English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / The new girl

The new girl translate Turkish

818 parallel translation
The new girl's rather pretty.
Yeni kýz oldukça hoţ.
You know, the new girl who's helping the poor for the first time.
Bilyorsun, yoksullarla... ilk defa ilginecek kız. Onu göner.
I didn't like the new girl much.
Yeni kızı fazla sevmedim.
The new girl's here, Charlie.
Hizmetçin gelmiş Charlie.
- Is the new girl with you?
- Yeni kız yanında mı?
Then you're the father of the new girl?
O zaman yeni kızın babası sen misin?
- Agnes, has the new girl arrived yet?
Nasıl isterseniz. - Yeni kız geldi mi Agnes?
The new girl, sir, and the doctor's left.
Yeni kız efendim. Doktor da gitti.
I'm the new girl, sir.
- Yeni hizmetçi efendim.
- Is that the new girl I passed just now?
- Şu yeni kız mı? - Bayan Peel.
The new girl.
Yeni kız.
- It's the new girl.
- Hoşgeldiniz bayan.
You're the new girl?
Yeni kız sen misin?
- I'm the new girl.
- Ben yeni geldim.
OK, make way for the new girl.
Tamam, bırak yeni kız gelsin.
She's the new girl.
Yeni gelen kız.
Of all people, it's Pinky, the new girl at work.
O Pinky, iş yerimden bir kız.
Yeah, and I ain't forgetting that you're the little girl that made me come to New York.
Ama New York'a gelmemdeki payınız büyük.
I bet them that the most beautiful girl in New York will have supper with us.
New York'taki en güzel kızın bizimle yemek yiyeceğine dair onlarla bahse girdim.
And then the poor girl can start a new life.
O zaman zavallı kız yeni bir hayata başlar.
Just a little girl I met down in the New Hebrides islands.
Hebrides Adalarından tanıştığım küçük bir kız.
After almost 25 years in New York, you're still the innocent little girl from Kansas.
Neredeyse 25 yılını New York'da geçirmiş olmana rağmen, hala Kansas'lı o masum kızsın.
It would be an extraordinary coincidence wouldn't it if more than one Naval lieutenant in Washington were to become engaged in the last few days to a girl from New York who's aunt was giving them the reception?
Washinton'da birden fazla deniz teğmeninin teyzesi resepsiyon verecek olan New York'lu bir kızla son bir kaç gün içinde nişanlanacak olması olağan dışı bir raslantı olurdu, değil mi?
Well, Miss Eyre... now that you know what your pupil is... the offspring of a French dancing girl... I suppose you'll be coming to tell me to look out for a new governess.
Evet, Bayan Eyre... artık öğrencinizin kim olduğunu... yani bir Fransız dansçının çocuğu olduğunu öğrendiğinize göre... sanırım bana yeni bir mürebbiye bakmamı söyleyeceksiniz.
I'm the new land girl working at Foster's.
Ben Foster'larda çalışan yeni işçiyim.
- A new piano. You're a mighty lucky girl. All of the things Miles has done for you.
Yeni bir piyano,... Abbie, sen çok şanslı bir kızsın,... Miles'ın senin için yaptıklarına bakacak olursak.
And here you're the only new girl, is that it?
Ama burada sen tek yeni kızsın, öyle mi?
Nothin'much, just the most famous girl in New York City.
Çok değil. Sadece New York'un en ünlü kızı.
But I do know the part so well, and every bit of the staging, there'd be no need to break in a new girl.
Ama o rolü ve sahnelemesini o kadar iyi biliyorum ki.. .. yeni bir kızın gelmesine gerek yok.
Because I'm a girl you met at the New Congress Club.
çünkü ben New Congress Kulübü'nde tanıştığın bir kızım.
He got mixed up with a girl at the New Congress Club.
New Congress Kulübü'nden bir kızla ilişkiye girdi.
Once upon a time, on the North Shore of Long Island, some 30 miles from New York, there lived a small girl on a large estate.
Bir zamanlar..... Long Island'ın Kuzey Sahilinde, New York'tan 30 mil uzakta..... büyük bir malikanede küçük bir kız oturuyordu.
It's that new girl with the rawhiders, isn't it?
Rawhider'larla gelen şu kız yüzünden değil mi?
Then three weeks ago today, the first girl was found by her cleaning woman in her pajamas dead, strangled, with a brand new nylon stocking knotted around her throat.
Sonra üç gün önce bu gün, ilk kız temizlikçi kadın tarafından pijamaları içinde ölü, yepyeni bir naylon çorap boğazına dolanmış olarak ölü bulundu.
Only thing I know is the morning we started back I see this girl outside the dancehall in a brand-new buckboard.
Tek bildiğim sabah başladığımız Dans salonun dışındaki şu yeni arabanın içinde bir kız gördüm.
Henri will confide in Raymond about his new girl, a model while he rubs your knee under the table.
Henri yeni model-sevgilisiyle ilgili sırlarını Raymond'a anlatır masanın altından senin bacağını okşarken.
New York City must be frightening to a girl from the country.
Tamam, Belki de öyledir. New York City taşralı bir kız için ürkütücü olmalı.
I'll tell you what, the wife and I are looking for a new girl.
Ben ve karım, yanımızda çalıştıracağımız yeni bir kız arıyoruz.
Is she the little new girl?
Yeni kız mı?
Did you see the new girl?
- Yeni kızı gördün mü?
And this new girl... she never warms the pot.
Bu yeni kız demliği az ısıtıyor.
Her mother wants to buy a new dress for the girl.
Annesi kıza yeni bir elbise almak istiyor.
To inaugurate the palace then... we agreed among ourselves... that the honor of inaugurating our palace would be conferred upon a fine girl who represents... a new generation of mountainous women.
Yeni sarayımızı açma şerefini.... Biz aramızda konuştuk ve.... karar aldık, sarayın açma şerefini harikulade bir kadına, kıza, bu bölgenin kadınlarının yeni ve aydınlık istikbalini temsil eden, anlıyor musunuz...
Let me tell you something, this is New York City, and any girl who goes walking alone at night in the park is not romantic, she's crazy.
Burası New York ve parkta tek başına yürüyen kızlar romantik değil delidir. Burada konuşamayız.
The Dancing Dentist at the Copa every night with a new girl.
Her gece Copa Cabana'da başka bir kızla dans eden dişçi değil.
It was written to a girl in New York City and we contacted the police.
New York'ta bir kıza yazılmıştı,... biz de polisle bağlantı kurduk.
- "I am the new servant girl."
- "I am the new servant girl."
"l am the new servant girl."
"l am the new servant girl."
This incredible thing, that a young girl... should step over the ocean, pass from the old world to the new... and join her lover - this thing I will accomplish. Miss Adele, I have a present foryou.
Bu, inanılmaz bir şey, genç bir kızın okyanusun ötesine ayak basması, eski dünyadan yeni dünyaya geçmesi ve sevgilisinin yanına gitmesi, bu, işte benim başaracağım şey.
"This incredible thing, that a young girl... should step over the ocean... leave the old world for the new world... to join her lover - this thing will I accomplish."
"Bu, inanılmaz bir şey, genç bir kızın okyanusun ötesine ayak basması..." "... eski dünyadan yeni dünyaya geçmesi ve sevgilisinin yanına gitmesi... " "... bu, işte benim başaracağım şey. "
Then the girl did something nice and very new.
O zaman kız iyi şeyler yaptı ve çok yeni.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]