Shoot us translate Turkish
1,096 parallel translation
You play here but someone shoot us!
Millet bize ateş ediyor.
You gonna shoot us with your radio?
Neyle vuracaksın bizi, radyonla mı?
And if we do, you'll shoot us and bury us in the same hole.
Çıkarınca da bizi öldürüp o çukura gömeceksin.
- They'll shoot us.
- Bizi vuracaklar.
- You said you didn't wanna shoot us!
Bizi vurmak istemediğinizi söylemiştiniz!
The day I give him junk is the day I take my gun and I shoot us both.
Ona uyuşturucu vereceğim gün, ikimizin de beynini dağıtacağım gün olacak.
You can't shoot us dead, Richard.
Sen bizi vuramazsın... Richard.
They're gonna shoot us, aren't they, Frank?
Bizi vurmayacaklar değil mi?
Shoot us all? Stupid!
Hepimizi vuracak mısın aptal!
They shoot us. It doesn't matter. Even for one day freedom its good.
Vursunlar, bir gün bile dışarıda kalsak yeter.
You're not going to shoot us.
Bizi vuracak değilsin ya?
Why don't we just hand ourselves back over to Raven and ask him to shoot us?
Gidip Raven'a teslim olalım ve bizi öldürmesini isteyelim oldu olacak.
- Why don't you shoot us? ! - Jack!
- Neden bizi vurmuyorsun?
If we don't do as they say, they'll shoot us down.
Dediklerini yapmazsak bizi vurup düşürürler.
- They shoot us.
- Bizi vururlar.
The cops will shoot us if we go back to the park.
Parka geri dönersek polisler bizi vurur.
Or else we will shoot us through.
Aksi halde kendimizi vururuz.
They'll shoot us.
Bizi vuracaklar.
It can't shoot us with that laser, can it?
Bizi o lazerle vurmaya kalkmaz, değil mi?
What are you going to do, shoot us all?
Ne yapacaksın, hepimizi vuracak mısın?
He'd shoot us right out of the sky.
Bizi havada vurur.
Are you kidding? They're gonna come out and shoot us, for Christ's sake.
Şimdi sahibi gelip bizi vuracak.
They'll shoot us!
Ateş edebilirler!
Go shoot us a turkey for our supper.
Akşam yemeği için git de bir şeyler vur.
I jumped on the train and they tried to shoot us down...
Bir trenin üstüne atladık sonra da bizi vurmaya çalıştılar.
Why shoot us in an alley?
Neden bizi ara sokakta öldürüyorsun?
Anybody comes up behind us, shoot him.
Arkamızdan gelen olursa, vur.
Remember, if any of us gets caught, or he can't make it, shoot off a flare, so the others'll know.
Unutmayın, birimiz yakalanacak olursa veya başaramazsa, işaret fişeğini ateşleyecek böylece diğerlerinin haberi olacak.
The gentlemen from London want us to shoot you.
Londra'dan gelen beyefendi seni öldürmemizi istiyor.
- Shoot before he puts a spell on us, quickly.
- Bize büyü yapmadan okunu at çabuk!
He's gonna kill us! Shoot him!
Bizi öldürecek!
He's gonna kill us, shoot him!
Bizi öldürecek!
- But maybe, in a dark corner, he'd shoot one of us down,
Sakat değilsin sen Franz. Yaptıkları şeyin yanlarına kâr kalmasına izin veremeyiz.
They shoot at us from houses and from paddocks.
Evlerden ve otlaklardan ateş açtılar bize.
But maybe in a dark corner, he'd shoot one of us down.
- Belki de kuytu bir köşede birimizi vurup öldürür.
Hey, I thought they said they didn't want to shoot at us!
Bizi vurmak istemediklerini söylediklerini sanmıştım!
I'll shoot any man that tries to follow us!
Bizi takip etmeye çalışanı vururum!
Excuse me, are you saying you want us to shoot a real person?
Affedersiniz, yani şimdi gerçek bir insanı vurmamızı mı istiyorsun?
Why didn't they shoot at us?
Neden bize ateş etmediler?
How we gonna find Caroline if you shoot the bums... - that'll tell us where she is?
Peki yerini bilenleri öldürünce Caroline'i nasıl bulacağız?
He saw us shoot that eagle. Now, if he goes to the park rangers and tells them what he saw, we could...
Eğer park koruyucularına gider ve gördüklerini anlatırsa...
It's us, don't shoot.
Bekle! Durun!
Shoot him, it was him who taught me. He deserves it. This has nothing to do with us.
Bunu hak ediyor. vur onu bunun bizimle ilgisi yok benlede ben annemi istiyorum eve gitmek istiyorum ben annemi istiyorum.
If we shoot them out of the air and they show up in the gates over there, and that leaves us nowhere, that's where!
Onları havada vursak kapıda beliriyorlar, bu da bizi hiçbir sonuca ulaştırmıyor.
I was thinking that while the girls are at the gym, this would be a good opportunity for us to just kind of sit around and shoot the bull.
Hazır kızlar spor salonundayken seninle beraber oturup, biraz geyik yapmak iyi oldur diye düşünmüştüm.
Well, just tell us if you find any enemy space guys out there. So we can shoot'em down!
Oralarda düşman falan bulursanız bize söyleyin hallediveririz!
Hey, how can they shoot at us?
Hey, bizi nasıl vurabiliyorlar?
Remember when we were back at the bus station, both of us had Viktor? You turned and pointed the gun at me. You weren't gonna really shoot me, were you?
Otogarda Viktor'u teslim ettiğimizde ve sen bana nişan aldığında bana ateş etmeyecektin, değil mi?
He come behind us... he put pistol to my father head... he shoot.
Bizim yanımıza geldi namluyu babamın başına dayadı onu da vurdu.
What, dig a hole in the garden, fill it with water, and get your gamekeeper to shoot at us all day?
Ne o, bahçede çukur kazıp, içini suyla doldurup, bekçinin bütün gün bize ateş etmesini mi sağlayacaksın?
If you are following us shoot her brains out!
Bizi izlerseniz onun kafasını uçururuz.
useful 59
ushna 19
use it 260
use your brain 33
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
ushna 19
use it 260
use your brain 33
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
us too 58
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
use that 67
use these 22
used to be 136
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
use that 67
use these 22
used to be 136