My help translate Turkish
13,456 parallel translation
He'll need my help.
Yardımıma ihtiyacı olacaktır.
If you don't want my help, fine.
Eğer yardımımı istemiyorsan, keyfin bilir.
They were desperate for my help.
Yardımıma muhtaçtılar.
Oh, so now you need my help.
Yardımıma muhtaç oldun demek.
And you are in desperate need of my help.
Yardımıma aşırı ihtiyacın var.
Or are you too egotistical to acknowledge my help?
Yoksa yardımımı kabullenmeyecek kadar kendini beğenmiş misin?
You said you needed my help finding him, right?
Onu bulmak için yardım etmemi söyledin, değil mi?
You want my help? Seriously?
Yardım mı istiyorsun?
And all without my help.
Üstelik benim yardımım olmadan.
Only time he ever asked for my help with a case.
İlk defa bir dava için benden yardım istemişti.
You wrote me off, but now you need my help.
Beni başarısız olarak görüyorsun ama şu an yardımıma ihtiyacın var.
Just you're happy I'm here and you need my help.
Burada olduğum için mutlu oldduğunu ve yardımıma ihtiyacın olduğu söyle.
He needs my help.
Benim yardımıma ihtiyacı var.
She only asked for my help because she knew you couldn't handle it.
Kendisi benden yardım istedi. Çünkü senin halledemeyeceğini biliyordu.
He wanted my help and I said no.
Yardımımı istedi ve ben hayır dedim.
I can use my dance, and I can help heal people, really.
Dansımı kullanıp insanların iyileşmesine yardımcı olabiliyorum.
- to help me get my money back.
-... engin yasal bilgilerine ihtiyacım var.
You want me to help you save the man who ordered my death?
Benim ölümümü emreden adamı kurtarmaya yardım etmemi mi istiyorsun?
I'm telling you everything you need to know to help find my stuff.
Sana eşyalarımı bulman için gereken her şeyi söylüyorum.
Look, I need your help to find my stuff.
Bak, eşyalarımı bulmak için yardımına ihtiyacım var.
I'm telling you everything you need to know to help find my stuff.
Eşyamı bulmamıza yardımı dokunacak bilmen gereken her şeyi söylüyorum.
Look, I need your help to find my stuff.
- Azimli sözünü tercih ederim.
But, much like Tim Dunlear, I'd like to do whatever it takes to help you, so, here, the shirt off my back.
Ama ben de Tim Dunlear gibi sana yardım etmek için ne olursa yaparım. O yüzden buyur, giydiğim gömlek.
And I have no one to help me process my grief.
Üzüntümü yaşamamda yardımcı olacak kimse de yok.
My name is Maxwell Lord. And I'm going to help you.
Adım Maxwell Lord ve sana yardım edeceğim.
I'll help alex and then join my people.
Alex'e yardım ettikten sonra halkıma katılacağım.
Oh, well, my brother and I want to help defuse tensions before innocent people get killed.
- Ağabeyim ve ben masum insanlar öldürülmeden önce, ortamı yatıştırmaya yardım etmek istiyoruz.
But my bosses in the capital think that the FBI's cooperation will help me, so, please, follow me.
Ama başkenttekı patronlarım FBı'ın yardımcı olacağını düşünüyor, o yüzden benı ızleyın.
It's just you showed up with that sigil on your hand, and it was the same one that was on the book that I needed, and my brother- - his spirit, I mean, sent you to help me contact him.
Elindeki mührü gösterdin. İhtiyacım olan kitabın üstündekiyle aynıydı. Abim yani ruhu onunla temasa geçmem için bana yardım et diye seni gönderdi.
You just help me out if you see me spinning too wide on my axis, all right?
Keçileri kaçırdığımı görürsen bana yardımcı olursun, olur biter, tamam mı?
And when he told me that he was leaving you the company, I swore that I'd do everything in my power to help you.
Ve şirketi sana bırakacağını söylediği zaman, sana yardım etmek için elimden geleni yapacağıma dair yemin ettim.
But my intention was to help you.
Ama niyetim size yardım etmekti.
Now, help me to my car.
Şimdi, arabama kadar bana yardım et.
