The shit translate Turkish
19,217 parallel translation
In fact, I usually get the Janet that wants me to get knee-deep in the shit with her.
Aslında, sürekli beni de bu pisliğin içine çekmeye çalışan Janet'la karşılaşıyorum.
You know I miss the shit out of you, brother.
Seni çok özledim abi.
What the shit fuck, James?
Neler oluyor James?
I'll take the remaining 220, I'll run it through my foreign shells, drop it right back into your personal account, smurf the shit out of it, and then weeks from now, when they come asking for it,
Kalan 220'yi yabancı hesaplarımdan geçiririm. Senin bireysel hesabına aktarırım. Ölümüne şirinleriz.
And it's just the perfect length that he can totally plow the shit out of you and you can still walk home the next morning.
Ve tam olması gereken uzunlukta. Seni kesinlikle ucuruyor Ve ertesi sabah hala yürüyebiliyosun.
You idiots scared the shit out of me.
Siz ahmaklar yüzünden ödüm koptu.
We're gonna just shoot the shit, let America know who he is, and that he is your boy Travis Mack.
Çekim yapacağız ve Amerika kim olduğuınu öğrenecek ve bu kişi de senin ufaklık Travis Mack.
You know, I just started worrying about all the shit people were gonna say when they find out I botched the Wonderlic.
Harika çocuk beceremeyince insanlar ne düşünür diye dert etmeye başladım.
It's... it's payback for all the work you've done for us and all the shit we done put you through.
Bizim için yaptığın ve birlikte çektiğimiz onca şeyin karşılığı olarak gör.
- My code is the shit.
- Kodum çok iyi.
Well, did she tell you that she kicked the shit out of those boys?
Sana o çocukların kıçlarına tekmeyi bastığını da söyledi mi peki?
- Well, you know, your brain can only access the shit that you memorize when it's in the same state as you were when you were learning it, right?
Biliyorsunuz, beyin sadece hafızaya aldığı belleğe erişebilir. Öğrenirken de durum böyledir.
Should have just beat the shit out of Tanya if I'd seen her taking pictures.
Fotoğraflarımı çektiğini görseydim Tanya'nın ağzını yüzünü sikmeliydim.
Well, I was beating that slot up between Angel Island and Golden Gate last month, and I didn't heel fast enough in the shallows and I scratched the shit out of my gelcoat.
Geçen ay Angel Island ve Golden Gate arasında gidip gelerek o zorluğu aştım. Sığ yerlerde yeterince yan yatamadım ve teknenin yanındaki jelkot sıvanın anasını ağlattım.
He's just gonna call the FBI so he can get a key to the city or some shit.
O da FBI'yı arar böylece de ona şehrin anahtarını filan verirler.
I guess we're on the outs. We got into it pretty bad about me not being there for her and her not givin'a shit about me, and we haven't spoken since.
Onun yanında olmamam ve onu siklememesi konusunda epey iyi atıştık ve o zamandan beri konuşmadık.
Oh, shit, the washing machine?
- Siktir, çamaşır makinesi mi?
They always give me shit about the rods in my tailbone.
Belimdeki sopalar yüzünden bana hep pislik yapıyorlar.
Do you ever try to be the bigger man in this business, but the universe just gives you a shit sandwich for your efforts?
Daha önce hiç, işindeki en büyük adam olmaya çabalayıp ama evrenin yaptıklarına karşılık bir bok vermediği oldu mu?
- Holy shit! - Welcome to the warp zone!
- Bölüm atlama bölgesine hoş geldiniz!
Don't you find it odd... the day we eighty-sixed NSFNET and we shit-canned Joe he finds religion...
Sen de bir gariplik sezmiyor musun?
Hey, look, I can give a shit if Travis becomes the face of Preparation H.
Hey bak, Travis Preparation H'nin yüzü olsa da umrumda değil.
Shit, last time you came over in the middle of the day, you got caught buck booty naked with them twins.
Siktir, geçen sefer günortası evime geldiğinde ikizlerle çıplak yakalanmıştın.
It's the same shit I've been hearing my whole entire life.
Tüm hayatım boyunca duyduğum şeyler aynı.
Shit, the shades alone cost about 800.
Siktir, o gölgelikler sadece 800 tutar.
Shit, put one of those in the fucking bag.
Siktir, onlardan birini torbaya koy hemen.
And he sure as shit ain't gonna be with the motherfucking Rams.
Ve o da kesinlikle siktimin Rams'inde oynamayacak.
