We could just translate Turkish
5,258 parallel translation
Maybe we could just look at the grill.
Belki de sadece ızgaraya bakmalıyız.
Or we could just keep driving.
Yada araba ile gezmeye devam edebiliriz.
Mm-hmm. All right, you know we, we could just...
- Şey yapabiliriz...
Well, I mean, we could just subpoena the security cam footage from the rest area across the street, you know, just to be sure.
İsterseniz, emin olmak için mahkeme izni çıkartıp dinlenme bölgesindeki güvenlik kamerası kayıtlarına bakabiliriz.
If we could just continue on without any more nautical puns, that'd be great.
Denizci kelime oyunları yapmadan devam edersek, harika olur.
Or, if you want, we could just eliminate the infestation.
Ya da isterseniz istilayı yok ederiz.
I've got a bunch of windows here we could just make out with.
Yiyişilecek bir sürü camım var.
But if we could just accept our real selves and live with who we really are and love ourselves, then maybe... maybe we could accept and live with and... and love.
Ama kendi özümüzü kabul edebilirsek olduğumuz kişi gibi yaşayabilirsek ve kendimizi seversek o zaman belki kabul edebiliriz, birlikte yaşayabiliriz ve sevebiliriz.
We could just leave, and not show up.
Buralardan gidip, izimizi kaybettirebiliriz.
Or we could just review the evidence.
Kanıtları gözden geçirmeye ne dersiniz?
It's not like we could just call for help. Our radios are crap out here.
Yardım çağırabilirdik fakat vericiler burada çalışmıyor.
In the time that you've been working here, have you ever asked yourself why we always walk into the studio through that door when we could just walk straight in over that threshold?
Burada çalıştığın zaman boyunca stüdyoya neden oradaki eşikten değil de buradaki kapıdan girdiğimizi merak ettin mi?
Maybe we could just talk about the cult, and I could bring him back next week?
Bugün sadece tarikattan bahsetsek, onu haftaya getirsem olur mu?
Or we could just talk?
Ya da sadece konuşabiliriz.
Me and my boys figured that If we could just get our foot in the door with other jocks, We'd really get in there and make some noise.
Ben ve bizim ekip eğer diğer spor delileriyle beraber kapıda durabilirsek..... kapıdan içeri adımımızı atıp biraz gürültü yapabileceğimizi anladık.
We could just wait it out.
Dinmesini bekleyebiliriz.
Or we could just ask him.
Ya da ona sorabiliriz.
We could just... I don't know...
Belki de sey yapabiliriz...
- Owen. - You could just wait here. Or we could meet back at your place.
- Burada bekleyebilirsin ya da senin evinde buluşabiliriz.
So if you could just check us out, we would really appreciate it.
Buradaymış gibi gösterebilirseniz gerçekten çok memnun oluruz.
Only that just raised more uncomfortable questions than we could answer.
Ama bu cevaplayabileceğimizden daha rahatsız edici sorular doğurdu.
He's got the broad shoulders, super handsome, like the kind of guy I'd let build me a log cabin just so we could ruin a bear rug together.
Geniş omuzlu, aşırı yakışıklı. Tam ahşap kulübe yaptırıp ayı postlarında yuvarlanılası bir erkek.
Look, I just thought maybe we could, uh, hit the town, you know, like we used to do... put on some blazers, go to those raves and get nuts till like 5 : 00 A.M...
Şaka değil. Şehre akarız dedim. Eski günlerdeki gibi.
I just wanted to have all of it ready, so we could celebrate your big win.
Zaferini kutlayabilmek için hepsinin hazır olmasını istedim.
Just what we could see in the headlights.
Sadece farlara görebiliyorduk.
We could have just given the box to the kid.
Çocuğa kutusunda versek de olurdu.
It's just that, um, well, you see, that NYADA has been so great dealing with the Funny Girl schedule, so I was just hoping that we could maybe return the favor.
NYADA, sıkışık Funny Girl programım konusunda çok anlayışlı davranmıştı belki sen de aynısını yapabilirsin diye düşündüm.
It's in front of the entire faculty and students, and-and if I could just, you know, make it to this, then we'll be into performances and I will be Rachel Berry, NYADA sophomore by day
Tüm fakülte ve öğrencilerin önünde olacak. Ve eğer Değerlendirme'ye kadar idare edebilirsem... Daha sonra performanslara odaklanabilirim.
Um, so I was just hoping that we could maybe reschedule for after my opening night.
Sadece açılış gecemden sonraya erteleyebiliriz diye umuyordum.
I just went through a breakup thing, and we could barely afford the place, so,
Başımdan bir ayrılık geçti ve mekanı zar zor finanse ediyoruz. Diyeceğim...
