English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Times already

Times already translate Turkish

780 parallel translation
She was there a couple of times already.
Birkaç kez de o geldi.
Aw, I've walked the plank 10 times already.
Ben zaten bu kalasın üzerinde 10 kez yürüdüm.
- You've done it 4 times already.
- Bunu dört kere oynamıştınız zaten.
If bravery was the only factor, we'd have died several times already.
Sadece cesaret ile savaş kazanılabileceğini sansaydık zaten birkaç kez ölmüş olurduk.
Look, mister, please excuse me for being unkind, but I told you three or four times already, there is no Zelda here.
Kaba davrandığım için özür dilerim, ama daha önce de söylediğim gibi burada Zelda yok.
I'd go in myself, only I've taken the rap three times already.
Ben yapardım ama zaten önceden üç kere yattım içerde.
Wait, wait, wait, wait! You've drunk to me four times already!
Bekle, bekle, bekle, bekle Eskiden benim için 4 defa içerdin!
I told you 100 times already.
Bunu şimdiye kadar yüz kere söyledim.
I told you 101 times already.
Yüz bir kere söyledim bunu sana.
You've beaten me three times already.
- Neden? Üç kez yendin bile.
I've given in to my desires many times already.
Zaten birçok defa arzularıma teslim oldum.
I've used it 10 times already
Hali hazırda 10 kere kullandım onu.
5 times already.
5 kere oldu bile.
We've explained it three times already.
Biz zaten bunu üç kez açıkladık.
Many times already they have tried to steal our discoveries.
Halihazırda çok kere icatlarımızı çalmaya çalıştılar.
I've seen it 5 times already.
Zaten 5 kez gördüm.
- She's appeared three times already.
- Görünür derken?
They sent me the priest three times already and I refused extreme unction.
Bana üç kez rahip gönderdiler, aşırı seçenekleri hep reddettim.
He's been down half a dozen times already.
Dalmış olmalı.
I've been in and outta this place about 50 times already.
Ben zaten buraya en azından 50 kere girip çıktım.
I've fled five, six, at least seven times already.
Beş, altı, hatta yedi defa kaçmak zorunda kaldım.
You've been married three times already!
Zaten üç kez evlendin!
It woke Sylvia up two times already.
Sylvia iki kez uyandı.
Grigori, my dear old friend you're completely familiar with America, having been there so many times already.
Grigori, sevgili eski dostum Amerika'ya tamamıyla alışkınsın, defalarca gidip geldin.
I've already heard it more than a thousand times.
Yaşadığım için binlerce kez duydum.
It's like 6 times she's called already.
Altı seferdir filan arıyor kadın seni.
I you have already said a thousand times
Buraya nasıl gelirsin!
I've already danced with you, three times.
Seninle üç kere dans ettim.
- I've already saved it 70 times over.
- Daha evvel en az 70 kez denemişimdir.
They ask once, twice, three times, at the fourth time they're already bored and I save myself an answer.
Bir defa, iki defa, üç defa soruyorlar dördüncüsünde vazgeçiyorlar.
I know, Mrs. Slocum, you told me. Three times, already.
Biliyorum, Mrs. Slocum, Halihazırda üç kere söylediniz bunu
Unfortunately, knowing the producer I have already seen tonight's story several times.
Maalesef, yapımcıyı tanıyınca şimdiden bu gecenin öyküsünü bir kaç kez izledim.
You have told me that 100 times already, and I wish you would not have renounced.
Bunu 100 kere anlattın.
I've already been to the cellar three times.
Bütün işleri kendim yapıyorum. Mahzene üç defa inip çıktım.
I already have 10 times tonight
Bu gece zaten 10 kere yaptım.
I've already died 100 times in different places killed here and there by a kapo or a firing squad or exhaustion
Ben zaten 100 kere öldüm..... farklı yerlerde.. ... burada ve orada öldürüldüm bir kapo ya da idam kangası tarafından ya da bitkinlikten.
- You've already eaten three times. ?
Zaten üç kez yemek yedi.
He's already escaped three times ; right Roland?
Zaten üç kere kaçtı, değil mi Roland?
He has already seven times atoned for his sins for both his sins and yours.
Günahları için yedi defa günah çıkardı zaten hem kendi hem sizin günahlarınız için.
You already have, several times.
Daha önce anlattınız. Hem de birkaç kez.
Marshal Pétain has already told you several times what he meant by social revolution.
Mareşal Pétain, sizlere pek çok kez sosyal devrimden ne kastettiklerini söylediler.
My wife has already told the police everything she knows several times.
Karım zaten bildiği her şeyi polislere birkaç kere anlatmıştı.
Our country is already six times larger than Spain and every day we drift, makes it bigger.
Şimdiden, ülkemiz İspanya'dan altı kat daha büyük ve ilerlediğimiz her gün, onu daha da büyütecek.
I already asked seven times.
Zaten yedi kez sordum.
I've already seen it many times.
Pek çok defa izledim zaten.
Montgomery had conscience of that already we had advanced retreating e two times, e was determined in not having to withdraw one third time.
Montgomery bilinçli bir şekilde hareket ediyordu. Daha önce iki kere geri çekilmek durumunda kalmıştık. Montgomery bunun üçüncü defa yaşanmasını arzu etmiyordu.
No, I've already done it so many times that Orchidea knows me by heart.
Hayır, zaten defalarca yaptım. Bu orkide beni ezberledi.
Waldo, Newt said you'd already asked him three times.
Waldo, Newt ona 3 kez sorduğunu söyledi.
Who, according to what proceedings report, has been already sentenced many times.
Kayıtlara göre daha önce çok kez ceza almış.
¤ already at the scene, in sight of the bodies,... ¤ I asked them who they were, several times.
¤ olay yerinde kanıtlar, cesetlerin görünüşü,... tutanakla belirtildi. ¤ Onlara bir kaç kez kim olduklarını sordum.
You've already told me that God knows how many times.
Siz bile Tanrı bilir diyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]