English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Г ] / Готовит

Готовит translate Turkish

1,323 parallel translation
которую готовит Токухеи.
Bunca zamandır Tokuhei'nin berbat yemeklerine katlanıyorum.
Не знаю, почему-то каждый год она готовит какую-нибудь экзотику вроде этого!
Yeni yılın ilk gününde, egzotik bir yemek deniyor.
Бармен Джимми [встряхивается] готовит лучший в городе Лонг-Айлендский чай со льдом.
Hele o barmen Jimmy yok mu... Kentteki en iyi buzlu çayı o yapıyor.
Ну, знаешь, иногда жизнь готовит сложные...
Tobias, bazen hayat zor şeyler almaktan ibarettir.
Максин любила хвастать, что все угощение она готовит сама.
Maxine tüm yemeklerini tek başına yapmasıyla övünmeyi severdi.
Кто-то готовит.
- Evet. Birileri yemek pişiriyor.
Как девушка готовит.
Yemek pişirirken bir kızı.
Она работает после школы, готовит и убирает для нас.
Okuldan sonra çalışıyor, bize yemek yapıyor, etrafı topluyor.
- Готовит операционную.
- Ameliyathaneyi hazırlıyor.
Управление готовит предъявление обвинения по делу Бурмана.
C.I.D. Burman iddianamesini getiriyor.
Твоя тетя Джун просто мастерски готовит кимчи.
Jun Teyzen kimchee sihirbazı.
Надеюсь, он готовит свой бифштекс по-солсберийски и лапшу с маслом!
Umarım Salisburg bifteği ile şehriye pilavı yapmıştır!
Варрик готовит восстание против Уналака.
Varrick, Unalaq'a karşı bir isyan planlıyordu.
И хотим выпить. Твой отец готовит мартини в гостиной.
- Baban salonda martini yapıyor.
Жаль, что Габриэль так не готовит.
Keşke Gabrielle de böyle yemek yapabilseydi.
Но как скажешь женщине, которая готовит обед твоим детям, чтоб она облизала твои яйца, и расскрыла свою задницу как компасс?
Ama çocuklarının annesine hayalarımı ağzına al bacaklarını pergel gibi aç diyebilir misin?
И еды тебе хватит, мама всегда готовит на целую ораву.
Gelsen iyi edersin çünkü annem 20 kişilik yemek yapar.
Брии даже готовит тебе персиковый пирог.
Hatta Bree senin için şeftalili turta yapıyor.
Повар всё утро готовит.
Şef sabahtan beri yemek yapıyor.
- Она готовит меня к тренировкам.
Bana antrenman yaptırıyor.
Мне больше нравится как готовит Нана.
Nana'nın yemeklerini daha çok seviyorum.
Видимо, её мама хорошо готовит макароны с сыром
Annesi çok güzel kaşarlı makarna yapıyormuş.
Широ прекрасно готовит!
Shirou'nun yemekleri harika.
Кейси не очень готовит.
Casey hiç iyi bir aşçı değil.
И она готовит все мои любимые блюда. Ну, знаешь, типа яблочные чипсы, и сладкий картофель с зефиром.
Elma cipsleri ve tatlı patatesi hatmi ile karıştırması yok mu?
Она..... обед мне готовит.
O, şey... bana öğle yemeği hazırlıyor.
Он готовит мне ужин.
Eve. Bana yemek hazırlıyor.
Он готовит так же вкусно, как его дедушка.
Sanırım bunu daha önceleri dedesinden satın alırdım.
- Скажи своему боссу, пусть готовит здесь такую.
Söyle patronuna da makarna yapsın burada. Söyle hadi şimdi.
- Он идиот, но готовит, как Бог.
Biraz andavallıdır ama iyi aşçıdır.
Говорилже - он потрясно готовит!
Sana süper yemek pişiriyor demiştim ama, değil mi?
Я скучаю по Мохиндеру, он готовит.
Mohinder'ı özledim. Yemek yapabiliyordu o.
Она готовит самый изумительный чили.
Maya hazırladı. AcıIı lazanyası bir harika.
Он готовит весь день!
Bütün gün dolduruyor.
О, черт. Вы хотите не готовит со мной, а готовить меня. Да!
Sen benimle yemek yapmak istiyorsun, beni pişirerek, yani.
Значит, у тебя получилось заметить цвет платья, но не глаз человека, который готовит тебе обед?
Yani insanların ne renk giyindiğini hatırlayabiliyorsun ama yemeğini önüne koyan kişinin gözlerini hatırlayamıyorsun.
Я просто прошу, чтобы ты держал это подальше от меня, и я надеюсь, ради тебя, что она хорошо готовит индейку, потому что она не придет в мой дом на День Благодарения.
Onu gözümün önünden uzak tut yeter. Umarım senin için iyi bir hindi hazırlar. Çünkü o, Şükran Günü için evime gelmeyecek.
В операционной Тауб готовит пациента к биопсии.
Taub içerde hastayı biyopsi için hazırlıyor.
Я считаю, что нынешнее образование, по сути, готовит армию работников.
Bugün gördüğüm eğitimin çoğunun, temelde bir iş için bir kişi üretmeye yönelik olduğunu düşünüyorum.
Она готовит для Кито... и больше не для кого.
Kız kardeşim, ufaklık dışında kimseye yemek hazırlamaz.
Похоже, полиция готовит штурм...
Görünüşe göre polis saldırmayı planlıyor...
Она красивая, прекрасно готовит и ещё и очень умная!
Benim Dalbi'm güzel, akıllı ve iyi yemek pişiriyor!
Такую, которая готовит для своих детей, наносит макияж, вяжет свитер и поливает цветы.
Tüm arkadaşlarınız diğer kitaba geçtiler, ama ikiniz ne yapıyordu? Eğer siz çocuklar diğer seviyeye geçmezseniz... anneleriniz ne düşünür? Benim gibi zeki bir öğretmen bile açıklayamıyor.
НЕ ЗНАЮ, ЧТО ТАМ ГОТОВИТ ТВОЯ ЖЕНА, НО ПАХНЕТ ВКУСНО, ЭВАНС.
Karın her ne pişiriyorsa güzel kokuyor, Evans.
Повар готовит. Вор забирает.
Aşçı dediğin yemek yapar, hırsız dediğin çalar.
Он не готовит.
Yemek yapmaz.
Пусть Джей Джей готовит место на стенах для моих фото.
JJ'ye duvarda biraz daha yer açmasını söylesen fena olmaz.
Мы едем в Гэмпшир, мой отец готовит нас к священнослужению.
Hampshire'da bana katılacak. Babam ikimizi de papazlığa hazırlıyor.
Это всегда скандал, когда женщина готовит.
Kadının yemekler bir felaket.
Интерпол готовит арест.
Interpol tanığı alacak.
- Мой сосед по комнате готовит бамию.
Yeni oda arkadaşım bamya pişiriyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]