiş gibi görünüyor.
It looks like a bunch of scribbles.
Bir sürü kötü el yazısına benziyor.
- Well, it looks like you're doing okay now.
- Şu anda iyi görünüyorsun.
It looks like someone initiated a search in the prison system related to Lobos's whereabouts.
- Birisi Lobos'un yeriyle ilgili hapishane sisteminde arama yaptırmış.
It looks like the gas is only affecting the humans!
Gaz sadece insanları etkiliyor gibi görünüyor!
It looks like that time you again amnesia.
Hafızanı yitirmiştin sanki.
So without more to go on, it looks like a dead end.
Daha fazla bir şey olmadığı için görünüşe göre bir şey çıkmayacak.
Well, it looks like it's your lucky day.
- Evet.
It was within a dream. Looks like I was trying to give up on everything.
Rüyadayken vazgeçmeyi bile düşündüm sanırım birçok şeyden.
Well, unfortunately, it looks like we're all gonna have to get going. A body was found inside a burned-out car. Okay, we'll just do a rain check then.
maalesef ki hepimiz gitmek zorundayız yanmış bir arabada ceset bulunmuş tamam o zaman sonra toplanırız gene bak hele ne dicem bu gece bize gel erkek erkeğe maç izleyelim teşekkür ederim fakat sen bugun yeterince hayır işi yaptın
Hey, hold on a second. Looks like a new carburetor was put in recently. Oh, if you can get the serial numbers, then Booth should be able to track down where it was sold.
Hey, bekle hele son zamanlarda arabaya yeni bir karbürator takılmış eğer seri numarasını alabilirsen booth satıldığı yeri bulabilir evet mükemmel fikir angela bu fikri kendi başıma bulmamın imkanı yoktu
Let me just see if I can extract it. Looks like a microchip. Yeah, many of the new credit cards have them embedded now.
bakalım onu çıkartabilcek miyim mikroçip gibi görünüyor şimdiki kredi kartları hep gömülü mikroçipli sadece tarayabilirim
Okay, so, it looks like Karen shut down one of her clients'home security systems between the hours of 10 : 30 and 11 : 30 p.m. Yeah, and guess whose house it was.
görünen o ki karen bir müşterinin ev güvenlik sistemimi akşam 10-30 11-30 arası kapatmış ve tahmin et ev kimin
- It looks like heaven to me.
- Bana cennet gibi geliyor.
Yep. Looks like our victim was bludgeoned to death with it.
Görünüşe göre kurbanımız bu aletle dövülerek öldürülmüş.
It looks like Eddie was trying to help them achieve that.
Görünüşe göre Eddie bunu başarmalarına yardımcı oluyormuş.
If it wasn't for the video tapes I wouldn't know what he looks like.
Gönderdiği kasetler olmasa, onun neye benzediğini bile hatırlamayacağım. Bunu senin için yapıyor.
It looks like fortune favors your husband again.
Şans yine kocanın tarafına dönüyor gibi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]