Веселья translate Turkish

Каждый вечер в удушающей атмосфере пьянства и искусственного веселья

Her gece, boğucu bir atmosferde içki içmek ve yapay sevinç göstermek...

Могу я просить Вас проявить любезность, несмотря на отсутствие повода для веселья?

Bu konuya olumlu yaklaşmanı rica etsem. Öyle hissetmesen de neşeliymiş gibi davran.

А ты бы не хотел провести это расследование, так для веселья?

Sırf eğlence olsun diye arada bir dedektiflik yapmak istemez miydin?

Джерри, сейчас не время для веселья.

Jerry, eğlenmenin zamanı değil.

Совсем не то. Мне не нужен год веселья. Я не об этом мечтал.

Bir yılı mutlulukla hayalini bile kuramayacağımız şekilde geçirebiliriz.

Не оставляет место для веселья.

Her şeyden keyif almaya çalışıyorum.

Сначала три дня безудержного веселья, а потом пожинать то, что посеял...

Demek üç gün boyunca yabani otları yolacağız son hasata geçeceğiz.

Со всех концов Парижа стекались завсегдатаи - люди всех классов, любители грубоватого, шумного веселья, переходящего в разгул.

Paris'in her tarafından müdavimler, sınıf farkı ayırt etmeksizin bu gösterişli eğlence ve hovardalık etmek için geliyorlardı.

Дай мне стакан вина, во мне веселья духа нынче нет, ни бодрости, к которой я привык.

Bana biraz şarap ver. O her zamanki şevkim, hevesim yok nedense.

Вечером ему нужно немного веселья, дружеского общения.

Akşam olduğunda biraz eğlenmek ve muhabbet etmek istiyor.

Друзья, я не ставлю себе целью надолго отрывать вас от вашего веселья.

Arkadaşlar, sizi eğlencenizden fazla alıkoymayacağım.

Я уже дал повод доктору МакКою для веселья.

Dr. McCoy'a onu eğlendirecek yeterince malzeme verdim.

И когда эта вздорная парочка появляется рядом - жди веселья.

Bu iki zırdeli şahsiyet bir araya geldiği zaman eğlenceye doyum olmaz.

Тот, кто идет стезей веселья в вечный огонь ада?

Güle oynaya, sonsuz şenlik ateşine ilerleyen birisi mi?

Может, получу с этого новые туфли, платье, немного веселья.

BeIki yeni ayakkab veya bir eIbise aIdrtr, biraz güIerim.

Я понял какой потрясающей личностью она была и сколько веселья было в ней.

Onun ne kadar harika bir kız olduğunu düşündüm ve onu tanımanın ne güzel bir şey olduğunu.

Ради денег, ради славы и ради веселья.

Para için, şöhret için ve eğlence için.

А вдруг выясняется, что никакой он не античный, а подсунул его археологам какой-нибудь шутник веселья ради.

Ve birdenbire, hiç de antik olmadığı dalgacı birinin arkeologları kandırdığı anlaşılıyor. Sadece eğlenmek için.

- Тебе не хватает веселья.

- Eğlenceyi özlüyorsun. - Hayır.

Одна работа, никакого безделья, бедняга Джек не знает веселья.

Hep işi düşünmek Jack'ı sersemleştiriyor.

Одна работа, никакого безделья, бедняга Джек не знает веселья.

Hep işi düşünmek, Jack'ı sersemleştiriyor. Hep işi...

Мне больше не до веселья.

Tek sorun artık gülmek istemiyorum.

Единственное, я никогда не совершал преступления ради чистого веселья.

Ben asla zevk için cinayet işlemedim.

Чем больше поездов, тем больше веселья.

Trenlerin bir çoğu, eğlenceli.

Времена веселья, боль, радость, моменты исканий, риска, признания и множество других вещей.

"Eğlenceli günleri, acıyı, hüznü, arayış ve tehlike dolu anları..." "... ve daha bir sürü şeyi. " Hadi Celtics. bastırın!

Для общего веселья. Ха-ха.

Eğlence olsun, neşelenelim diye.

Как веселья последнюю треть Раздарить и легко умереть, И под сенью случайного крова

Nasıl, zevkin son parçasını bağışlayarak hafifçe ölmeyi ve geçici bir çatının korumasında ölümden sonra yeniden alevlenmeyi, bir kelime gibi.

- Козел. Эй. - Я хочу веселья сегодня вечером.

Bu gece evimde iyi vakit geçirmek istiyorum.

Все это ради веселья.

Bir eğlence, değil mi?

Ради такого веселья, я полагаю, оно того стоит.

Bu eğlenceye değer diye düşünüyorum.

А что касается шуток на мой счёт... Я склонен смотреть на них сквозь пальцы, ради общего веселья на вечере.

Bana gülmelerine gelince ortamın genel neşesi içinde onu görmezden geleceğim.

Это время веселья.

Bu mutlu olunacak zamandır

Пожалуй, я обсудил ее почти со всех доступных точек зрения - включая мнение, что некоторые увечья и недостатки являются - предметом насмешек и веселья, при этом оставаясь крайне серьезными - для человека, от них страдающего.

Galiba ilişkilerim konusunda fazla ince eleyip sık dokuyorum. Önemli olan ilişkiyi korumak ise karşındakinin sahip olduğu eksiklik ve kusurlar, iki kişiyi bir arada tutmak adına birer eğlence kaynağı haline gelebiliyor.

Вой! " O, с собаками много веселья!

Oh, köpekler çok eğlencelidir.

[Гомер] У меня в жизни еще не было такого веселья.

Hayatım boyunca hiç bu kadar eğlenmemiştim.

- Ну и в чём загвоздка? - Они хотят веселья.

- Peki, sırada ne var?

Сочти веселья дни,

# Saymak için neşe çığlıklarını

– Я не испытываю веселья в Рождество.

Noel yüzünden kendimi mutlu hissetmem.

Пусть испытают удачу как все остальные. просто больше веселья для меня.

320 km hızla giden bir aracın takla atmasını istiyorum!

Больше веселья для меня. Эй, в конце концов я это признаю. Я это признаю.

Hey, araba yarışları dışında ben 23 araçlık zincirleme kazayı içinde olmamam şartı ile nasıl görebileceğim?

Скучный праздник - никакого веселья!

Lanet olsun, ne kadar modası geçmiş bir parti.

# Во имя веселья #

Eğlence adına

Ради веселья!

Eğlenmek için.

Вы мне простите, сэр Рубен, но я не разделяю Вашего веселья.

Sizin gibi soğukkanlılıkla yaklaşmadığım için kusuruma bakmayın, Sör Reuben.

Потерянным душам не до веселья.

Bir kaç tane başıboş dolaşan kayıp ruh var.

Это "Мария Челеста", только веселья не хватает.

Marie Celeste gibi ancak parti atmosferi eksik.

Ты думаешь, я это делаю веселья ради?

Bunu eğlence için yaptığımı mı sanıyorlar?

Я предпочитаю держаться на безопасном расстоянии от этого веселья.

Şu cümbüşe olan mesafemi korumayı tercih ediyorum.

Только для веселья, только потому что этого будто и нет, Я умерла бы, или что-то еще,

Sadece eğlence için, sanki onunla takilmasam ölürdüm ya da öyle bir şey.

Сначала немного веселья и расслабления, а потом мы сможем погрузиться в глубины твоих страданий.

Önce biraz eğlenip dinlenir sonra da acılarını derinlemesine konuşuruz.

Вы просто созданы для веселья, да?

Çok eğlenceli olurdu, değil mi?