And I thought that, over time, money would help me overcome my medical problems.
Ve sanırım paranın yardım edebileceği sağlık sorunlarını çoktan geçtim.
So, my new friend, how can I help you?
Peki, yeni arkadaşım, nasıl yardımcı olabilirim?
A stockpile of toxins and my expertise in their use is not gonna help my cause.
Toksin stoğum ve bu konudaki uzmanlığım buna sebep verebilir.
At least by doing this, I can help my queen, my country, my family.
En azından bunu yaparak Kraliçeme, ülkeme ve aileme yardım ederim.
My sister's offered to help us out for a while, so we'll be there if you need us.
Kız kardeşim bir süre yardım edecek, bize ihtiyacın olursa oradayız.
To the outside world, I'm an ordinary forensic scientist, but secretly, with the help of my friends at S.T.A.R. Labs, I fight crime and find other meta-humans like me.
Herkese göre sıradan bir adli tıp yardımcısıyken gücümü gizlice S.T.A.R. Labs'daki arkadaşlarımın yardımıyla suçla savaşmak ve benim gibi meta-insanları bulmak için kullanıyorum.
And how may I help you with... my...
Sana nasıl yardımcı olabilirim... benim...
I need you to get your ass in gear and help my constituent, or I'm personally cutting your incidental budget by 40 %.
Şimdi kıçını kaldıracaksın ve seçmenimin sorununu çözeceksin, yoksa küçük bütçenizi % 40 oranında azaltırım.
You taught me that if I really wanted to help myself, that I had to stick my hand out and help others.
Bana, eğer kendime gerçekten yardım edebilirsem, başkalarına da yardım eli uzatmam gerektiğini öğrettiniz.
I have to help my mother through all of this.
Bu süreçte annemin yanında olmalıyım.
My job is to help you.
Benim işim sana yardım etmek.
If you help me save my love, you'll be celebrated in song for 100 years, and that's a promise from Galavant, the most beloved warrior in the five kingdoms and Knight Beat Magazine's Swordsman of the Year...
Eğer tek aşkımı kurtarmamda bana yardım ederseniz 100 yıl boyunca adınız şarkılarla anılır. Ve bunun sözünü size, beş kralıktaki en sevilen şövalye Galavant olarak veriyorum. Bir de Şövalyeler Dergisi'nin seçtiği en iyi kılıç ustası olarak tabii.
To the outside world, I'm an ordinary forensic scientist, but secretly, with the help of my friends at S.T.A.R. Labs, I fight crime and find other meta-humans like me.
Herkese göre sıradan bir adli tıp çalışanıyım, ama S.T.A.R. Labs'daki arkadaşlarımın yardımıyla, gücümü gizlice suçla savaşmak ve benim gibi meta insanları bulmak için kullanıyorum.
When it comes to standing up for a cause, help me, Lord, that I remain a candle in the storm, and let no evil smother my low, but powerful, glow.
Bir davanın destekçisi olduğumda bana yardım et ki Tanrım. ... fırtına da mum misali ayakta kalabileyim. Hiçbir kötülük beni söndüremesin aksine güçlendirsin, parıldatsın.
Massa, he a big help with all my chores.
Sahip işlerimde bana çok yardım ediyor.
I'm gonna walk outta here and try to do my civic and moral duty to help...
Buradan çıkıp gideceğim ve şehre karşı ahlaki görevimi yapmaya çalışacağım...
Help me find my way home. I miss your cooking, Michie.
Eve gitmeme yardım edin.
I gotta help my mom.
Anneme yardım etmeliyim.
help 8877
help me 6892
helping 62
helped 17
helpless 96
helpful 64
help yourself 675
help me please 29
help me understand 34
help is on the way 77
help me 6892
helping 62
helped 17
helpless 96
helpful 64
help yourself 675
help me please 29
help me understand 34
help is on the way 77
help wanted 20
help you with what 18
help me with this 60
help her 180
help me out 369
help me out here 204
help a brother out 20
help people 28
help us 749
help him 346
help you with what 18
help me with this 60
help her 180
help me out 369
help me out here 204
help a brother out 20
help people 28
help us 749
help him 346