English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Видел

Видел translate Turkish

48,306 parallel translation
Ты! Я видел тебя.
Seni gördüm.
Кевин сказал, что видел Эванджелин.
Kevin ona Evangeline'i gördüğünü söyledi.
Он видел...
Gördüğü...
Ты видел фото.
Fotoğrafları gördün.
Ты... видел её?
Sen... Onu gördün mü?
И видел, что сегодня в городе танцы.
Ve bu akşam kasabada dans edileceğini duydum.
Ты видел, как козла приносят в жертву?
Keçi kurban eden biri gördün mü?
- Точно не знаю, я видел его ребят на берегу, но нам ведь лучше держаться от них подальше?
Bilmem. Kumsalda birkaç adamını görmüştüm. Ondan uzak durduğumuzu sanmıştım.
Ты всё это видел.
Her şeye tanık olmuşsun.
— Дрю видел наши сообщения.
- Drew mesajlarımızı okumuş. - Ne?
Мужик, который дал тебе курточку, видел, куда он побежал?
Sana bu ceketi veren kişinin nereye gittiğini gördün mü?
Я видел запись с банкомата.
ATM'deki görüntünü gördüm.
Руки вверх, чтобы я видел!
Ellerini görebileceğim bir yere koy!
Я видел, что в итоге стало с Нассау.
Nassau bundan nasibini alınca neler olduğunu gördük.
Эвери уверял, что видел журнал.
Avery seyir defterini gördüğünü iddia etmiş.
Телеканал никогда не видел ничего подобного.
Bu televizyon kanalı böylesini görmedi.
– Я видел его в работе, приятель.
- Bug... - Gözlerimle gördüm kanka.
Ты видел, как ломался твой отец, день за днём... Хотя, он предпочёл выпивку пуле.
Günbegün, babanın nasıl dağıldığını izledin kurşun yerine alkolü seçişini.
Я видел этот фильм раз десять.
Bu filmi on kere falan izledim.
Видел тебя на YouTube!
Hey, seni YouTube'da gördüm.
Твой учитель сказал, что никогда не видел бойца более бесстрашного, чем моя дочь.
Öğretmenin, hayatında kızım kadar korkusuz bir savaşçı görmediğini söyledi.
Ты видел?
Bunu gördün mü?
Видел, как он избил старика, который не оплатил проезд.
Vergisini ödemeyen yaşIı bir adamı dövdüğünü gördüm.
Ты видел фото из Сан Пауло?
Yani, Sao Paul fotoğraflarını gördün mü?
Ты видел меня на видео?
Videoda beni mi gördün?
Я много раз это видел.
Bunu yeterince gördüm.
Но... Я видел твою речь, и я почувствовал : "Может, может быть это мой Джорди".
Ama konuşmanı izledim ve "Belki, bu benim Jordi'm" dedim.
Видел бы тебя твой отец. Он бы так тобой гордился.
Baban seni görebilseydi çok gururlanırdı.
"И он судил других по себе, не веря в то, что видел, но был убеждён, что у каждого человека есть более интересная жизнь... под покровом таинственности, под покровом ночи".
"Ve başkalarını kendi gördüğü şeylere inanmaksızın değerlendirirdi, ama her erkek, gerçek ve en enteresan hayatını gecenin gizemi ve karanlığının örtüsü altında yaşardı."
Я видел, что ты сделал.
Ne yaptığını gördüm.
- Я не видел другого пути.
- Başka türlüsünü düşünemezdim.
Мы близки к захвату Ваш сын, госпожа Мастерсон, И я сделаю все возможное Чтобы ты его видел.
Oğlunuzu yakalamaya yaklaştık ve onu görmeniz için elimden geleni yapacağım.
Что ты видел?
Ne gördün?
Почему я за три месяца ни разу не видел?
Üç aydır buradayım, nasıl öğrenmemişim?
Ты еще электронную почту не видел.
Maillere kıyasla bunlar bir şey değil.
И я не хотел, чтобы мой племянник видел меня в таком состоянии.
Yeğenimin beni öyle görmesini istemedim.
Сколько я тебя не видел, - года три-четыре?
- Seni görmeyeli ne kadar oldu, 3 yıl mı 4 yıl mı?
Агент в аэропорту видел, что вы сели не в то такси.
- Havaalanındaki adamımız yanlış taksiye bindiğinizi görmüş.
Той свободе, которую никто из нас не видел уже долгое время.
Çok ama çok uzun zamandır hiçbirimizin tadamadığı o özgürlükten.
Я тут видел в Интернете, lt ; / igt ; lt ; igt ; что вам помощь нужна в подготовке тусовки, да? lt ; / igt ;
İnternet'te gördüm ki bu parti için yardıma ihtiyaç duyduğunuzu yazmışsınız.
- ( Блэйн ) Не хочу говорить как твоя мама, но где ты в последний раз их видел?
Annen gibi demek istemem ama en son nerede görmüştün?
- ( лив ) Клайв уже видел массовое нападение зомби.
Clive çoktan tam ölçekli bir zombi salgınına şahit oldu.
БИлли, расскажи нам, кто ты и что ты видел.
Billy, bize kim olduğunu ve neler gördüğünü anlatabilir misin?
- ( чак ) Опиши, пожалуйста, что ты видел.
Lütfen bize ne gördüğünü tarif et.
- ( донн-и ) Видел последний "Стартрек"?
- Son Star Trek filmini izledin mi?
 Проблема в том, что отец Эллен  никогда не видел её настоящую.
Mesele Ellen'ın babasının onun kim olduğunu asla görmemesi.
я видел, что ты планируешь.
Ne planladığını anladım.
раньше я не видел, как человек умирает в одиночестве. было любопытно.
Daha önce bir adamı tek başına ölürken hiç görmediğim için merak ettim.
- Видел их?
- Onları gördün mü?
Ты видел фото с места преступления, верно?
- Zack, başlamadan önce tüm kanıtları gözden geçirecek zamana sahip olmanı istiyorum.
Я видел его.
Araştırdım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]