The guy's hoping I tell the girl that the Queen of Blow Him was her card, and now he's pissing himself because he thinks this shit might be real.
Ona kızı anlatmamı bekliyordu. Kart "Oral Kraliçesi" çıktı. Şimdi kendine kızıyor, gerçek olabileceğini düşünüyor.
I say the usual shit.
Olağan saçmalıkları söyledim.
They'd be like, " no shit we're calling the cops.
Şöyle yaparlar, " Olamaz, polisi arıyorum.
Get your shit, get the fuck out!
- Çık dışarı!
Ooh, ooh, ooh. Hey, you ready to pop the trunk on this shit?
Bagajdan silahları çıkarmaya hazır mısın?
The movie's shit.
Film de berbat.
- My cousin, from time to time, I let him take the car, you know, while I'm working and shit.
Kuzenime arada bir arabayı veririm, çalışıp sıçtığım zamanlarda. - Petey?
When I want to get high, The only thing to replace that need. Is doing other crazy shit.
Kafamın iyi olmasını istediğim zaman, bu ihtiyacı değiştirmek için yaptığım şey siktiri boktan bir hâl alıyor.
Look, I can smoke all the meth in the world and kill myself, Or I can dress up, steal some shit, And not kill myself.
Bak, dünyadaki tüm uyuşturucuları içip kendimi öldürebilirim ya da giyip kuşanıp bazı boktan şeyleri çalabilir ve kendimi öldürmeyebilirim.
From the moment they decided to make redundancies to the moment you got shit-canned.
Eleman azaltmaya karar verdikleri andan itibaren sen kovulana kadar.
Except she referred to it as "the red shit."
Tabi sosa "kırmızı bok" demesi dışında.
Just get us the check and stop trying to upsell me on shit.
Hesabı getir. Sürekli bir şeyler satmaya çalışma.
So here's the part where you feel like total dog shit.
Şimdi kendini bok gibi hissedeceğin kısma geldik.
If this is about anything, it's about my need to disprove the notion that at the core I'm just shit, which all started when I was a kid and...
Mesele olsa olsa, çocukluğumda tohumları ekilen temelde bir gram değerimin olmadığı fikrini yok etmeye çalışma çabam...
A ghost picks up the phone, I'm gonna shit my pants.
Hayaletin teki açarsa telefonu, altıma sıçarım söyleyeyim.
When I want to get high, The only thing to replace that need. Is doing other crazy shit.
Kafamı güzelleştirmek istediğim zaman, ihtiyacım olan tek şeyin değişmesi başka siktiri boktan şeylere yol açıyor.
Shit, I have to call the cops.
- Kahretsin, polisleri aramalıyım.
We sat right here making shit up, writing ideas on the board.
Şurada otururuz, yeni şeyler saçmalarız ve onları tahtaya yazarız.
Get something nice to wear from your shit in the back?
Arkadaki pisliklerden giyebileceğin güzel bir şeyler al, tamam mı?
I don't care what you remember And what got flushed down the toilet With the rest of your junkie shit.
Ne hatırladığın umurumda deği pis malının geri kalanının tuvalete atıp sifonu çekmem umurumda değil.
Where are you gonna put all the bad shit you've done?
Yaptığın pislikleri nereye koyacaksın?
It might be a shit station, but the vodka's good.
Kötü bir yer olabilir, ama votkası güzel.
If that shit gets out, that's my wife out the door.
Eğer o naneler yayınlanırsa karım çeker gider.
- Oh, shit the fuck!
- Hay sıçayım ya!
shit 25242
shitty 54
shithead 204
shit happens 112
shite 85
shitbird 20
shit just got real 17
shitface 20
shit crazy 23
shitheads 20
shitty 54
shithead 204
shit happens 112
shite 85
shitbird 20
shit just got real 17
shitface 20
shit crazy 23
shitheads 20
shit like that 43
the simpsons 168
the sun 236
the sun is shining 35
the show must go on 78
the same goes for you 21
the s 152
the sky's the limit 40
the storm 50
the spectator 98
the simpsons 168
the sun 236
the sun is shining 35
the show must go on 78
the same goes for you 21
the s 152
the sky's the limit 40
the storm 50
the spectator 98
the same to you 32
the sound 24
the sun is out 17
the same as you 50
the same thing happened to me 16
the same one 32
the song 78
the same 389
the sex 65
the stairs 24
the sound 24
the sun is out 17
the same as you 50
the same thing happened to me 16
the same one 32
the song 78
the same 389
the sex 65
the stairs 24