I was just hoping that we could... we could settle this ourselves.
- Hayır hayır, cevap verme.
Right, and as friends, you know, I just hope that we could agree that this lawsuit is-is a little...
Bir saniye. - Hayatım, bununla ilgilenmem gerekiyor. - Daha 38 örnek vardı.
I just wish there was something we could do.
Bizim yapabileceğimiz bir şey olmasını dilerdim.
and we could bring her here and she could apologize just to get that over and out of the way.
Buraya getiririz, çabucak özrünü diler ve aradan çıkarmış oluruz.
I'm just saying. We could all be a little bit more prepared in case of emergency...
- Bence acil durumlara biraz hazırlıklı olabiliriz.
'We don't have as many exotic species as Dad promised...' ROARING FROM OUTSIDE '.. but he told the minister no more dangerous animals'and he could hardly break his word just for me.'
Babamın söz verdiği kadar çok egzotik türümüz yok ama babam bakanlığa daha fazla tehlikeli hayvan olmayacağını söyledi ve sadece benim için sözünden dönmez.
Could we just go back to that?
O halimize geri dönebilir miyiz?
Yeah, well, we could sit around here and try to figure it out, but we got a date South of the border, so what do you say we just, I don't know, let those little moments go?
Burada kalıp ne olduğunu çözmeye çalışabiliriz. Ama güneyde gidilecek bir yerimiz var. O durumu kendi haline bırakabiliriz.
You know? So, just... if you could... Before we roll, maybe...
Yani eğer başlamadan önce netlik olsun diye...
So. Could we just do this tomorrow then, or...
- Yarın olsa olur mu?
I just wish we could all forget about Mr Green.
Keşke hepimiz Bay Green'i unutabilseydik.
Um, so, look, I-I was thinking that maybe... we could turn the romance down just a little bit, you know?
Düşünüyorumda belki de romantizmi..... biraz ağırdan alsak iyi olur. Birazcık bilirsin..
That detective just gave me an idea on how we could reach out to Henderson.
Biliyor musun, az önceki dedektif Anderson'a nasıl ulaşacağımız konusunda bana bir fikir verdi.
We could go to the woods, and you could just, like, get fat, and, like, a ripe peach.
Ormana gidebiliriz. ... ve sende şişmanlamış olabilirsin olgunlaşmış şeftali gibi.
I just keep thinking... "Could we ever really make this work?"
Bu işi yoluna koyabilir miyiz diye düşünüyorum hep.
Um, I pulled all the strings I could, but under the circumstances, there's just no way we can not let you have a great time here at Walt Disney World!
Kullanabileceğim tüm bağlantıları kullandım ama bu şartlar altında Walt Disney Dünyası'na girmenize izin vermemek mümkün değil!
If you could just take a seat, we'll call you through when it's time.
Siz oturun zaman geldiğinde size sesleneceğiz.
I just wish there was something we could do.
Keşke yapabileceğimiz bir şey olsaydı.
I've been thinking about this whole wedding thing, and I think it'd be nice to just have something small, and if it's small, we could do it before we go to Kabul.
Tüm bu evlilik olayını düşünüyorum da küçük bir şey yapmak güzel olacak. Ve küçük olursa Kabil'e gitmeden de yapabiliriz.
I just thought we could be a proper family for a while.
Ama düzgün bir aile kurabileceğimizi düşünmüştüm.
So I thought we could puff on these when I do a security check on the laser fence I just installed here.
Düşündüm ki, güvenlik kontrolü yaptığım zaman, az önce buraya kurduğum... lazer korumasının üstüne bunları üfleyebiliriz.
we could be friends 20
we could talk 32
we couldn't 74
we could go together 21
we could 507
we could go 26
we could use your help 27
we could go out 21
we could be 27
we could do it together 19
we could talk 32
we couldn't 74
we could go together 21
we could 507
we could go 26
we could use your help 27
we could go out 21
we could be 27
we could do it together 19
we could have 35
we could do it 23
we could do this 17
we could do that 105
we could use that 17
we could try 39
just 13489
just come home 43
just eat it 38
justice 418
we could do it 23
we could do this 17
we could do that 105
we could use that 17
we could try 39
just 13489
just come home 43
just eat it 38
justice 418
justin 1150
just do it 1237
justified 46
justine 297
just be cool 104
just so you know 1100
just relax 1151
just breathe 514
just me 553
just be yourself 145
just do it 1237
justified 46
justine 297
just be cool 104
just so you know 1100
just relax 1151
just breathe 514
just me 553
just be yourself 145