Scream all you want translate Turkish
52 parallel translation
Scream all you want. I'll help you.
İstediğin kadar bağır. Sana ben yardım edeceğim.
Scream all you want.
İstediğin kadar bağır.
Scream all you want.
- İstediğin kadar bağır. Faydası olmaz. En fazla ikimizin de başını ağrıtırsın.
- So you scream all you want.
- Yani istediğin kadar çığlık atabilirsin.
You scream all you want!
İstediğin kadar bağırabilirsin!
You can yell and scream all you want.
İstediğin kadar bağırabilirsin.
Scream all you want.
İstediğin kadar çığlık atabilirsin.
But you can scream all you want.
Ama istediğin kadar çığlık atabilirsin.
You can scream all you want.
İstediğin kadar bağırabilirsin.
Yell and scream all you want.
Devam et, bağır.
You can kick and scream all you want, but it's gonna happen.
Çırpınıp, bağırabilirsin, ama sonuçta olan olur.
For the first time in this relationship, I'm not living a lie, so you could scream all you want, nobody cares.
Bu ilişkide ilk kez yalan söylemiyorum. - İstediğin kadar bağır, kimse takmaz. - Öyle mi?
You can scream all you want, Sam.
İstediğin kadar çığlık atabilirsin, Sam.
No one will hear you, except the one who'| | come looking, and in that case, scream all you want.
Kimse sizi duyamaz. Sizi arayan kişi haricinde. Bu durumda istediğiniz kadar bağırabilirsiniz.
Mom, you can yell and scream all you want.
Anne, istediğin kadar bağırıp çığlık atabilirsin.
Scream all you want, you dick but there's no way you're stepping over that salt.
İstediğin kadar bağır, pislik! Ama tuzu geçmen imkânsız!
Look, you can scream all you want... but I'm not entirely to blame, all right?
İstediğin kadar bağır ama tek suçlu ben değilim.
Scream all you want!
Bağır bakalım, kimse seni duymaz.
Scream all you want.
İstediğiniz kadar bağırın.
Scream all you want, small mailman.
İstediğin kadar bağır küçük postacı.
That's it, that's it, scream all you want.
Tamam, tamam, istediğin gibi bağır.
You just go ahead, you scream all you want!
Devam et. İstediğin kadar bağır!
You just scream all you want.
İstediğin kadar bağırabilirsin.
You can scream all you want to, but nobody's going to hear you.
İstediğin kadar yüksek sesle bağırabilirsin, kimse seni duymayacaktır.
Scream all you want.
Hey, kraliçe, istediğin kadar bağır.
Flying woman, scream all you want.
Uçan kadın, istediğin kadar bağır.
You can scream all you want.
İstediğin kadar çığlık at.
You can scream all you want to.
İstediğin kadar bağırabilirsin.
Scream all you want, Lou.
istediğin kadar bağarabilirsin, Lou.
Go back to the Palisades, Mark. You can yell and scream all you want there.
Orada istediğin kadar bağırıp çağırırsın.
Scream all you want.
İstediğin kadar cırlayın.
You can scream all you want here in Germany.
Burada dilediğin kadar bağırmakta özgürsün.
You can scream all you want!
İşte tüm istediğin çığlık!
- Scream all you want.
- İstediğin kadar çığlık at.
60 feet underground, in a four-foot-thick cinder block box, so you can scream all you want, but nobody's going to hear you.
Yerin 18,5 metre altında, 1,5 metre kalınlığında cüruf betondan bir odadasın. Yani ne kadar bağırırsan bağır, kimse seni duyamaz.
You can kick and scream all you want, playboy.
İstediğini tekmeleyebilirsin ve çığlık atabilirsin playboy.
- Scream all you want little bird.
- Seni küçük kuş istediğiniz tüm çığlık.
So you can scream the truth all you want, Mrs. Tingle, but the damage will be done.
Yani istediğiniz kadar gerçeği haykırın Bayan Tingle, yine de zarar verilmiş olacak.
All right. Now I want you boys to scream real loud at my ass.
Pekâlâ, şimdi çocuklar, kıçıma doğru çığlık atın.
Probably backstage. You can scream all you want.
İstediğin kadar bağırabilirsin.
So, what I should have said is, " You can scream all you want, and nobody's going to hear you,
Bu yüzden söylemem gereken şu,
I want to scream at you for ruining all of this.
Bütün bunları mahvettiğin için sana bağırmak istiyorum.
That's right. scream all what you want, Even God can't hear you now.
Evet şimdi bağır burdan seni Tanrı bile çıkaramaz
Beth, I want you to ignore me no matter how much I scream, all right?
Beth ne kadar bağırırsam bağırayım beni duymazdan gelmeni istiyorum.
Every time I look at you, I see that perfect, healthy baby attached to your hip, and he smiles, and you smile, and all of that joy makes me want to scream and claw your eyes out
Ne zaman sana baksam kıçından ayırmadığı mükemmel, sağlıklı bebeğiyle birlikte gülen neşeli birini görüyorum.
Scream all you want.
- İstediğin kadar bağır.
- Scream all you fucking want!
- İstediğin kadar bağır!
But here's the thing, Nat. You can scream and slam your door and fight all you want, but I'm gonna stay in your face.
Ama olay şu ki, Nat, istediğin kadar bağırabilir, kapını çarpabilirsin ve istediğinle kavga edebilirsin, ama hala benim gözetimimdesin.
When all you want to do is scream and run wild. To release the pain.
Acıyı hafifletmek için tek istediğin çığlık atmak ve deli gibi koşmaktır.
all you want 32
you want me to come 17
you want some tea 39
you want to die 96
you want to see me 30
you want more 86
you want to talk to me 36
you want something 175
you want to play 93
you want some 400
you want me to come 17
you want some tea 39
you want to die 96
you want to see me 30
you want more 86
you want to talk to me 36
you want something 175
you want to play 93
you want some 400
you want to kill me 68
you want it 343
you want me to leave 56
you want me to stop 34
you want me to help you 28
you want to go home 38
you want me to do it 47
you want some of this 80
you want to go first 17
you want to help 79
you want it 343
you want me to leave 56
you want me to stop 34
you want me to help you 28
you want to go home 38
you want me to do it 47
you want some of this 80
you want to go first 17
you want to help 79