Multiple times translate Turkish
234 parallel translation
I've been up here multiple times, so I know.
Ben hep çıktığım için alıştım.
She was beaten multiple times.
Kız defalarca darbe almış.
You'll hear it all multiple times at your inquest.
Soruşturman sırasında birçok defa duyacaksın.
He solicited minors multiple times.
Pek çok kez küçük kızlarla ilişkiye girdi. Gerçek kızlarla!
You've been married multiple times.
Tamam, pek çok kez evlenmişsin.
He choked her unconscious and then brought her to multiple times.
Onu boğarak bayılttı ve birkaç kez kendine getirdi. Ya tecavüz?
- We stake out each guard multiple times, and when fat boy here leaves his post with the newspaper, he's gone for an average of 12 minutes, never under seven.
- Her gardiyanın ne kadar zamanda geçtiğini belirledik, ve şişman çocuk burda postasıyla, mektubunu bıraktı, ortalama 12 dakikada gitti, asla 7 dakikanın altında olmadı.
You know, Lockwood said that James sold this parcel of land multiple times.
Lockwood, James'in bu araziyi birkaç kez sattığını söyledi.
- Multiple times.
- Birçok kez.
Looks like he was hit from behind multiple times.
Birisi arabanın arkasına defalarca çarpmış.
Every day, Rory and I write each other multiple times.
Her gün Rory'yle yazışıyoruz. Birkaç kez. Harika bir şey.
Multiple times.
Pek çok kez.
Often they do one of those multiple times, but in the end they always go.
Ama sonunda hep giderler.
Shot multiple times.
Defalarca vurulmuşlar.
sorry for e-mailing you multiple times
Bir sürü mesaj gönderdiğim için kusura bakma.
Yes, I paged them multiple times.
Evet, pek çok kez çağrı bıraktım.
Drug possession, drunk and disorderly, multiple times.
Uyuşturucu bulundurmaktan. Birkaç kez de sarhoşluk ve uygunsuz davranıştan.
- Harold Hundin, a renowned dog breeder and president of the Papen county kennel club, was 37 years, 11 weeks, 5 days, 1 hour, and 2 minutes old when he was stabbed multiple times in his office at the Papen county kennel club. the facts were these -
Olanlar şunlardı :
- But Frank was stabbed multiple times. Right.
Frank, birçok kez bıçaklanmış.
Hits him in the head multiple times with a * * * *
Katil pusuya yatmış ve adamın kafasını defalarca cama vurmuş. Tavana sıçrayan kanların sebebi bu.
- We believe that the defendant stabbed his mother multiple times, stood over her while she was dying, and shot her in the forehead to complete the act.
Biz davalının annesini birçok kez bıçakladığını, o ölürken başında beklediğini ve işi bitirmek için de, onu başından vurduğuna inanıyoruz.
- Multiple times.
- Çok kez.
Of course, just a minor spasm, and the muscle you've been using multiple times a day without any problem for the past 45 years.
Tabii, bu ufak bir spazmdı ve 45 yıldır günde pek çok kere problemsiz olarak kullandığın bir kasta oldu.
Do you think we live multiple times?
Birden çok kez hayata geldiğimize inanıyor musun?
She was struck, multiple times.
Saldırılmış Allison, defalarca.
I've already gotten you to, Eric, and your impossibly hot girlfriend multiple times.
Sana bunu yaptım bile, Eric, Ve son derece ateşli kız arkadaşına da defalarca yaptım.
I know I might have divorced you, and kicked you out of your own house, and tried to kill you, multiple times... but it all came out of love.
Biliyorum senden boşanıp seni kendi evinden kovdum hatta seni öldürmeye kalkıştım pek çok kez ama hepsi, seni sevdiğim içindi.
Okay, well, if we could prove that Marisa and Grace got in a fight using DNA, we would, but Valera and I tried multiple times to get any sort of profile from the epis underneath her fingernails and there was just...
Elimizdeki DNA'yla Marisa ve Grace'in kavga ettiğini ispat edebilsek ederdik. Ama Valera'yla ben kızın tırnak altındaki deri hücrelerinden DNA profili çıkarmayı denedik.
Cindy Stagnal, April 2001, stabbed multiple times, found in her office.
Nisan 2001'de Cindy Stagnal, ofisinde defalarca bıçaklanarak öldürüldü.
He's been stabbed multiple times.
Birkaç kere bıçaklanmış.
Like, multiple times.
Defalarca kez.
But, guys, wouldn't it be more impressive to actually have a single girl want to have sex with you multiple times?
Millet, tek kızla birçok kez seks yapmanız, daha etkileyici olmaz mıydı?
I've said it to you... multiple times.
Ben sana pek çok kere söyledim.
- Multiple times.
- Hem de kaç kere.
Nora has, multiple times.
Nora birçok kez yapmıştır.
House, she told you multiple times she wants nothing to do with you.
House, sana birçok kere söyledi. Artık seninle hiçbir şey yapmak istemiyor.
They found his need to pray multiple times a day... inopportune and dangerous.
Onun belli zamanlarda ibadet etmesini uygunsuz ve tehlikeli buldular.
Apparently you did it multiple times, over a course of days.
Sanırım bu işi birkaç gün içinde birden fazla kez yapmışsınız.
By the look of the spatter, he was hit multiple times.
Kan izlerine bakılırsa çok sayıda darbe almış.
Multiple times, causing this blood spatter
Duvardaki ve banyodaki kan sıçramalarına göre
Ah. Believe me, I would love to, multiple times, but I can't.
İnan bana çok isterdim ama yapamam.
Then I fucked her mate, best mate, multiple times, man, just because I could.
Sonra onun en iyi arkadaşını siktim, hem de bir çok kez, çünkü yapabiliyordum.
And even though I've apologized multiple times, I understand why you're mad at me.
Defalarca özür dilememe rağmen bana kızgın olmanı anlıyorum.
Apparently, you husband Dr. Mavrey contacted him multiple times.
Anlaşılan eşiniz Dr. Mavrey onunla pek çok kez temasa geçmiş.
Or he was hit multiple times by a weapon with a variety of surface shapes.
Ya da farklı yüzey şekilleri olan tek bir silahla bir kaç kez vurulmuştu.
Somebody has been through this window, multiple times.
Birisi bu pencereyi kullanmış. Birden fazla.
- Several times, multiple admissions.
- Pek çok kez, pek çok farklı kabul.
How many times have we had multiple victims.
Kaç kez birden fazla kurbanımız oldu?
Let's have it. Look, I just want you guys to know that I ran the test ke three times, along with multiple control samples just to make sure.
Bakın, bilmelisiniz ki bu testi 3 defa falan tekrarladım ve emin olmak için bir çok kontrol örneğiyle karşılaştırdım.
VICTIM WAS STRUCK MULTIPLE TIMES WITH A BLUNT OBJECT.
Kurban sert bir cisimle dövülmüş.
Multiple parallel packet routing, 10 times the usual nodes.
Çoklu paralel paket yönlendirmesi. Normal noktalardan 10 kat daha fazla.
times 1964
times square 22
times are tough 45
times are changing 28
times before 18
times in a row 26
times a week 28
times change 49
times over 33
times a day 121
times square 22
times are tough 45
times are changing 28
times before 18
times in a row 26
times a week 28
times change 49
times over 33
times a day 121
times three 18
times are hard 26
times have changed 100
times already 25
times out of 28
times like this 17
times that 17
multiple 23
multi 133
multiple stab wounds 33
times are hard 26
times have changed 100
times already 25
times out of 28
times like this 17
times that 17
multiple 23
multi 133
multiple stab wounds 33